Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı ve Cumhuriyet Halk Partisi Meclis üyesi Orhan İspekter, önceki yönetimi çok sert eleştirerek, “Bundan önceki yönetimin, yanlış tasarrufları ve yanlış yönlendirmeleri sonucunda bizim önümüze çıkan bu rakamlar, bir anda bütçeyi kilitledi.
Hasan Doğan’daki faaliyetimize fatura kesildi!
Bizim, Hasan Doğan Spor Salonu gibi alanı Kartal’a kazandırırken de bütün yetkiyi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne vermek gibi bir yatırım anlayışımız hiç olmadı. Beni kendi çocuğumu, yani Kartal Belediyesi’nde çalışan ve görev yapan bir insanın çocuğunu oraya yazdırmak için para ödemem gerekiyor. Büyükşehir’in belirlediği rakamlarla ödemem gerekiyor. Birçok Kartallı beni arıyor ve “Çocuğumu orada yüzme kursuna göndereceğim” diyor.
Bende oranın üzülerek sıkılarak bize bağlı olmadığını söylediğim zaman, benim çekmiş olduğum sıkıntıyı tahmin edebiliyor musunuz arkadaşlar? En son Kartal Belediyesi Hasan Doğan Spor Salonunda bir Voleybol Turnuvası düzenledi. Arkadaşlar çok kısa bir süre sonra “Şu kadar TL. Borcunuz var” diye önümüze faturayı koydular. Böyle çarpıklık olur mu? Hani amaç spora ve gençliğe hizmetti? Şimdi Kartal alanını Büyükşehir’e götürüp teslim edeceğiz. Büyükşehir YATIRIM yapacak, döneceğiz biz Kartal’da şunları şunları yaptık diyeceğiz ve biz oraya Kartal’lı olarak sahip çıkamayacağız” dedi.
SPOR YAPMAK İSTEYENDEN PARA İSTENİR Mİ?
İspekter, şöyle devam etti: “Çocuğumuz orda yüzemeyecek çocuğumuz orada spor yapamayacak. Bu nasıl bir zihniyettir, bu nasıl bir yanlışlıktır? Çocuğumuz orada Basketbol, Voleybol oynayamayacak. Bunun neresi yatırım Sayın Abdi Kesimal? Neresi Kartallıya kazanım? Arkadaşlar “Kartal yanlış yönetildi” derken bir şeyin altını özellikle çizdim. Kamulaştırmasız el atma davaları konusundaki çıkmazları net söylüyorum, Kartal Belediyesi’ni bugüne kadar yöneten arkadaşların yanlışlarıdır. Kartal belediyesini yokluklar içerisine sürüklemenin özü oradadır.
BAZI AVUKATLAR % 30’LARA VARAN ÇIKAR PEŞİNDE!
Lütfen altını çizin. Geçen yaptığım toplantıda söyledim. “Para’nın partisi yok” dedim. Aramızda hukukçu arkadaşlar var. “Bir yeri kötü yönetirseniz eğer halkın arazisine belediye bir şekilde el atmışsa, çağırırsınız belediyeye gelir vatandaş, bunun sorununu giderirsiniz. Siz hangi sorunu giderdiniz? Ama bizim belediyeyi yöneten arkadaşlar bunu ihmal etmişler. Bizzat hukukçuların bu işin peşine düşmesine de çanak açmışlar. Arkadaşlar 200- 300 lira olan bir sahanın bir yerin bedelini 1.200’e çıkarttırmışlar.
Normal şartlarda öyle bir süreci vatandaşı çağırıp, eğer belediye suçluysa, eğer suç işlemişse gidermek yoluna, uzlaşmak yoluna gitmek varken “Hayır. Gidin Mahkemeyle alın” demişler. Mahkeme de 100 liralık YER olmuş 1 Trilyon. Ne olmuş? Avukatlar %30’lara varan bir çıkar peşine düşmüşler. Kapılar çalınmış arkadaşlar. Şimdi şey yapmak istemiyorum. Gerekirse bir toplantıda bunları n kim olduklarını tek tek ve hangi avukatların bu işten ekonomik kazanç sağlama noktasında verdiği mücadeleyi de burada konuşabiliriz. Bir şeyleri biliyoruz” hatırlatması yaptı.
GEÇMİŞ ANLAYIŞIN YANLIŞLARI İLE BUGÜNE GELDİK
Orhan İspekter son bölümde şunları söyledi.
“O yüzden ben tekrar söylüyorum. Bu Meclis Grubunun özel bir günahı yok bu işten. Bugüne kadar yöneten anlayışın yanlışlarıyla geldik. Sayın Başkan, bu yanlış 30- 40 milyon TL. lik bir rakamı kilitliyor. Dolaysı ile bütçemizin şaşırtan noktası buradan başlıyor. O anlamda dikkatinizi çekmek istiyorum.
Yine bir anlayış farkı Cumhuriyet Halk Partisi ve Sayın Belediye Başkanımız Op. Dr. Altınok Öz’ün anlayışında geçen de söyledim. Müdürlüklerin kimlik kazanması, müdürlüklerin alana çıkması ve yaklaşık 25 müdürlüğün de kendisinin işi üretmesi noktasında bir siyasi yaklaşım içersinde olduğunu geçen dönemde de söyledim. Şimdi Abdi beyin söylediğini ben yanlış anlamadım.
Şimdi arkadaşlar düşünün şöyle bir yönetim anlayışına. Ne yaparsan iade edeceksiniz. Müteahhide söyleyeceksiniz Müteahhitlere % 25 Ekstradan vereceksiniz. Ve bunları da siz faaliyet olarak düşüneceksiniz. O sizin teveccühünüz” dedi.
