SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kartal Gazetesi

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:
Anasayfa Genel Flaş

Ermiş, ‘‘Okul dizilerine kim çeki düzen verecek?’’

Yayınlanma:
ABONE OL

Eğitim-Bir-Sen İstanbul 3 No’lu Şube Başkanı Erol Ermiş yaptığı basın açıklamasında, okul dizilerinin hiçbir fayda sağlamadığını aksine bu dizileri seyreden çocukların dizilerden olumsuz etkilenerek olumsuz davranışlarda bulunduğunu dile getirdi. Ermiş, sözlerine şöyle devam etti:

‘‘Okul dizilerinin neredeyse tamamının maalesef eğitimsel bir değeri yok. “Her şeyin başı eğitim”, “eğitim şart”, “eğitim olmadan gelişme olmaz” gibi yüzlerce sözü dilimizden düşürmeyiz ancak eğitimle-okulla ilgili dizilerimizde eğitimden eser yok. Peki bu dizilerde ne var?

Sulu şakalar, türlü şaklabanlıklar, argoya batmış ifadeler, cinsellik, cinsellik, cinsellik, toplumsal değerlerle alay gibi birbirinden olumsuz ne varsa hepsi bu dizilerde. Eğitimde görselliğin kalıcı öğrenme sağladığını hepimiz biliyoruz. Allah aşkına örneğin bir saat süren bir bölüm boyunca en ufak bir bilgi kırıntısı öğrenebiliyor muyuz bu filmlerden? Hani insan bir iki bilgi kırıntısı öğrenmiş olsa bile, bunca olumsuzluğu dahi sineye çekecek ama ne gezer!

Peki bu dizileri seyredenler ne öğreniyor, ne yapıyor? Tabii ki seyrettiklerini. Okullar, dizilerin çekildiği setlere dönüşmüş durumda. On – on beş yıl sonra Avrupa okullarında olan her şey bizim okullarımızda da olacak ve kimse bunlara müdahale dahi edemeyecek gibi görünüyor. Çünkü kötü örneğin yayılma hızı çok yüksektir.

Bu dizileri seyreden çocuklarımız maalesef büyükleriyle nasıl konuşacağını, büyüklerine nasıl davranacağını, büyüklerin yanında nasıl davranılması gerektiğini bilemiyor, ortaya hiç de hoş olmayan manzaralar çıkıyor. En basiti bir şey söylüyorsunuz,  çocuk sizinle “hadi ya” diyerek başlıyor konuşmaya ve arkadaşıyla konuşur gibi sizinle konuşabiliyor. Ya da buyur edip oturttuğunuzda rahatlıkla bacak bacak üstüne atabiliyor ve bunda herhangi bir beis görmüyor. Örnekleri çoğaltmak mümkünse de, bu iki örnek durumu anlatma açısından yeterlidir.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu ( RTÜK ), bu dizilerin biraz olsun eğitim içerikli olması konusunda ısrarcı olursa ülkemiz adına hayırlı bir iş yapmış olur. Başaramıyorsa bu dizilerin geç saatte yayına alınması konusunda, tabii üçüncü cinslerle dolu programlardan fırsat bulunabilirse,  gayret göstermelidir.

Eskiden bu tür şeylere toptancı ve şablonel yaklaşır ve Yahudi oyunu der, işin içinden çıkardık. Her kötülüğün anası Yahudiler diye kabul eder, milletimizi ahlaksızlık bataklığına sürüklemek için her şeyi yapıyorlar diye düşünürdük. Bu yaklaşımın yanlış olduğunu zamanla kavradık ancak nasıl bir anlayışla olayları değerlendireceğimizi de kestiremez olduk. Peki bu yaşananlarda hiç mi dahilimiz yok ya da kumandanın düğmesiyle halledilecek kadar basit bir iş mi bu?

Kimsenin hayat düzenine karışmamaya eyvallah da her şeye seyirci mi kalınacak? Seyirci kala kala nasıl bir yöne doğru gittiğimizi de üzülerek görüyoruz. Yediden yetmişe her olumsuz durum karşısında “nasıl bir toplum olduk” demekten kendimizi alamıyoruz. Ayrıca okul dizilerinde biraz olsun bilim görmek istemenin hayat tarzına karışmakla bir ilgisi yok.

Bu konularda muhatap bulmak zor olsa da konunun muhataplarına sesleniyoruz: Azıcık duyarlık lütfen. Okul dizilerinde biraz olsun değerlerimizi, tarihimizi, kültürümüzü, güzel ahlakımızı ve bilimi görmek istiyoruz. Çok şey mi istiyoruz?’’

 

İlgili Haberler