EVDE KAL TÜRKİYE

Yayın: 16:24 - 30.03.2020
Güncelleme: 16:24 - 30.03.2020

Bir insanın en önemli hakkı yaşama hakkıdır. Yaşama hakkını; beslenme, beslenmeyi barınma izler. Beslenme ve barınma hakkı; sağlık eğitim ve korunma demektir.

İdam cezasına çarptırılan bir mahkûma: “Bak biraz sonra bu üç basamağı çıkıp, şu ipin altında duracaksın, ip başına geçirildikten bir iki saniye sonra her şey bitecek. Tüm idam mahkûmlarına sorduğumuz gibi sana da soruyoruz, son arzun nedir?”.

Adam idam sehpası karşısında oturan krala dönerek: “Kralım! Biliyorum senin çok sevdiğin beyaz bir atın var. Bana bir yıl izin ver; çok sevdiğiniz o ata uçmayı öğreteyim. Sizde o uçan ata binip tüm dünyayı dolaşın.”

At uçar mı? Uçmaz tabi. Kralda atın uçmayacağını bilir, ancak adam öyle konuşmalar yapar ki kraldan bir yıllık izin alır.

Dört yanı yüksek duvarlarla çevrili bir alana at ile giren adam her sabah gün ışığında yataktan kalkıp, atı yemler, suyunu içirtip, akşama kadar eğitir. Akşam yemini suyunu verip, terini siler, tımar edip, ahırı temizler.

Mahkûmun başındaki bekçi bir gün: “Seni her gün izliyorum, kan ter içinde kalacak kadar çalışıp, çabalıyorsun ama sen de bilirsin ki: At uçmaz. Uçmaz çünkü at uçamayacak kadar büyük ve atın kanatları yok.” deyince. Adam şöyle der: “Bir yıl sonra ne olacağını ne sen ne de bilirim. At ölür, ben ölürüm, olmadı kral ölür, o da olmazsa at uçmayı öğrenir.”.

İnsanlığın karşı karşıya kaldığı korona virüsü belasını matematik eğitimi almış biri olarak şöyle anlatabilirim. Hiçbir tedbir almazsak bir kişi dört kişiye bu virüsü bulaştırıyorsa: Basit bir hesapla bu dört kişi, ikinci gün 16 kişi, üçüncü gün 64 kişi olur. 13. Günde ise rakam 22 milyon 369 bin 621 kişiye çıkar.

Bu hastaların yarısın 11 milyon, onda biri 2 milyon 369 bin kişi demektir. Bir iki ay içinde oluşacak sayıyı: Hastane sayısı, yatak sayısı, doktor ve hemşire sayısı, tıbbi cihaz ve ilaç olarak karşılamak kolay değildir.

Bir hemşirenin şöyle diyor: Korkuyorum! Yoğun bakım hemşireliğimde altıncı yılındayım. Dün tuttuğum 24 saatlik nöbetim kadar kötü bir nöbetim olmadı. Çok ciddi bir durum içindeyiz. Solunum cihazına bağlı hastalarımız var. Biz sağlıkçılar canla başla çalışıyoruz, hastalarımız ölmemek için direniyor. Virüs bilinen bir virüs değil, nerede ne zaman ne yapacağını bilmiyoruz. Virüsün bilinen aşısı, ilacı veya tedavisi yok.

Korkuyorum bana bulaşmasından değil, taşıyıcı olmaktan korkuyorum annemin babamın babaannemin dedemin benim baktığım hastalar gibi olmasından korkuyorum. Sevdiklerime zarar gelmesinden korkuyorum. Birilerinin hayatlarına dokunuyorum ama o dokunduklarım benim hayatıma dokunmasından korkuyorum.

Her birimiz virüsü bir yerden bir başka yere taşımamak için kendimizi izole diyoruz. Bu önlük, bu maske ve bu baretle çalışmak da hiç kolay değil. Lütfen sokağa çıkmayın. Virüsü kapmayın, virüsü taşımayın. Sağlıklı kalın. Sağlıklı yaşayın.

Bir insanın en önemli hakkı yaşama hakkıdır. Önümüzdeki zaman da bir yıl değil bir iki aydır. Bütün dünyayı kasıp kavuran bu illetten kurtulmanın en kolay ve en ucuz yolu da evde kalmaktır.

Sağlık çalışanlarına kolaylıklar diliyor, yıkanması mümkün olmayan ekmeğinde bir an önce poşete konmasını temenni ediyorum.

Mustafa Telli

Mustafa Telli
Exit mobile version