Ülkemizde 2013 yılı verilerine göre; 20.830 böbrek, 2047 karaciğer, 235 pankreas, 393 kalp ve 39 akciğer hastası organ nakli için bekliyor. Organ bağışının istenilen düzeyde olmaması nedeniyle kimileri bu bekleyiş sırasında hayatını kaybediyor, kimileri ise organ bulunamadığı için yakınlarından alınan organlar ile sağlığına kavuşuyor. Organ nakillerinin artması için hem topluma hem de hastaların beyin ölümünün gerçekleştiği merkezlere önemli görevler düştüğünü belirten Memorial Ataşehir Hastanesi Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Yalçın Polat, “3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası”nda organ nakli konusunda merak edilenler hakkında bilgi verdi.
Organ bağışı yapmak için bağışı yapan bireyin, kamu ve özel hastanelerinin “Organ Nakil Koordinatörlüğü”ne başvurması yeterlidir. Organ bağışı sonrası kişinin bilgilerini içeren “Doku ve Organ Bağış Belgesi” kartı hazırlanmaktadır. Bu kartı yanında taşımasını önerilmektedir; ancak ailesini de bu konuda mutlaka bilgilendirmelidir.
Bitkisel hayata girmiş bir kişiden organ alınamaz. Kişinin kadavra sayılabilmesi için beyin ölümünün gerçekleşmiş olması gerekir. Bu karar da uzman hekimler tarafından verilmektedir.
Böbrek yetmezliğinin hemodiyaliz, periton diyaliz ve böbrek nakli ile 3 şekilde tedavisi bulunmaktadır. Ancak en iyi tedavi biçimi “Böbrek nakli”dir. Eğer bir kişin böbrek nakli şansı var ise bir an önce nakil olması en doğrusudur. Nakil ile tedavi, kişiye iş ve sosyal yaşantısından kopmayacağı, sağlıklı bir yaşamı sunmaktadır.
Canlı vericili nakillerde, vericinin sağlığına hiçbir zaman olumsuz bir etki olmaması amaçlanmaktadır. Karaciğer nakillerinde de vericinin tüm karaciğeri alınmamaktadır. Uygun görülen parça alınarak nakil gerçekleştirilir.
Organ nakli için teknik ve teknolojik alt yapı gerekliliğinin sağlanması ve organ nakli merkezinin sorumlusunun bu konuda yeterli olması gereklidir.
Uygun görülen hastalara aynı anda hem böbrek hem karaciğer nakilleri yapılabilir.
Nakil sonrası doktorunun belirleyeceği istirahatten sonra (yaklaşık 2 ay sonra) kişi iş yaşamına geri dönebilmektedir. Yaptığı işin zorluğuna göre bu süre belirlenmekte gerekirse bu istirahat süresi artabilmektedir.
Nakil sonrası dönem, nakil kadar önemlidir. Nakil olan kişilerin sağlıklarını korumak için nakil sonrası dönemde kullanması gereken bazı ilaçlar vardır. Bunlar organ reddini önlemek amacı ile kullanacağı ilaçlardır.
Böbrek ve karaciğer nakli olan bir kadının hamile kalmasında bir sakınca yoktur. Ancak bu kararı, kendisini takip eden doktoru ile karar vermelidir. Bu süre ortalama nakilden 2 yıl sonra olabilmektedir.
Tetkikler sonucu eğer hastanın böbrek ya da karaciğer nakline ihtiyacı olduğuna karar verilmiş ise kadavra listesine yazılabilmektedir.
18 yaş altı olan ve beyin ölümü gerçekleşmiş bir kişinin organları yakınlarının onayı alındıktan sonra nakil için kullanılabilmektedir.
Nakil olacak her hasta psikiyatri muayenesi olmakta ve bu muayene sonuçlarına göre nakil kararı verilmektedir. Obez hastalara organ nakli yapılabilmektedir; ancak canlı donör olabilmeleri için vücut kitle yağ oranının (BMI), 30’un altında olması gerekmektedir. Karaciğer yağlanması olan kişiler ise; karaciğer nakli için canlı verici olamamaktadırlar.
Sağlık Bakanlığı’nın yönetmeliği gereğince 4. dereceye kadar akrabalar arası nakiller olabilmektedir. Akraba dışı nakillerde ise; Etik Kurul kararı ile verici olunabilmektedir.
Organ nakli son derece önemli bir tedavi şeklidir. Gelişen modern cerrahi teknoloji ve teknikleri ile tamamen güvenli bir şekilde gerçekleşebilmektedir.
İlgili Haberler