Kartal Şube Başkanımız Arif YILDIZ, 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ münasebetiyle yayımladığı bildiride; “Başta şehit analarımız olmak üzere, kahraman Türk kadınlarının bu anlamlı gününü en içten duygularla kutluyorum” dedi.
YILDIZ, bildiride şu görüşlere yer verdi:
Kadına şiddet uygulanmayan, kadın istihdamının artırıldığı, başta siyaset sahnesi olmak üzere her alanda kadınlarımıza daha fazla temsil hakkı verildiği bir ülkede yaşamak hepimizin özlemidir. Kadın emeğine gösterilen saygının ve ilginin daha da yükseltilmesini istiyoruz.
Bugün yaşanan ekonomik tabloların yükünü en ağır biçimde omuzlarında hissedenler ne yazık ki, kadınlarımızdır. Çünkü mutfağa girdiğinde çoluk çocuğunun boğazından geçecek bir lokma aşın kaygısını en çok onlar yaşamaktadırlar. Ancak bugünkü ekonomik tabloda, tenceresinde aş değil dert kaynatan çilekeş bir Türk Kadını gerçeği vardır.
Diğer taraftan, giderek ağırlaşan ekonomik baskılar ve yaşanan işsizlik buhranının getirdiği toplumsal bunalımların bir yansıması olarak karşımıza çıkan, derin hoşgörüsüzlük ortamı en çok kadınlarımızı etkilemektedir. Kadına yönelik şiddetin her geçen gün arttığını ve ne yazık ki bu konunun ülke gündeminin üst sıralarına yerleştiğini üzülerek görmekteyiz.
İşsizlik yüzünden yıkılan yuvaların veya açlık sınırının yüzde 60’ını bile zor karşılayan asgari ücretle sürdürülen geçim savaşı sırasında oluşan bunalımların faturasını elbette bütün ailelerimiz yaşamaktadır ama kadınlarımız bu yükü iki kat daha fazla yaşamaktadır.
Yaşanan bu hoşgörüsüzlük ortamından kurtulmanın yolu da yine ekonomik kalkınmışlığın geniş halk kesimlerine adilce paylaştırılması ve işsizlik sorunun çözümüdür. Bunun için gerekirse topyekün bir kalkınma seferberliği başlatılmalı ve her birey üzerine düşen sorumluluğu yerine getirerek bu seferberliğe destek vermelidir. Unutulmamalıdır ki, komşumuzda yaşanan buhran ve ardından gelen şiddet içerikli vehim hadiseler bir gün bizim evimize de sıçrayabilir.
Ekonomik Sosyal Konsey, 8 Mart Kadınlar Günü’nde “Kadın Sorunları” gündemiyle toplanmalıdır.
Çok geç olmadan toplumsal bir bilinçlenme seferberliği başlatılmalı ve birçok konuda olduğu gibi bu konuda da ulusal eylem planı oluşturulmalıdır. Hatta ve hatta, kısa adı ESK olan ve bünyesinde sosyal boyutu da bulunan Ekonomik Sosyal Konsey, bu toplumsal sonunun çözümü için belirlenmiş gündemle toplanmalı ve toplumun her kesiminin görüşleri alınarak çözüm politikaları üretilmelidir.
