Şehit: 120

Yayın: 07:10 - 29.06.2010
Güncelleme: 07:10 - 29.06.2010

Hürriyet gazetesinde bir karikatür!
23 Haziran 2010 tarihli Hürriyet gazetesinde yayınlanan Latif imzalı karikatürde; şehirlerarası bir yol; yol üzerinde iki araç ve bir tabela var. Araçlardan biri otobüs, diğeri taksi! Yol kenarındaki tabelada ise, üç satırdan ibaret bir yazı yer alıyor: “Muğla, Nüfus: 715.300, Rakım:625, Şehit:120″
 
Karikatürden anladığımıza göre, 715.300 kişinin yaşadığı Muğla, teröre 120 şehit vermiş.
Terör nedir, terörist kimdir? Terörist, kardeş kavgası çıkartarak birlik ve dirliği bozup, ülkeyi bölerek parçalamak için silahlı eylem yapan kişi ve/veya kişiler! 120 Muğlalı ise, sade birer vatandaş. Ne terörle, ne de teröristle ilgili! Muğlalı, ne terörü, ne de teröristi tanır. Suçu ne?  Yok!Yalnız Muğla’nın değil, 26 yılda ölen  ne 6 bin 657 güvenlik mensubunun, ne de 5 bin 687 sivilin terörle ilgisi yok!
 
Bir ülke düşününüz ki: Kuvvet komutanı yargı önünde! Bir ülke düşününüz ki, ordu komutanı içeride! Rektörü, dekanı, öğretim üyesi tutuklu! Gazete sahibi, köşe yazarı, darbeci! Bir ülke düşününüz ki, siyasetçisi, sendikacısı tutuklu! Eski milletvekili ve belediye başkanıysa, aranıyor! Suç? Darbe planı yapmak, darbe yapmak amacıyla bir araya gelmek, darbecilere para sağlamak.!..
 
Ancak gazete haberlerine göre, göz altına alınan 26 Balyozcu’dan, 14′ü serbest bırakılmış. 12 Balyozcu da daha önce serbest kaldığına göre, Balyoz operasyonunda tutuklu kalan, 3 kişi! Şimdi soralım: Balyoz operasyonu ile tutukladığınız 26  kişi serbestse, dün niye tutuklandılar? Yok, bunlar suçluysa, şimdi niçin serbest bırakıldılar? Bunlar kimi kurşunlamış, kime bomba atmıştı? Nerede bubi tuzağı kurmuş, hangi karakola keleş ile baskın yapmıştı?
 
Ya da şöyle soralım:2003′de 94 şehit, 2004′de 103 şehit, 2005′te 135 şehit, 2006′da 149 şehit, 2007′de 183 şehit, 2008′de 222 şehit, 2009′da 135 şehit, sauna çetesinin eseri mi, Ergenekon sanıklarının eseri mi? 2001 de 0 şehit, 2002′de 5 şehit veren ülke, son üç ayda nasıl olup ta 60 şehit verdi? Bunca asker, öğretim üyesi, gazeteci, eski vekil ve belediye başkanı niye tutuklandı?
 
Bir ülke düşünün ki: Bir yanda;  Anayasa mahkemesi başkanı dinleniyor. Cumhuriyet savcısı göz altına alınıyor. Askerin en mahrem sırları gazete sütunlarına taşınıyor. Terörü önlemek için özel olarak yetiştirilen Özel Harekatçılar, tasfiye edilip, kurucusu içeri tıkılıp suçlanıyor. Öbür yanda ise; teröristler, üzerlerinde gerilla elbisesi, ellerinde bölücü başının poster ve bayrağı ile elini kolunu sallayarak gezebiliyorsa, terörün artması kaçınılmazdır.
 
Nitekim 26 yılda 6 bin 653 asker, polis ve korucunun şehit oldu. 5 bin 687 sivil öldürüldü. ve bir o kadar kişi de yaralandı. Ya diğerleri? Onlar da bizim insanımız değiller miydi? 40 bini dağdakiler olmak üzere toplam 63 bin kişinin hesabını kim verecek?
 
Hani “Kürt açılımı”? Kaç kürt iş ve aş sahibi oldu? Ya Alevi çalştayı? O ne oldu? Kaç Alevi işe girip evine sıcak yemek götürdü? Ya Romanlar? Romanlar için yeni fabrikalar mı açtık, yeni evler mi yaptık? Hayır, hiç bir şey yapmayıp, vatandaşı oyalayarak ülkeyi gerdik.
 
Uzun lafın kısası; biz cambaza baktık. İş ve aşımız kayboldu. Terör ve teröristse, işin bahanesi! Yanlışım varsa söyleyin.
 
Mustafa N. Telli

author avatar
Mustafa Telli
Exit mobile version