Uğur Mumcu Mahallesinde korkutan tedirginlik!

Yayın: 10:24 - 04.07.2022
Güncelleme: 10:24 - 04.07.2022

Kartal Uğur Mumcu Mahallesi’nde oturanlar tedirgin. Deprem riski sebebiyle tedirginlik yaşayanlar arasındaki anlaşmazlık neticesinde tüm bina sakinlerinin tahliye edilmesiyle sonuçlanıyor.

Gece Kondu Önleme Bölgesi kapsamında kalan ve Kentsel dönüşümden henüz faydalanamayan Uğur Mumcu Mahallesi sakinleri korkulu günler yaşıyor. Genelde hepsi site şeklinde inşa edilmiş ve yaklaşık 30 – 40 yıllık olan konutlarda bugünlerde deprem riski taşıyan binalarda gerçekleşen ani tahliyeler çok büyük mağduriyetler oluşturuyor.

Bir kişinin şikâyeti otuz dairenin tahliyesine sebep oldu

Bu duruma maruz kalan bir site ise Bilim Kent Sitesi. 10 kat üzerine30 dairenin inşa edilmiş olan Bilim Kent Sitesi’nde bir malikin bina deprem risk tespiti yapılması için Cimer’e başvurması üzerine, alınan numune sonucu yıkım ve tahliye kararı alındı.

Site sakinlerinin Avukatı, 14 Mart’da “tespit raporu”nun iptali için dava açtı, yürütmenin durdurması için mahkemeye başvurdu. Aylarca karar çıkmadı. Üç kez “yürütmeyi durdurma kararı için mahkemeye başvuru yapılmasına rağmen karar çıkmadı.

Beş ay gibi bir sürede mahkemeden karar çıkmayınca, Belediye site sakinlerine dairelerini tahliye etmelerini istedi. Sitenin, elektrik su ve doğalgazları kesildi. Tapulara şerh konuldu.

Tahliye Günü,  Mahkemeden “Yeniden Tespit“ Kararı

“Yürütmeyi Durdurma” talebinden beş ay sonra bina sahiplerinin evlerini tahliye ettikleri gün, (1 Temmuz’da) Mahkeme’nin “yeni bir bilirkişi tarafından “yeniden keşif ile, inceleme ve tespit yapılması” kararı ulaştı.

Kararın geldiği gün, binanın elektrik su, doğalgazı kesilmiş, sakinler evlerini tahliye ediyordu. Kimi yakınlarının yanına gitti, kimi yaşlı annesine yanına aldı, kimi yüksek fiyatlarla kiraya çıktı. Bir kısmı da çare bulmaya çalışıyor, tahliyeler devam ediyor.

 “GECİKEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR”

Site sakinlerinin Avukatı Zübeyde Erzincan, binada oturan bir daire sahibinin tespit için müracaat ettiğini, o sebeple numune alındığını ve riskli raporu ve yıkım kararı verildiğini belirterek;

 “ 14.03.2022 tarihinde yürütmenin durdurulması talepli olarak riskli yapı tespit raporu ile birlikte yıkım kararının iptali istemiyle ile dava açılmış, 2 kez daha yürütmenin durdurulması talep edilmesine karşın bu güne değin olumlu yada olumsuz bu yönde karar verilmemiştir.

Ara kararda, mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına, riskli yapının 6306 sayılı yasa kapsamında riskli olarak değerlendirilmesinin yerinde olup olmadığı, riskli yapı tespit edilmesi halinde, yapıda gerekli tamir ve tadilat yapılmak suretiyle söz konusu tehlikenin bertaraf edilmesinin mümkün olup olmadığının bilirkişi heyetinden tespitinin yapılması talep edildi. 29 Haziran tarihli mahkeme ara kararı 1 Temmuz da UYAP’a düştü.

Haziran ayı sonunda, tespit raporu doğrultusunda tahliye kararı alındı ve belediye binanın boşaltılmasını istedi. Biz “biraz daha bekleyin, tespit raporunun iptali için başvurduk ve yürütmeyi durdurma kararı için mahkemeye başvurumuz var” dedik

Ama mahkemenin kararı 5 aya yakın sürede gelmeyince tahliye işlemlerine başladılar. Tam tahliyelerin başladığı gün 1 Temmuz’da mahkemenin kararı UYAP’a düştü.

Ama geç kalındı, “geciken adalet değildir” insanlar mağdur oldu, kiraya çıkıyorlar kira, depozit, emlakçı parası, ödeyen var ödeyemeyen var. Bu karar daha önce gelseydi, bu mağduriyetler yaşanmayacaktı.

Şimdi ne olacak, mahkeme yeni bir keşif kararı, bilirkişi incelemesine karar verdi. Peki bilirkişi, önceki raporun tersi bir tespit yaparsa, mahkeme bu yönde bir karar verirse ne olacak?

Exit mobile version