Mhp’li Torlak: ‘Ecdadımız Teröristlerle Asla Pazarlık Yapmamışlardır.’!

MHP İstanbul Milletvekili D. Ali TORLAK TBMM Genel Kurulunda yapmış olduğu gündem dışı konuşmada ecdadımız; teröristle pazarlık yapmamışlardır dedi.

TORLAK yaptığı tarihi konuşmada; Milletimizin değerleriyle donanmış büyük insanların bizim tarihimizde varlığı elbette hepimiz için onur ve övünç kaynağı olmuştur.

Ancak, bu kahramanların yaptıkları öyle büyük tarihi olaylar vardır ki, onların şöhretlerini bile gölgede bırakan sonuçlara vesile olmuştur.

Bugün mensubu olmaktan şeref duyduğumuz büyük Türk milletinin şanlı mazisinde dönüm noktası olan İstanbul’un fethi de, bu muhteşem tarihi olaylardan birisi ve belki de en önemlisidir.

“Sultan II. Mehmet’i “Fatih” yapan, İstanbul’un alınmasını “fetih” dönüştüren, Türklerin yeni bir coğrafyaya açılmalarına “fütühat” manası veren ve fethedilecek yeni topraklardaki insanlarımıza “evlad-ı fatihan” ünvanı veren de  bu tarihi andır” dedi.

“İstanbul’un Fethi; bizim için elbette yalnızca bir kentin köhne bir zihniyetten ve yönetimden devralınması olarak görülmemelidir” diyen TORLAK;

Fetihle gerçekleşen bu tarihi olay, Türk milletinin hâkimiyet ufuklarının genişlemesine ve Türklüğün dünyaya adalet getirmesine de neden olmuştur.

Çağ açan, Çağ kapatan bu ihtişamlı fetih; geride kalan yüzyılların nesilden nesile aktarılan hayallerinin ve inancının bir ifadesi olmuştur.

İstanbul’un Fethi; asırlar öncesinden ceddimiz Alparslan’la başlayan, Ertuğrul Gazi ile kök salan, stratejik büyüme ve yurt edinme ülküsünün zirve noktasıdır.

“O nedenle İstanbul’un fethi; Anadolu’yu vatanlaştıran atalarımızın, yüreklerinde taşıdıkları hükmetme ruhunun büyük askeri zaferle taçlanmasıdır” diyen TORLAK, Milletvekillerine İstanbul’un tarihi ve manevi önemini anlatarak, adeta tarih dersi verdi.

MHP İstanbul Milletvekili Ali TORLAK yapmış olduğu konuşmada; “İstanbul’un Fethi; büyük Türk milletinin Orta Asya bozkırlarından itibaren taşıdığı binlerce yıllık muazzam birikimin, tecrübenin, hayallerin ve yönetim yeteneğinin hep birlikte oluşturulmuş eseri ve hak edilmiş bir sonucu olduğunu ifade ederek” konuşmasına şöyle devam etti.

Bu bütünleştirici siyaset anlayışı; birliği ve dirliği bozulmuş olan Anadolu coğrafyasında vücut bulan bir beylikten, dünyaya hükmeden bir imparatorluğa ulaşılmasını sağlamıştır.

Bunları sağlayan ecdadımız; dönemin küresel güçleriyle eş-başkanlık yapıp, mazlum toplumlara zulmetmemişlerdir. Hakkı ve adaleti insanlığa tanıtıp, insanlığın talep ettiği bir yönetim kudreti olmuşlardır.

Bunları sağlayan ecdadımız; Türk milletini otuz altı etnik kökene bölmek için sinsi küresel planlar yapmamışlardır.

Bunları sağlayan ecdadımız; bir olalım, diri olalım, iri olalım diyerek, milletimizi birleştirerek ve bütünleştirerek büyümüşlerdir.

Bunları sağlayan ecdadımız; teröristle pazarlık yapmamışlar. Onlarla işbirliğine girmemişlerdir. Bölücülere asla boğun eğmemişlerdir.

