MİLENYUM KORSANLARI

Yayın: 14:50 - 04.04.2011
Güncelleme: 14:50 - 04.04.2011

Çocukken bize öğretilen şöyle bir söz vardı;

Kanunen (şeriatte) bu senin, bu benim,

Dostlukta (tasavvufta) hem senin, hem benim,

Hakikatte ise ne senin, ne benim.

Şimdilerde Irak, Libya gibi ülkelere bakınca da aklıma şöyle bir şey geldi,

Bu dünyada altın, petrol ve bütün zenginlik kaynaklarını kendileri için yaratılmış gibi yaşayan ve nerede zenginlik varsa saldıran, yağmalayan ABD, Fransa, İngiltere ve benzeri ülkelerde bu söz “bu dünyada her şey bizim” olarak mı söyleniyor?

Bütün zamanlarda ve şimdilerde leş kargaları gibi Müslümanların zenginliklerinin başına üşüşenler kendilerinde bu kadar hakkı nereden buluyorlar ve de birçok Müslüman ülkeden bu desteği nasıl alıyorlar anlayamıyorum.

Ama anladığım, bildiğim tek bir şey var bu bir din savaşıdır ve bunu birçok Avrupalı lider “bu bir haçlı seferidir” diyerek itiraf etmişlerdir.

Bu milenyum korsanları kendi dinleri, vatandaşları ve ülkelerinin geleceği adına kurdukları haçlı ordularıyla yine bir Müslüman ülkeyi yağmalama hareketine girişmişken acaba bizler beynimizde, kalbimizde olayı nasıl değerlendiriyoruz veya yaşıyoruz?

Bakınız bugünümüzü ne iyi anlatan söz rahmetli Necip Fazıl’dan geliyor;

– Önümüzde küfürden buz dağları vardı, bizler titreyen nefeslerimizle onları erittik ama şimdilerde ortalık çamurdan geçilmiyor.

Evet, bizler bugünlere kolay gelmedik, az sıkıntı çekmedik, az ezilmedik, az üzülmedik fakat olanlara, olaylara bakınca bazen sanki hiçbir şey değişmemiş gibi geliyor, yine güce teslim oluyoruz, yine onlar söylüyor biz yapıyoruz.

Üstelik üzerimize bulaşan çamurları, necaseti temizlemek yerine bu necasetle yaşamayı onur sayıyoruz.

Ben Müslüman Türk miletinin bu meselede bu kadar duyarsız, sessiz olmasını kabullenemiyorum.

Son söz yine Kuran- Kerim’den;

Ey iman sahipleri! Fasığın biri size bir haber getirdiğinde, hemen onu etraflıca araştırıp inceleyin, delil arayın! Yoksa bilgisizlikle, yanlış bilgilenmeyle bir topluluğu suçlar, kötülük eder, zarar verirsiniz de yaptığınıza pişman olursunuz. (Hucurat / 6)

Peki, biz ne yapıyoruz; ABD ve onun uşaklarının ülkemizdeki ve dünyadaki televizyon kanalları, gazetelerinin dezenformasyonuna teslim olup bu şekilde beynimizi birilerine kiralayıp dünyanın birçok yöresinde ve son olarak Libya’da Müslümanlara yapılan zulme karşı çıkmıyoruz ve de oralarda neler oluyor araştırmıyoruz.

Hep soruyorum; Bu milenyum korsanları Karabağ’da, Filistin’de, Çeçenistan’da neden yoklar ve dünyada artık bizim ülkemiz istediği için bir şeyler oluyorsa buralarda yapılan aşikâr zulüm ve toprak gaspı karşısında neden harekete geçilmiyor.

Yoksa biz mi istemiyoruz?

Bu NATO veya Birleşmiş Milletler sadece Müslüman ülkelere zulüm etmek ve bu ülkeleri yağmalamak için mi var?

Bir soru daha;

Biz bu işin neresindeyiz?

AHMET BERHAN YILMAZ

 

 

Ahmet Berhan Yılmaz
Exit mobile version