Ne kadar Farklı?

Yayın: 21:27 - 19.05.2013
Güncelleme: 21:27 - 19.05.2013

Yan yana duran iki ayakkabıcı olsa, bu ayakkabıcılardan biri ayakkabıyı 30 liraya, diğeri 35 liraya satsa; siz, hangisinden ayakkabı alırsınız.

Halkın genel kanısı 35 liradan yana. Zira adam şöyle düşünüyor. Bir ayakkabı deri ve köseleden yapılır. Ayakkabının altında dikiş,  üzerinde baya önünde bağcıklar var.  Deri kesilip, dikilecek. Kalıba alınan sayaya taban çakılacak. Topuk ile birleştirilen deriye, boya ve cila atılacak.  Bunların her biri, para.  Üstelik Vergi var. Elektirk, su var. İşçi maaşı, ambalaj gideri, nakliyesi var. Ödenmeyen senetler, geri dönen çekler var. Fabrika karı, perakendeci karı var.  Ya bu bedeli verip, iyi bir ayakkabı giyeceksiniz ya da bu bedelden kaçıp ucuz bir ayakkabı alacaksınız.

Ucuz ayakkabı alırsam üç ihtimal var. Bir: ayakkabı bir iki gün içinde dağılır. Ayakkabı dağılırsa, yeniden ayakkabı almak zorunda kalırız ki: Bu da, yeni bir ayakkabı yeni bir masraf demektir.

İki:  Ayakkabı, ayağımızı rahatsız eder. İkide bir topallar, ayaklarımı her akşam içine bir tutam tuz attığımız sıcak su dolu leğende bekletiriz. Su para, tuz para,  geçen zaman para. Üç:  Ayakkabı ayağımızı kışın sıcak, yazın serin tutmaz. Hasta olur, burnumuzu akıtırız. Doktor para, ilaç para.  Böbreklerin yorulması, kalbin sıkışması gibi ihtimaller var.

Ayağın kokması, ayak bileğinin dönmesi, parmakta oluşacak nasır sa işin cabası. Ne yapayım?  30 liralık ayakkabıyı değil, 35 liralık ayakkabıyı alayım. Genel kanaat bu yönde. Ne demişti atalarımız? “Ucuz etin yahnisi yenmez.” Yahni yiyeceksen etin iyisini alacaksın. O halde bende 35 lira olan iyi ayakkabıyı alayım.

Peki, tüm bunları biz biliyoruz da satıcı bilmiyor mu? Biliyor. Aç yan yana iki dükkân, dükkânlardan birinde ayakkabılara 30 lira diğerinde 35 lira etiket koy.  İsteyen 30 liralık ayakkabıyı alsın isteyen 35 liralık ayakkabıyı.

Bu kadar mı? Hayır. 30 liralık ayakkabıya, 50 liralık etiket koy. Dışarıya da kocaman bir yazı yaz. “ %25 indirim”. 30 liralık ayakkabı bir anda 37, olur. İndirimi gören 50 liralık ayakkabıyı %25 indirim ile alıyorum diye 30 liralık ayakkabıyı 37,5 liradan alır.

Taksitli satışlarsa bir başka tuzak.

Ayakkabının fiyatı 30 lira mı? Sen etikete 90 lira, dışarıya da 3 taksit de. 30 liralık ayakkabıyı 90 liraya 3 taksit ile satar, ilk taksit 30 lirayı peşin alırsın, kazancın bir anda ikiye üçe katlanır. Bu işler hakikaten böyle mi? Böyle değil tabii. Bu yolları deneyen bir iki kişi yanında; İşini doğru dürüst yaparak evine helal ekmek götüren milyonlarca ayakkabıcı insan var.

O insanlardan Allah razı olsun. İyi ki onlar var ve hepimiz biliyoruz ki: günümüzde hiç kimse, karakaşı,  kara saçı için bir başkasına bir şey vermiyor. Veriyorsa mutlaka bir beklentisi vardır.

“Önce bindir, sonra indir.” Misali 30 liralık ayakkabıya 50 lira etiket koyup %25 indiren aslında hiçbir şey indirmiyor. 30 liralık ayakkabıyı 37,5 liraya satarak karına kar katarken biz ucuz ayakkabı aldık sanıyoruz.

Oysa gerçek ne kadar farklı.

Mustafa Telli
Exit mobile version