Senin adın Kemal ise, oyu verenin adı da halk!..

Yayın: 17:00 - 25.06.2011
Güncelleme: 17:00 - 25.06.2011

12 Haziran 2011 seçimleri, Türkiye siyaset tarihinin en önemli seçimi sayılabilecek özellikte olması bakımından çok hassas bir dönem geçirdik.

Türk milleti yıllardır alıştırılmış olduğu vesayetçi anlayışa –hayır… dediği bir dönemi yaşıyor. Üstünlerin hukukunun egemen olduğu dönemleri geride bırakıyoruz. Gerçekten hukukun üstün olduğu gerçek demokrasiye geçmek için adım atılmıştır.

Bu adımı hangi siyasi parti yaparsa yapsın halktan destek görecekti.

Öte yandan halka hizmet etme anlayışından uzak olup halkı ötekileştiren, ayrıştıran, sıkıştığında silahlı kuvvetleri göreve davet eden siyaset anlayışı artık halk nezdinde kabul görmemektedir.

Bunu en çarpıcı açıklamayla gündeme getiren usta gazeteci Mehmet Ali Birand’ın “Askerin milleti yönetmesini çare olarak görme yanlışını benliğimize yerleştirmiş olarak yaşadık yıllarca” itiraf şeklindeki açıklaması oldukça ders çıkarılacak nitelikte oldu.

Sözün özü en kötü sivil siyasi iktidar bile askeri yönetimden, askeri darbeden iyidir. Halkımız buna kesinlikle inandı ve altına imza attı.

Ak Parti üç dönem iktidar olmanın tecrübesi ile ülkemize yaptığı hizmetler sonucunda markasını tescillemiş oldu.

Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın da güven veren karizması başka söze ne hacet dedirtiyor insana.

Kılıçdaroğlu rüya gördü

CHP Genel Başkanının seçimden kısa bir süre önce göreve gelmesi ve seçimlerde istikrarlı bir politika sergileyememesi neticesinde CHP seçmeni dahil halkın genelinde güven vermeyen bir profil oluşturdu.

Birgün iddialı bir açıklama yapıyor hemen akabinde o söylediklerim yanlış anlaşıldı ben öyle demek istememiştim, yok öyle yok böyle…

Benim adım Kemal ben hallederim…

Yok benim adım Kemal dedi, Atatürk’ün bir isminin de Kemal olmasıyla çağrışım yapar belki, Ecevit’in kasketini giydi belki halkçı Kemal derler ama nafile. Egemen Bağış’ın deyimiyle “ Çakma Gandi gerçek olmuyor işte rol icabı oluyor. Sonu da böyle hüsran oluyor.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun ömrü boyunca gelebileceği en iyi kariyer bence bu kadardır. Bu kariyeri de sürprizlere borçludur. Seçimler yapıldı bitti halk tercihini yaptı ve hayatın gerçekleri günyüzüne çıktı şimdi.

Kısacası sayın Kılıçdaroğlu tatlı bir rüya gördü, fakat ne yazık ki körolası çalar saat uyandırdı ve rüya bitti.

-Kemal bey Kemal Bey kalk oturduğun koltuğun tozunu alacaklar, bak Deniz Baykal ve Sav ekibi seni savacaklar, bekliyorlar. Haydi Kemal Bey işine gücüne bak, eve ekmek lazım.

Yerel de ise Yıldız havaya girmemeli

Ak Parti Kartal İlçe Başkanı Av. Temurhan Yıldız seçim sonucunun havasına kapılmamalı. Geçtiğimiz 2009 yerel seçimler öncesi ve seçim dönemi -biz iktidarız biz her şartlarda kazanırız havasına kapılma sonucunda Ak Partiye kaybettirdi.

Şimdi de aynı hava oluşmaya başladı sanki milletvekili seçimleri yine yüksekten bakma havasına soktu gibi.

Sayın Yıldız’a benden söylemesi. Mütevazı ve amatör ruhla davranılması gerekir. Havaya girmeyiniz.

CHP Kartal’da da Yüksel Çiftçi dönemini mumla arıyor

Düşünsenize  genel seçim çalışma dönemi yaşandı ve geride kaldı. CHP Kartal İlçe teşkilatı öyle çalışmış öyle çalışmış ki yerel basınla bir araya gelecek vakitte bulamamışlar, çalışmaları hakkında bir tek defa olsun bilgilendirme yapmamışlar.

İlçe Başkanı Haydar Oğuz’un kendi ifadesi ile – Biz medyatik değiliz, medyatik çalışmalar da yapmıyoruz … Allah aşkına bir siyasi parti ilçe başkanı böyle bir anlayışla nasıl siyaset yapar.

Seçim startı verildi, aday adaylarının tanıtım toplantılarında aday adaylarının arkasında yer almanın haricinde CHP Kartal İlçe teşkilatı seçim çalışma dönemi boyunca yerel basınla hiç mi hiç diyalog kurmadı. Öte yandan Genel Başkan ve İl Başkanlığı – Yerel basını çok önemsiyoruz, aman haberlerimize mutlaka yer verilmesini arzu ediyoruz diye toplantılar yaptılar.

Fakat CHP Kartal İlçe teşkilatı seçim döneminde neler yaptı nasıl çalıştı ne ben biliyorum ne de gazete okurlarımız duydu. 

İlçe başkanı olduğu günden bu güne kadar basınla bir toplantı yapmaması da düşündürücüdür.

CHP adına en çok gündemde yer bulan Süslü ailesi, yerel basınla girdiği polemiklerle adından söz ettirdi.

MHP daha başarılı olmalıydı!..

MHP İlçe teşkilatı rakamsal anlamda başarılı görünüyor ama bence daha başarılı olmalıydı. Tabii ki bu başarı derecesini etkileyen faktörler sadece ilçe teşkilat çalışmasıyla alakalı değil. (Dip not; İlçe binasında rahatça sigara içilmesinin, sigara içmeyenleri rahatsız ettiğini hatırlatmakta fayda var sanırım.)

 Genel Merkezin politikaları, aday tercihleri son derece etki etmektedir sonuçlara.

Aday sıralamasında özellikle belirtmek istediğim bir konu varki eminim bu bölgede maddi manevi gerekse saha çalışması yönünden Gıda sektöründe söz sahibi ve MHP MYK üyesi Fuat Fettahoğlu 6. sırada olmamalıydı. En azından 2. veya 3. sırada listede yer almalıydı, ama olmadı.

Bunun yanında Şenol Yondemir daha üst sıralarda olabilirdi. Listenin 1. sırasındaki Engin Alan’a duyulan tepki de  azımsanacak  gibi değil. Tüm bu ve benzeri sebepler sandığa etki eden faktörlerdir.

Kenan Gülerci

Kenan GÜLERCİ
Exit mobile version