Ortadoğu’nun geleceği Pendik’te tartışıldı

İLGİLİ HABER Başkan Yüksel, Kartal’ın Gelecek Vizyonunu Çiziyoruz

“İslam dünyası yeni bir demokrasi çıkarabilir”

Pendik’te düzenlenen ve 32 farklı ülkeden Müslüman bilim, siyaset ve kanaat öncülerinin katılımı ile yapılan1. İstanbul Müzakereleri sona erdi.  “Küresel Siyaset Bunalımı ve Ortadoğu’nun Geleceği”nin ele alındığı sempozyumda İslam dünyasının son yaşanan gelişmeler doğrultusunda artık yeni bir siyasal yapıya yönelmesi gerektiği belirtildi. . Türkiye’nin tarihteki rolünü tekrar üstlenmesi de istenerek, “Müslümanların bir lideri yok. Türkiye bu liderliği yeniden ele almalı” talebi dile getirildi.

Pendik Belediyesi, Sivil Dayanışma Platformu ve Siyaset Müzakereleri Merkezi Derneği işbirliği ile düzenlenen ve 60’ı yabancı 80 konuşmacının katıldığı sempozyum iki gün sürdü.  Sempozyumun açılışında konuşan Pendik Belediye Başkanı Dr. Kenan Şahin, sokağın dilinin siyasette belirleyici hale geldiğini belirterek, “Sokak kucaklaşma dili kullanıyorsa orada barış vardır. Bilgi toplumu olamayan toplumlarda sokak, çatışma dilini kullanıyor. Kültür ve eğitim dinamizmini çalıştırarak barış toplumu meydana getirmeliyiz.”dedi.

“Ortadoğu’da kutuplaşma artacak” uyarısı

İki gün süren sempozyumda Küresel ve Bölgesel siyasi gelişmeler çerçevesinde Ortadoğu’nun genel durumu,  Küresel ve bölgesel aktörlerin olaylar üzerindeki etkileri ve bölge istikrarı için atılması gereken adımlar konuşuldu. Pendik Crowne Plaza Hotel’te gerçekleştirilen sempozyumun açılış toplantısına ev sahipleri Pendik Belediye Başkanı Dr. Kenan Şahin, İstanbul Müzakereleri Merkezi Derneği Başkanı Ömer Faruk Korkmaz ve Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Ogan’ın yanı sıra Çevre Şehircilik Komisyonu Başkanı ve Ak Parti İstanbul Milletvekili Erol Kaya, TBMM İdari Amiri ve Ak Parti Çorum Milletvekili Salim Uslu ve çeşitli platform başkanları ile 32 ülkeden temsilciler katıldı. 

Sempozyumda konuşan Pakistan Stratejik Araştırmalar Başkanı Dr. İcaz Şafi Geylani “Ortadoğu birkaç yıl içinde kutuplaşmış bir bölge olacak ve insanlar ayrışacak”  uyarısı yaparken,  konuşmacılar Türkiye’nin Müslüman ülkelerin lideri olmasını ve tecrübeleriyle arabulucu rolü üstlenmesini istediler. Malezya Future Global Network Foundation (Gelecek Global Network) Başkanı Ahmad AzamAbrahman  “Müslümanların bir lideri yok. Türkiye bu liderliği tekrar ele almalı” dedi.  Kararlarda da Türkiyenin tecrübeleriyle Ortadoğu’da arabulucu rolü üstlenmesi istendi.

 “İslam dünyası yeni bir demokrasi çıkarabilir”

Sempozyumun sonunda yapılan değerlendirmede,  İslam dünyasının son yaşanan gelişmeler doğrultusunda artık yeni bir siyasal yapıya yönelmesi gerektiği belirtilerek,  sahip olduğu potansiyeli iyi kullanması ve gelişmeleri iyi okuyabilmesi durumunda yeni bir demokrasi,  yeni bir siyaset,  yeni bir yönetim  anlayışını insanlığın  istifadesine sunma imkânı yakalayacağı belirtildi.

1.ve  2. Dünya savaşları sonrası kurulan uluslararası sistemin artık uluslararası toplumları taşıyamadığı ve günümüz şartlarına göre beliren ihtiyaçları kuşatacak tarzda yeniden yapılandırılması gerektiği vurgularak  “Bölgemizde ve dünyamızda yaşanılanlar aslında bu talepler ve beklentiler ekseninde  oluşan yeni anlayışlar ile geçmişi savunan statükocu anlayış arasındaki kavgadır. Etnisite ve inanç değerleri üzerinde kurgulanan kutuplaşmalarla, inanç ve kültür kodlarından uzaklaşmış yönetim anlayışlarıyla vesayetçi, pozitivist ve materyalist yönetimlerde bir yere varılamadığı ve varılamayacağı anlaşılmıştır.İslam dünyası bu dipten gelen dalgaları iyi okumalı ve talepler doğrultusunda yeni bir siyasal yapıya yönelmelidir. 21. yüzyılda sivilleşme öne çıkacak,  aşağıdan yukarıya doğru bir değişim yaşanacak ve gelişmeler bizi toplumsal dinamiklerin siyasal süreçlere katılması ve belirleyici öznesi olma sonucuna götürecektir. Bu sebeplerle siyasetin toplum temelli oluşturulması, toplumsal ve evrensel değerleri sentezleyen yeni bir paradigmanın hâkim kılınması gerekmektedir. İslam dünyası sahip olduğu potansiyeli iyi değerlendirir ve gelişmeleri iyi okuyabilirse yeni bir demokrasi,  yeni bir siyaset,  yeni bir yönetim paradigmasını insanlığın istifadesine sunma imkânı da yakalayacaktır.Bu çerçevede bölgesel dinamiklerin etnik ve mezhebi ayrıştırma politikalarını boşa çıkaracak yerel ve bölgesel çözümler oluşturmak için beraberce el ele verecek girişimlerde bulunması hayati önem taşımaktadır” denildi.

Sonuç bildirgesinde devletlere karşı toplumu merkeze alan ve toplumsal değerlere yaslanan bir yöntem üzerinde durulması ve hem İslam dünyasını daha iyi tanıtmak, hem de bölgede barış ve güven ortamını yerleştirmek için bir çok alanda işbirliği yapılması üzerinde duruldu.

32 ülkeden temsilciler katıldı

Sempozyuma Türkiye’nin yanı sıra, ABD, Afganistan, Almanya, Bosna, Çin, Fas, Filipinler, Güney Afrika, Irak, Ürdün, İngiltere, Katar, Kuveyt, Lübnan, Malezya, Mısır, Pakistan, Rusya, Somali, Tunus, Yemen, Dubai, Makedonya, İsviçre, Suriye, Doğu Türkistan, İran, Cezayir, Sudan, Suudi Arabistan, Tacikistan’dan yaklaşık 80 kişi katıldı.  Konuşmacıların arasında Kuveyt Eski Adalet Bakanı Jamal Shehab , Yemen Cumhurbaşkanı Danışmanı Dr. Faris Es-Saggaf, Fas Adalet ve Kalkınma Partisi Dış İlişkiler Koordinatörü Driss Bouanou, Yemen Milletvekili Şeyh ve Alim Arif Sabri, Mısır Alkawia Partisi Temsilcisi İbrahim Al Hamami, Mısır Ayn Şems Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Muhammed Affan, Tunus Nahda Partisi Üyesi Seyyed Ferjani, Lübnan wakf Alsharq Üniversitesi Genel Sekreteri Dr. Tewfic Al Aoji de yer aldı.