Tüketici Örgütleri Federasyonu Genel Başkanı Fuat Engin Ekim/2012 tarihi itibariyle son bir yılda tüketici kredilerinde takipteki kişi sayısının yüzde 30 arttığı, kredi kartı ve tüketici kredilerinden kaynaklı sorunlardan 2,5 milyonu aşkın ailenin olumsuz etkilendiğini belirttiği açıklamasında soruna acilen çözüm üretilmesi gerektiğine dikkat çekti;
Son 10 yılda tüketicilerin yaşadığı uyuşmazlıklarda ilk sıradaki yerini koruyan ve yoğun olarak tüketicinin mağduriyetine yol açan kredi kartı ve tüketici kredilerinden kaynaklı sorunlar bütün ağırlığı ile artarak devam etmektedir.
Merkez Bankası kayıtlarına göre Ekim 2011 tarihinde kredi kartında takibe uğrayan kişi sayısı 1.417,778 iken, Eylül/2012 tarihinde 1.543,438 kişi olmuştur.
Kredi kuruluşları tarafından verilen tüketici kredilerinde ise, takip sayısı 766.813 kişi iken geçen bir yılda % 30 artarak, sayı 990,552 kişiye ulaşmıştır.
Ekim/2012 itibariyle, kredi kartı ve tüketici kredilerinde yapılan takip toplamında sayı 2.533,990 kişiye ulaşmıştır. Bir başka deyişle ülkemizde 2,5 milyonu aşkın aile yaşanmakta olan olumsuz durumdan etkilenmektedir.
Tüketici kredileri, yaşanan sorunların sadece bir yılda yaklaşık yüzde 30 oranında artış göstermesi ile yıllardır şampiyonluğu elinden bırakmayan kredi kartı sorunlarıyla adeta yarışır hale gelmiştir.
Tüketici kredilerinde geri dön(e)meyen tutarlardan kaynaklı yaşanan sorunlara yönelik bu güne kadar sorunların boyut kazanmasına neden olan uyuşmazlık konularına yeterli çözümler üretilmemesi nedeniyle temerrüt işlemleri ile yapılan icra takiplerinin artışının bu hızla devam etmesi durumunda
çok yakın bir gelecekte tüketiciler açısından telafisi mümkün olamayan sonuçlar doğuracağı endişesi taşımaktayız.
Tüketici kredilerinin geri dön(e)meyen tutarlardan kaynaklı yaşanan sorunların sorumlusu yasaları ihlal eden uygulamalarıyla tüketicileri istismar eden Bankalar ile konuyla ilgili özellikle de denetim görevinin gereğini yerine getirmeyen kamu otoritesidir.
Kredi kartları ile tüketici kredilerinin öden(e)meyen borçlarının her geçen gün büyük bir hızla artmasının gerçek nedenleri bellidir. Yaşanan sorunlara çözüm üretmenin önemi ve gerekliliği açısından başta BDDK olmak üzere ilgili tüm kurum ve kuruluşların yasa, hukuk ihlallerinin önlenmesine ve istismarlara karşı düzenleme ve denetleme görevlerini yasaya ve hukuka aykırı haksız uygulamalara seyirci kalmadan yerine getirmelidirler.
