Sultangazi’deki STK’lardan Sağduyu Çağrısı!

Yayın: 06:59 - 12.06.2013
Güncelleme: 06:59 - 12.06.2013

Merkezi Sultangazi’de bulunan İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Derneği Taksim’de Gezi Parkı’na yapılması planlanan Topçu Kışlası’nı istemeyen bir grup vatandaşın başlattığı protestoların farklı grupların devreye girmesiyle şiddete dönüşmesinin ardından İlçede hizmet veren Sivil Toplum Kuruluşlarıyla bir araya gelerek tüm taraflara sağduyu çağrısında bulundu..

Sabah Saat 10:00’da başlayan Kahvaltılı toplantıda STK temsilcileri konuyla ilgili görüşlerini aktardılar. Sağduyu çağrısı metni üzerinde görüş birliğine varan Sivil Toplum Kuruluşları adına Sağduyu çağrısı açık havada düzenlenen basın açıklaması olaysız bir şekilde son buldu

Yaklaşık 100 Sivil Toplum Kuruluşu’nun ortak olarak hazırladığı basın bildirisini okuyan İSEDER Genel Başkanı Ramazan Altan şu şekilde konuştu:

“Yaklaşık 12 gün önce başlayan Taksim gezi parkıyla ilgili yapılan iyi niyetli protestolar farklı grupların devreye girmesiyle maalesef içinden çıkılmaz bir hale gelmiştir. Toplanan kalabalığı fırsat bilen provakatifler yaptıkları eylemlerde özelikle kamu araçları, başta olmak üzere Esnaf ve Sanatkarları’da hedef alarak, işyerlerini yağmalayarak büyük ölçüde maddi zarar vermişlerdir.

Vatandaşlarımızın ulaşım hizmetlerini karşılayan toplu taşıma araçları ile birlikte can kurtaran ambulansları yakmak suretiyle ülkeyi kaosa götürmek isteyen grupların son olarak İbadethanelere ayakkabı ile girmeleri bardağı taşırma noktasına getirdi.

Elbette Her bireyin ve her toplumun İktidarlar tarafından yapılan hizmetleri beğenmeme hakkı vardır. Ancak bunları engellemenin yolu kamu araçlarını yakmak, ateşe vermek, Yaşamsal ihtiyaçlarımızı karşıladığımız bu ülkenin istihdamına ve kalkınmasının büyük katkı sağlayan Esnaf ve Sanatkarlarımızın işyerlerini yıkarak yakmak değildir.

Bu ve benzeri olayların hafife alınmaması gerekiyor,  Bu olayları fırsat bilip, etnik ve mezhepsel farklılıkları kaşıyan provokatörlere halkımız fırsat vermemelidir.

Siyasi emel ve çıkarlar gözetilmeksizin herkes üstüne düşen görevi yapmalıdır. Polisimizle halkımız karşı karşıya getirilmemelidir.  Herkes kendi siyasi ve kişisel çıkarlarını bir kenara bırakıp yeniden barış hoşgörü ortamının sağlanmasına destek olmalıdır.

Bölgenin ve dünyanın ateş altında olduğu bir dönemde her zamankinden daha çok sağduyuya, hoşgörü, tahammül ve barış ortamını oluşturmaya çabalamalıyız. Gruplar arasından yapılan kavgaların ve etnik çatışmalara sıçratılmaması için hepimiz taşın altına elimizi koymalıyız.

Toplumsal huzura, birlik ve beraberlik ruhuna zarar veren, Türkiye’mizi iç çatışma ve kaosa sürüklemek isteyenlerin oyununa halkımız gelmemelidir.

Bin Yıldır Kardeşçe yaşadığımız bu topraklar üzerinde uluslararası güçlerin hesabı olduğu unutulmamalı atalarımızın bize armağan ettiği cennet vatanımızda kardeşçe barış sevgi ve hoşgörü içerisinde yaşamaya devam etmeliyiz. Bizleri bölmeye çalışan güçlerin oyununa gelmemeliyiz

Tüm birey ve Kurumların inanç, fikir, ibadet, özgürlükler ile farklı kültürlere saygı göstermesi barıl ve huzur ortamının tesisinde önemli rol oynayacaktır. Devletten istenilecek olan haklar ise hukuk ile demokratik kurallar çerçevesinde olmalıdır.

Kısacası Sultangazi’deki  Sivil Toplum Kuruluşları olarak tüm vatandaşlarımızla birlik, beraberlik, sevgi ve barış içerisinde yaşama azmimiz her geçen gün daha çok artıyor.

Bunun  temelinde  ‘Kardeş kavgasının ilçemize  ilimize, ülkemize faydası olmayacağı açıktır. Aynı geminin yolcuları olarak şunu unutmamalıyız eğer bindiğimiz bu gemi batarsa hepimiz birlikte batarız’ anlayışı yatıyor.”

Bu duygu ve düşüncelerle başta Sultangazi’nin duyarlı Sivil Toplum Kuruluşları’mızın çok kıymetli başkanlarına ve bizleri bu anlamlı günde yalnız bırakmayan basın mensuplarımıza şükranlarımızı arz ediyorum

 

Exit mobile version