Memorial Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Uz. Dr. Selahattin Türen, 22 Mart Dünya Su Günü öncesinde, ‘Su tüketiminin faydaları’ hakkında bilgi verdi.
Az su içenlerde yorgunluk, dikkat güçlüğü ve hafıza bozuklukları görülebilir.
Sağlıklı yetişkin bir erkekte vücut ağırlığının %60’ını, kadında %50’ sini su oluşturur. Bu oranlar yeni doğan bir bebekte %70- 75 iken yaşla birlikte azalır. İnsan beyninin % 95’i ve akciğerlerin %90’ını su oluşturur. Vücuttaki bütün sistemler, organlar ve hücreler yeterli su olmadan fonksiyonlarını sürdüremezler. Hücre içinde gerçekleşen bütün hayati metabolik olaylar ancak hücre içinde su yeterli ise gerçekleşebilmektedir. Vücut sıvısının %2 gibi küçük bir oranda azalması bile hafif yorgunluk, yakın hafızada hafif bozulma, dikkati toplamada ve yapılan işe odaklanmakta güçlüklere neden olur. Vücut sıvısının azalmasına basitçe “dehidratasyon” denir. Gün boyu devam eden hafif yorgunluğun en sık nedenlerinden biri de hafif dehidaratasyondur.
Su neden yaşamın kaynağı?
Su tüketim miktarı çevresel ve kişisel şartlara göre değişir
Su tüketiminin sağlığımız için çok önemli olduğu yıllardır anlatılır. Peki günlük su tüketimi ne kadar olmalıdır? Bu konuda uzmanların farklı görüşleri olsa da çoğunlukla ortalama günlük su tüketiminin 2-2.5 litre olması tavsiye edilir. Bunu 8×8 yani günde 8 defa 8 onz (250 ml veya bir su bardağı) su içilmesi şeklinde de duymuş ve okumuş olabilirsiniz. Bu miktarlar ortalama miktarlardır. İdeal olan ise su ihtiyacının kişinin durumuna ve mevcut hastalıklarına, hava sıcaklığına ve aktivite düzeyine göre ayarlanmasıdır.
Yeterli su içip içmediğinizi test etmek için 3 küçük ipucu
1- Susuzluğunuzu gidermek için içtiğiniz su miktarının en az 2 katını tüketin.
2- Gün boyu ve sık sık su için ve su içmek için susamayı beklemeyin.
3- İdrar renginiz koyu sari renkli ise yeterli miktarda su içmiyorsunuz demektir. İdrar renginiz koyu sarıdan açık ve şeffaf renge dönüştüğünde yeterli miktarda su tüketiyorsunuz demektir.
Kimler daha çok su tüketmeli?
– Yüksek proteinli diyetle beslenenler.
– Lifli gıdalardan zengin beslenenler
– Bulantı kusma ve ishal ile sıvı kaybının arttığı zamanlar
– Ağır fiziksel aktivite yapanlar
– Çok sıcak ortamlarda olup, aşırı terleyen kimseler daha fazla su tüketmelidirler.
Su her zaman yaşam kaynağınız olmayabilir
Vücutta fazla miktarda sıvının olduğuna işaret eden durumlarda (bacaklarda ödem ve karında asit); kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, siroz ve kronik karaciğer hastalığı gibi zaman zaman sıvı alımının belli bir miktarla kısıtlanması tedavinin önemli bir parçasıdır. Bu gibi durumda olan hastaların doktorlarının tavsiyelerine uymaları daha doğru olacaktır.
Çay, kahve, kola suyun yerini tutmaz
İçeceklerin hiçbiri suyun yerine geçemez. Su, kalori içermez ve asiditesi yoktur. Kafeinli içeceklerin fazla tüketilmesi; çarpıntıya neden olurken; bu içeceklerin beraberinde fazla şeker ve krema tüketilmesi de gereksiz kalori alınmasına yani kilo artışlarına sebep olabilir. Ayrıca kafeinin idrar söktürücü özelliği de olduğundan fazla tüketildiginde önce sıvı alımı artmış olur, ancak daha sonra idrarla sıvı kaybı artar.
Kola ve benzeri asitli içecekler mideye rahatsızlık verdiği gibi; alınan asidin etkisini azaltmak için vücut çok fazla su harcamak zorunda kalır.
Su tüketiminizi artırmak için öneriler:
İlgili Haberler
Basın Platformu İstanbul medya camiasını buluşturdu
Gökhan Arıksoy’dan gençlere tavsiye: “Fark yaratan işlerde uzmanlaşın”
Kartal halkına “Komşum” diye hitap eden Gökhan Yüksel, nasıl bir karşılık buldu?
Kartal Belediyesi Personeli “Herkes İçin Bir Dünya” seminerinde
Kartal’da Kadın Emeği Pazarı tezgahlarında yeni yıl heyecanı
Kartal Belediyesi İlkokul ve Ortaokul Velileri ile Buluşuyor