Deniz Feneri Derneği’ne karşı yürütülen uluslar arası linç operasyonu savcılığın takipsizlik kararı ile son bulmuştur.
Deniz Feneri Derneği tarafından yapılan açıklamada ” Almanya Deniz Feneri e.V isimli kuruluş hakkında Almanya’da 2007 yılında başlayan hukuki süreçle bağlantılı olarak, 2008 yılında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından DENİZ FENERİ adıyla başlatılan soruşturma 09.04.2012 tarihi itibariyle, Türkiye Deniz Feneri Derneği’nin tüm yetkilileri hakkında verilen takipsizlik kararı ile sonuçlanmıştır.
Deniz Feneri Derneği “hakkında verilen takipsizlik kararı, hayırseverlerimizin emanetlerinin, kılına bile bir zarar gelmeden korunduğunu bir kez daha ortaya koymuş, ileri sürülen tüm iddiaların bir iftiradan ibaret olduğu Savcılık kararı ile tespit edilmiştir.
Deniz Feneri olayı, Almanya’da planlanıp başlatılan ve Türkiye’de bazı siyasi çevrelerin, kimi medya gruplarının ve derin yapılanmaların çok amaçlı olarak sahneye koyduğu uluslar arası bir operasyondur.
Deniz Feneri üzerinden yürütülen bu linç kampanyası bazı siyasi hesaplaşmalara malzeme yapılmış, toplumda güvensizlik ortamı oluşturmak ve ülkemizde hızla gelişen sivil toplum kuruluşlarının önünü kesmek için fırsat bilinmiştir. Diğer taraftan bu konu, yurt dışında etkin rol oynayan insani yardım kuruluşlarımızın itibarsızlaştırılarak güç kaybetmeleri yönünde kullanılmıştır.
Bu süreçte Deniz Feneri konusu, planlı olarak defalarca medyanın ve TBMM’nin gündemine taşınmış; bilinçli bir karalama kampanyası yürütülerek, toplumların en önemli dinamiklerinden olan yardımlaşma ve dayanışma anlayışına ciddi anlamda zarar verilmiştir.
İyiliği yaşatmak isteyenlerle, iyiliği yok etmek isteyenlerin mücadelesi kıyamete kadar sürecektir. Sorumluluk sahibi kişilere düşen, özellikle dış kaynaklı bu tür iddiaların gerçek yüzünü araştırmak; doğru sonuca ulaşıncaya kadar zalimin zulmüne yardımcı olacak her türlü söz, fiil ve davranıştan kaçınmaktır.
Doğru bilgiye sahip olmadan, şahsi husumetlerinden dolayı mağduriyetimizden kendilerine çıkar elde etmek isteyenleri halkımızın vicdanına ve ilahi adalete havale ediyoruz.
İyiliğe sahip çıkanlar, en az hayra mani olanlar kadar azimli, kararlı ve sabırlı olmalılar ki, toplumda iyilikler yaşayabilsin.
Deniz Feneri, hayırseverlerimizin merhametinin eseridir. Onların destekleriyle, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da dünyanın dört bir yanındaki mazlum ve mağdurlar için iyilik yolculuğumuz devam edecektir.
Geçen beş yılda yaşadığımız bütün olumsuzluklara rağmen, hayırseverlerimizin emanetlerinin iyilik köprüsü olan Deniz Feneri Derneği, yılmadan, usanmadan, sabır ve kararlılıkla Türkiye genelinde ve yurtdışında başta Somali, Pakistan ve Filistin olmak üzere gönlü kırık insanların yaralarını sarmayı sürdürüyor.
Yaşadığımız zorlu süreçte, iyiliği yaşatma mücadelemize destek veren ve bizleri yalnız bırakmayan bağışçılarımıza, gönüllülerimize, kanaat önderlerine ve Sivil Toplum Kuruluşlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz.
Bu iftira kampanyasını planlayıp yürütenlerle ve savcılığın takipsizlik kararına rağmen Deniz Feneri Derneği’nin adını, logosunu ve görüntülerini kullanarak derneğimize zarar verenlerle yasal zeminde mücadelemizin devam edeceğinin bilinmesini isteriz”dedi.
İlgili Haberler
Tuzla Belediye Başkanı Eren Ali Bingöl, Her Zaman Vatandaşın Yanında
Ahmet Şimşek Eğitim kurumları kaderine terk edildi
Maltepe’de ‘Başka Sinema’ gösterimleri başlıyor
CHP, hep aynı!
Hazreti Mevlana 571. Vuslat Yıldönümünde Anıldı
Uçan Türk Fatih Arda İpçioğlu Türkiye Kayakla Atlama tarihinin en iyi derecesini yaptı