İsterdim ki; Erzurum ve Türkiye Kur’an’ın en çok okunduğu değil Allah’ın Kur’an ile ilgili emri üzerine Kur’an’ın bilinçli okunarak en iyi anlaşıldığı ve en iyi yaşandığı beldeler olsun…
Ama bizler; Kur’an’ı yaşamayı değil, okumayı ibadet kabul edip, anlamını bilmeden, ayetlerin üzerine düşünmeden, bizlerden istediklerini anlamadan, ahlakıyla ahlaklanmadan 1001’lerce kere Kur’an hatmeden ama Kur’an’ı yaşamayan ve ne acıdır ki bu halimizle de övünen insanlar olduk…
Allah buyuruyor ki; ‘‘Kur’an; tefekkür etsinler, üzerine iyice düşünsünler, aklı olanlar öğüt alsınlar, doğru inanca ulaşmanın, doğru, dürüst, ahlaklı, alçak gönüllü ve insanlara faydalı işlerle meşgul olmanın tek kurtuluş yolu olduğunu anlasınlar diye indirdiğimiz kitaptır.’’ Sad/29…
Bakınız; Allah Kur’an’ı anlamadan defalarca okusunlar, salonlara, camilere toplanıp Kur’an’ı satarak ücrete mukabil Kur’an okuyanları dinleyip, bu kişileri ve bu hazin duruma sebep olanları alkışlasınlar diye indirdik demiyor, Kur’an’ı anlasınlar, yaşayasınlar ve yaşatsınlar diye indirdik diyor…
Muhammed Gazali diyor ki; ‘‘Dünyanın her yerinde insanlar bir şey öğrenmek için okurlar. Müslümanlar ise Kur’an’ı sadece okumak için öğrenirler.’’ Haksız mı?..
