İthal öğretmen

Yayın: 14:19 - 28.03.2011
Güncelleme: 14:19 - 28.03.2011

Milli Eğitim, yazboz tahtası değildir.

Yazboz tahtası: kahvelerde oynanan taş ve kâğıt oyunlarının sonuçlarını yazmaya yarayan küçük yazı tahtalarıdır. Bu tahtalar eskiden plâstikti. Üzerine tebeşir ile yazılan yazılar, oyun bittikten sonra bir sünger ile silinirdi. Tebeşir tozunun kirliliği, kâğıt kalemin kullanım kolaylığı, bugünkü sistemi getirdi. Şimdi oyun sonuçları küçük bir kâğıda yazıyor, oyun bitiminde kâğıt, çöpe atılıyor. Yazboz tahtası, işte bu.

Peki, bunun Milli Eğitim ile ne ilgisi var? Az önce televizyon haberlerinde izledim. Gözüm ile gördüm. Kulağım ile duydum. Milli Eğitim Bakanımız konuştu. Bakanımız diyor ki “Yurt dışından İngilizce öğretmeni getirteceğiz”

Öğretmenlerimiz İngilizceyi öğrencilere öğretemiyor. Öğrencilerimiz, İngilizceyi öğrenemiyor. Biz de yurt dışından ithal öğretmen getirip, çocuklarımıza İngilizce öğreteceğiz.

Herkes İngilizce öğrenmeli mi, öğrenmemeli mi? Öğrenirse ne olur, öğrenmezse ne olur? Sorularını bir kenara bırakarak bugün şunu soruyorum: İngilizcemiz dersimiz kötü de, Türkçe dersimiz çok mu iyi? İngilizcemiz yetersiz de matematik bilgimiz yeterli mi? Çocuklarımız, LGS de ÖSS kaç fizik sorusunu doğru cevaplıyor? Kimya da biyoloji de çok mu başarılıyız? Kaç öğrenci liseden mezun olduğunda bir müzik aleti çalabiliyor? Kaç kişi elinde fırça resim yapabiliyor?

Binlerce Eğitim Fakültesi mezunu gencimiz işsizken ithal öğretmen neyin nesi? Kendi gencimiz işsiz iken başkasına iş bulmak da ne demek?

Milli Eğitimi yazboz tahtası, çocuklarımız kobay değildir/olmamalıdır. “Basamaklı kur”a, “Ders geçme sistem”ine, “Çoklu zekâ”ya hep ”İyi güzel” dedikte ne oldu? Bugün okullarımızda basamaklı kur mu var? Ders geçme sistemi mi var?

Hani matematik dersindeki  “Kümeler” konusu? Küme olmadan matematik olmaz diyorlardı. 30 yıl matematik dersinde küme okuduk. Ne oldu? Küme kitaplarımızdan silindi. Ya OKS, SBS? Biri gitti öteki geldi. Bir dönem 3 sınav, bir dönem 1 sınav yaptık.

Lütfen! 20 milyon öğrencinin bulunduğu Milli Eğitim yazboz tahtası değildir. Dil bilimcileri, pedagoglar ve bizzat İngilizce öğretmenleri konuyu enine boyuna düşünsünler. Eksisi ile artısını masaya yatırsınlar.

“Yok! Bizim niyetimiz başka. Çocukların, İngilizce öğrenememesi ise işin bahanesi. İthal öğretmen ile okullarımıza yeni bir kültür gelecek. Bu kültür ile de; ülkemiz de kalkınacak” diyorsanız, o başka.

Nasıl ithal inek getirip, kurban yaptık? Şimdi de ithal öğretmen getirir, çocuklarımızı kurban ederiz. Türklük gitti, sıra islamda (!)…

Hoş geldin misyoner kardeşim.

Mustafa Telli

 

 

Mustafa Telli
Exit mobile version