Siyasi partiler, kapı kapı geziyor. Her bir parti, bu ülkenin partisidir ve her partinin seçimi kazanmaya hakkı vardır.
Bir arkadaşım sordu. “Seçim nasıl kazanılır?” Bize göre seçim kazanmanın birinci ayağı: Seçimi kazanacağına inanmış bir kadro, İkinci ayağı: Bu kadroyu sevk ve idare edecek bir lider, Üçüncü ayağı: proje, Dördüncü ayağı: İletişim, Beşinci ayağı da kaynaktır.
Tüm bunlara sahipseniz, seçmenin oyunu almak için bir plan ve program yapmalısınız. İki aşamalı bu planın birinci ayağı neler yapılacağının tespiti, ikinci ayağı ise; bu işlerin nerede, nasıl, ne zaman, kimlerle ve hangi araç gereçlerle yapılacağının sıralanmasıdır. İş planı dediğimiz bu planın birinci ayağında seçim kazanmak için neler yapılacak alt alta yazılır.
Bunlar, özetle: 1-Koordinasyon kurulunu tespiti, görev dağılımı ve eğitimi, 2-Hatiplerin tespiti ve eğitimi, 3-Seçmen ile iletişim, 4-Reklam, 5-Sandık görevlilerinin tespiti ve eğitimi, 6-Alan hakimiyeti, 7-Kaynak olarak sıralanabilir.
Tüm detayları ile ayrıntılı olarak hazırlanan bu işler. Birkaç defa incelendikten, hatalar ve yanlışlar düzeltildikten sonra 45 güne dağıtılır. Bu dağıtım için 45 adet A4 kâğıdı yeterlidir. Kâğıtların her birinin üzerine tarih atılıp, kâğıtlar satır ve sütunlara bölünür. Satırlara yukardan aşağıya doğru: saatler, sütunlara sağdan sola doğru: yapılacak işin adı, yeri, işi yapacak kişi veya kişilerin adları, kullanılacak araç gereçler, telefon, not, sonuç gibi bölümler yazılır. Yapılacak tüm işler, aralarda boş saat ve gün bırakılmak üzere bu kâğıtlara serpiştirilir. Şimdi elinizde 45 günün her saati nerede ne yapacağınızı gösteren bir iş planı var demektir. Seçime kadar ne bir konuyu ne bir yeri ne de bir kişiyi unutmaz her işi yerinde ve zamanında yaparsınız. İlçe merkezinin bir köşesine asılan planın bir kopyası diğer yöneticiler verildiğinde yönetimde birlik ve kolaylık sağlanır. Arada kalan boş gün ve saatler beklenmeyen ya da sürpriz gelişmeler için emrinizde olur.
Seçimi kazanmak seçmene temastan geçer. Bunun için sandık bazında tüm seçmene ulaşılmalıdır. Direk ve endirekt ulaşım olarak adlandırabileceğimiz seçmene ulaşım: Daha çok kişiye ulaşmak, daha etkili olmak, daha iyi sonuç almak için toplumun yoğun olarak bulunduğu yerlerden başlar. Direk ulaşım yeni bir oy almanın olmazsa olmazıdır. Bu ulaşım: Ev sohbetleri, tanınmış ve sevilen kişiler, yaşlı ve hasta ziyareti, esnaf, oda ve dernek ile iş adamlarının ziyaretleridir. Söz kesme, nişan ve düğünler ve cenazeler, dernek toplantıları önemli ziyaret yerleridir.
Sandık sandık tüm seçmen, ziyaret edilmeli, seçmen seçim irtibat bürolarına davet edilerek parti projeleri anlatılıp seçmenden oy istenmelidir.
Ulaşılamayan ya da unutulan seçmenler için afiş ve pankart asılmalı, el ilanı, broşür dağıtılmalı. Gazete ve dergilere radyo ve televizyonlara ilanlar verilmeli,
Seçim kazanıldığında neler yapılacak, bunlar nasıl yapılacak seçmene bir bir anlatılmalı. Karşı tarafın iddiaları çürütülmelidir.
Oy nasıl kullanılır, oy nasıl sayılır her seçmene mutlaka öğretilmeli. Seçim kazanmanın oy kullanmaktan ve oya sahip çıkmaktan geçtiği unutulmamalıdır.
Her sandık için biri sandık başında, diğeri seçmeni sandığa getirmek üzere en az iki görevli koymalı. Oy vermeyen seçmen mutlaka sandığa getirilmelidir.
Oy kullanıldı. İş bitti mantığı kafalardan silinmeli, sandıktan çıkan oya sahip çıkmak için her sandık görevlisi seçim sonuçlarını gösterir ıslak imzalı sandık kurulu tutanağını sandık başkanından alıp ilçe merkezine teslim etmelidir. Teslim alınan ve teslim edilen her sandık kazanılan bir sandıktır.
Seçimi kazanmak; seçmene ulaşmaktan, seçmene ulaşmak; seçmenin, duygu ve düşüncelerine hitap etmekten geçer. Hitapsa ortak dil ve ortak gönülle olur.