Hakkı ve adaleti yeryüzüne hâkim kılmak için; önlerine çıkma cüreti gösterenlere, asla müsamaha göstermemişler, onlara en şiddetli tokadı vurmuşlardır.

Bunları sağlayan ecdadımız; Ölürsem şehit, kalırsam gazi olurum diyerek Bizans burçlarına üç hilalli sancağımızı dikmişlerdir.

Farklılıkları kışkırtmamışlardır. Anadolu’da yaşayan etnik kimlikleri tahrik etmemişlerdir. Tersine birleştirmişler, kucaklamışlar, Türk milleti kimliğinde buluşturmuşlardır dedi.

TORLAK; İstanbul’u fetheden muazzam kudretin arkasındaki sır işte bu birliktir, bu beraberliktir, bu ruhtur. Bu ruh ve birlik ise millet olmanın en tabi halidir diyerek günümüz siyasetçilerine geçmişi örnek göstererek ve devlet idaresinde ciddiyetin önemine vurgu yaparak devlet adamlığının birleştirici olmasının önemine vurgu yaptı.

Ali TORLAK konuşmasına şöyle devam etti.

Değerli Milletvekilleri; Bundan tam 560 yıl önce Peygamber Efendimizin müjdelediği fetih; elbette bizler için çok büyük bir övünç ve gururla anacağımız tarihi ve manevi bir andır.

Ancak, bizim için sevinç kaynağı olan bu tarihi gün; intikam duyguları, korku ve nefretle karışarak Türk ve İslam medeniyetine asırlardır devam edecek bir düşmanlığın da başlangıcı olmuştur.

O nedenle Türk milliyetçilerinin; ülke, millet, devlet ve bunların bekası için duyduğu kaygılar ve bunlar üzerindeki tehlikeler, tıpkı birinci dünya savaşı ve sonrasıyla benzerlikler göstermeye başlamıştır.

Ne üzücüdür ki, Fetih’ten yaklaşık beş buçuk asır sonra; ülkemizin bütünlüğü, milletimizin birliği ve kardeşliği, vatanımızın bağımsızlığı ağır tehditlerle karşı karşıyadır.

İstanbul engin tarihi, çoklu kültürel yapısı, eşsiz güzellikleri, iki kıtanın kavşak yerindeki konumu ile; imparatorluklar başkenti olarak anılan bir cazibe merkezidir diyen TORLAK; hükümetin İstanbul’un tarihi ve kültürel eserlerine karşı duyarsız tavrını da eleştirdi.

Konuşmasının sonunda ise Hükümetin bu duyarsızlığına karşı şunları söyledi: Marmaray çalışmasında ortaya çıkan tarihi bulguların ve eserlerin, ulaşım projesini geciktiren bir engel olarak görülmesi;

İstanbul’un tarihi simge mekânlarının kentsel dönüşüme kurban edilmesi;

Taksim Meydanında Osmanlı döneminden kalma tek yapı olan bahçe düzenlemesinin yıkımı ve asırlık ağaçların kesilmesi;

Milletimiz için üzücü olduğu kadar, elde edilen tarihi ve kültürel kazanımların da, siyasi irade tarafından yeterince anlaşılmadığı anlamını taşımaktadır dedi.

TORLAK konuşmasını; bugünün kültürel, manevi ve tarihi anlamı ile bu muhteşem şehri, bu kültür ve tarih kokan kenti, bir Türk toprağı haline getirerek, tarihe damgasını vurmuş olan Fatih Sultan Mehmet’e, ve Ulubatlı Hasan’a, fetihte yer alan ecdadımıza ve bütün şehitlerimize Yüce Allah’tan rahmet diliyor,

İnananların bilet alarak değil, abdest alarak girdiği bir Ayasofya özlemiyle hepinize saygılar sunuyorum diyerek bitirdi.

admin

See Full Bio