Kartal Müftülüğü tarafından “O’nun hayatı Kur’an’dı” adı altında Kutlu doğum haftası etkinlikleri yapıldı.
Çimen, “Aydın olupta, Hz. Muhammed (s.a.)’i bilmemek tuhaf, değil midir”
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed ( S.A.S. ) in doğumu münasebetiyle, Kartal müftülüğü, 14 – 20 Nisan tarihleri arasında her güne bir etkinlik düzenledi. İlk program açılış merasimi şeklinde Hasan Ali Yücel Kültür Merkezinde, Gül Gününün başlatılmasıyla start aldı. Kartal Müftüsü Ümit Çimen’in açılış konuşmasının ardından Kartal Belediye Başkanı Opr. Dr. Altınok Öz, ardından Kaymakam Hasan Bağcı konuştu.
Kur’anı Kerim okunmasıyla başladı. İşini çok severek yaptığı bilinen Yunus Emre Camii İmam Hatibi Mehmet Pervane muhteşem bir Kur’anı Kerim tilaveti sundu.
Kartal Müftüsü Ümit Çimen, Hz. Muhammed ( S.A.S. )’i anlatan konuşmasında “Yüce yaratıcının Kur’an-ı Keriminde; *Son Peygamber, *Bir şahit, müjdeci, uyarıcı, davetçi, nur saçan bir kandil olarak tanıttığı, *Büyük bir ahlak üzere olduğunu haber verdiği, * İnsanlık için her bakımdan bir model ve örnek olarak takdim ettiği, * Bir beşer-bir kul, bir Peygamber Hz Muhammed (s.a.), Hiç şüphesiz en büyük mirası Kur’andır. *
v Bize Kur’an’ı getiren O’dur.
v Biz Kur’an’ı Onunla tanırız.
v Onun görevi Kur’an’ı insana taşımaktı, hayata taşımaktı…
v O yüzden O’nun hayatı Kur’an’dı.
O, insanî olmayan, insana uymayan ve hayatı anlamsızlaştıran her şeye karşı dik durmayı, insanca yaşamayı, insan kalmayı öğreten bir rehber.
Milli kültür ve medeniyetimizin hamurları olan O’na sevdalı fedakar – cefakar insanların büyük rolü olmuştur.
Hoca Ahmet Yesevi’yi, Mevlana’yı, Hacı Bektaş Veli’yi, Yunus’u ve nice insan numunelerini besleyen kaynak, O’nun mirası..
Aziz Türk milleti uğradığı her mekanı, ayak bastığı her toprağı, dokunduğu her nesneyi, okuduğu her besteyi, her güfteyi, ilmik ilmik O’nun sevdasıyla dokumuş, mamur etmiştir.
Bir müslümanın ilk öğrenmesi gereken Peygamberimizin hayatıdır; çünkü uyması gereken örnek O’dur. İkiyüz yıldır ağır baskısı altında kaldığımız kültür istilası yüzünden, diplomalılarımızdan birçoğu kendi değerlerinden değişen derecelerde kopuk kalmışlardır.
Bu milleti meydana getiren insanlar, uygulamada eksikleri olanlar varsa da, Müslüman’dır. Milletin aydını olmak durumundaki diplomalı da, dünya görüşü ne olursa olsun, bu milletin Peygamberinin ”bilgisine” sahip olmak durumundadır. Bir gayri müslim, Michael Hart, dünya tarihindeki en etkili 100 kişiyi anlattığı kitabında, Hz. Muhammed’e ilk sırada yer vermiştir.
Aydın olupta, Hz. Muhammed (s.a.)’i bilmemek tuhaf, hatta komik değil midir.
Aydın olduğu kanaatinde olan bir Türk için, Marx’ı, Lenin’i, Mao’yu, Fidel Castro’yu, Che Guevara’yi bilip de Muhammed (s.a.)’i bilmemek tuhaf, hatta komik değil midir.
İngiliz tarihçi Edvard Gibbon “Hz. Muhammed’i sevmeyenler, Onu iyi tanımamış olanlardır” diyor.
Son yıllarda ülkemizde, İslam’ın dışında her şeye ilgi göstermek, “Entel” denilenler arasında moda oldu.
Sağlık konusunda da duyarlılık var.
Kan dolaşımı için arayış içinde olanlar, Secde de buluşuyor
Beyine kan gitmesi için başı yerde ayakları havada duran YOGİ’nin elde edemediğini, “kulun Allah’a en yakın durumda olduğu “SECDE” yi günde 80 defa yapan müslümanın, zorlanmadan, tuhaf görünüme düşmeden, hem de fazlasıyla elde ettiğini hatırlatmak gerekir mi?
Kanaatimce, günümüz Müslüman’ının en önemli eksiklerinden biri, Hz. Peygamber’in hayat ve ahlakını yeterince bilmemektir.
Onun Ahlakı .. Onun Hayatı Kur’an’dı.
v Kur’an, insana hayatın anlamını öğretir.
v Yaratılışını, evrendeki konumunu, varoluş sebebini ve sorumluluklarını öğretir.
v Kendini Bekleyen akıbeti hatırlatır.
v Kur’an sadece Müslümanlara değil, tüm insanlığa bir mesajdır. O tüm insanlık için bir referanstır.
v Mensubu olduğumuz dinin adının anlamının “barış” olduğunu, bırakın başkasını, kaç Müslüman biliyor.
v Bir insanı öldürmeyi tüm insanları öldürmek; bir insanın canını kurtarmayı tüm insanlığa hayat vermek olarak anlayan, bir kitaba sahibiz.
v Hatta, fitneyi adam öldürmekten daha şiddetli ve büyük günah sayan bir kitaba sahibiz” dedi.
Kartal Belediye Başkanı Opr. Dr. Altınok Öz, “ Değerli peygamber dostları, kutlu doğum haftasını kutluyor saygılar sunuyorum. Biz yerel yöneticiler olarak ibadethanelerle milli eğitim kurumlarından daha öncelikle ilgilendik. Sevgili müftümüzün de o güzel kadife sesiyle belirttiği gibi dinimize inançlarımıza hizmet edenleri daha iyi algılamak için bizlerde kendimize ibadethanelerle ilgilenmeyi görev bildik. Bektaşi ve Mevlana felsefesini Kartal’lı hemşerilerimize daha yakından tanıtabilmek için önemli bir adım attık. Bir tarihte dünyaya Hrıstiyanlığı yayan ve papaz okulları bulunan Kapadokya’daki tarihi kültürü daha yakından tanıyabilmek adına, Hacı Bektaşı Veli ve Hz. Mevlana’nın yaşadığı topraklarda bir otel satın aldık. Umarım böyle bir toplantıyı da Kapadokya’daki otel mekanımız da yaparız” dedi.
Daha sonra halka ve esnafa gül dağıtıldı.
