MHP’nin doktor aday adayı Levent Akçay

Yayın: 12:27 - 26.03.2011
Güncelleme: 12:27 - 26.03.2011

Akçay, milletvekilliği için aday adaylığı başvurusunun ardından basın mensuplarıyla bir araya geldi. Maltepe’de bir restaurantta basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Bugün Ülkemizin iki önemli ana sorunu vardır.

Birincisi hukuk, ikincisi sağlık. Hukuk ve sağlık herkese eşit olmalıdır. Bir canın diğer bir candan üstünlüğü yoktur “ konusu üzerinde durdu..

Milliyetçi Hareket Partisi İstanbul 1. Bölge Milletvekilliği aday adaylığımı açıklayadığım toplantımıza katılımınızdan dolayı hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Değerli Basın Mensupları;

Demokrasinin düzgün çalışabilmesi için toplumun tüm fertlerinin düşüncelerinin TBMM ‘ ne yansıması gerekir. Düşünen, üreten ve sorunları kısa sürede çözerek sistem üretebilen kişilerin adaylığı TBMM’ni daha üst seviyelere taşıyacaktır. Kendi mesleki işinde başarılı olamayanların TBMM’de de başarılı olması düşünülemez. Şimdi sıra millet adına TBMM hizmetine gelmiştir. Bu uğurda tüm kimlikler yitirilebilir, çok başarılı bir cerrahi hayatı ve bu gayede büyük kazançlar kaybedilebilir. Ama söz konusu vatansa gerisi teferruattır.                                                                                                      

Ülkemiz gittikçe ekonomik, kültürel, hukuksal ve siyasi bakımlardan sıkışmakta ve kısır bir döngüye girmektedir. Bugün Türkiye üretmekten vazgeçmiştir. Tüketim toplumu haline gelmiştir. İşsizlik her gün artmaktadır. Üretmeyen Türkiye ayağa kalkamaz ve lider ülke olamaz. Lider ülke olmak istiyorsanız öncelikle toplumun her ferdini verimli çalışabilir hale getirmeniz gerekir. Verim yoksa başarıda olmayacaktır. Ak parti hükümeti ülkeyi ayağa kaldırmak için değil tüketim toplumunu arttırmak için var.

 Sağlıkta 3 ayda 1 genelge değiştirip hem sağlık çalışanlarını, hem işverenleri hem de halkı zor durumda bırakmaktadır. İstikrar büyük ülkelerin temelidir. İstikrarsız bir devlet, gelişigüzel alınan kararlar ve çıkarılan kanunlar devleti yapboz tahtası haline getirmiştir. İçinizde önünü görebilen var mı çevrenize bir sorunuz. Değil 5 sene sonrasını 3 ay sonrasını bile belirsizlikle bekliyorsunuz. Ülkemizde 22 yaş altı nüfusun oranı % 40, 30 yaş altı ise % 58 dir. Bugüne kadar gelen Ak Parti hükümetleri maalesef bu genç nüfus için bir şey yapmadı. Gençleri devlet üretimine, yönetimine sokmadı. Gençleri sadece oy deposu olarak gördü. Ak parti de genç nüfusla ülke üretimini ayağa kaldıracağına gençleri bir tüketim toplumu haline getirdi. 

Bu ülkede her birey kendi işini baştan savma değil gerçek anlamda tam layıkıyla yaparsa sorunların önemli bir kısmının çözüleceği görülecektir. Bunu sağlamak ve kurmak hükümetlerin ve devletin görevidir. Bu çalışmayı uyguladığımızda insanımız, yine eskiden olduğu gibi üreten ve kazanım sağlayan hayatına geri dönecektir.

Değerli Basın Mensupları;

Bugün Ülkemizin iki önemli ana sorunu vardır. Birincisi hukuk, ikincisi sağlık. Bu iki ana sorunu düzenleyemezseniz ekonomide ne kararlar alırsanız alın bir süre sonra sistemler rayından çıkacaktır.

Hukukun ülkemizde herkesin anlayabileceği, mantık yürütebileceği ve hata yaparsa sonuçlarına katlanacağı bir çerçevede sunulması ve ısrar edilmesi gereklidir.

Hukuk ve sağlık herkese eşit olmalıdır. Bir canın diğer bir candan üstünlüğü yoktur.

Milyarlarca hücre ve sistemlerden oluşan mükemmel yapıdaki vücudumuza uygun olmayan tıbbi malzemeleri ve ucuz cerrahileri reva görmek gerçek anlamda bir hakarettir.

Ben yapamayacağım şeyler için asla söz vermedim. Yukarıda açıkladığım konular için elimden geleni en üst düzeyde yapacağımdan ve son gücüme kadar Milliyetçi Hareket Partisi’nin oylarını artırmak ve iktidar olması için mücadele edeceğimden hiç şüpheniz olmasın.Her şey aydınlık ve huzur dolu ülkem için.

Özgeçmiş

1965 doğumlu. Göz Hastalıkları Uzmanı, Uludağ üniversitesi tıp fakültesi mezunu.

1988 yılında Manisa’da pratisyen hekim olarak görev hayatına başladı. Çevre sağlığı konusunda aynı ilde çalışmalarda bulundu

Dr Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesinden Göz hekimi olarak ihtisas aldı.

Hastane yöneticiliği konusunda ihtisas yaptı.

Aynı hastanede başhekim yardımcısı olarak görev yaparken hastanede yatan veya ameliyat olan hastaların tıbbi ihtiyaçlarının karşılanması için sarf malzeme ve ilaçların hastane döner sermayesi tarafından alınması konusunda çalışmalar yaptı. Bu çalışmalar sonucunda Göz kliniğinde yapılan ameliyatlar ve gereken ilaçların tümünü ihale yöntemiyle hastaneye alarak hasta ve yakınlarının bu tür ihtiyaçlar için hastane dışına gönderilmesini engelledi. Bu çalışmaları Sağlık bakanlığına sunarak günümüzde geçerli olan sistemin kurulmasında öncülerden biri oldu.

Sağlık Bakanlığının açtığı sınavları kazanarak uzman olarak mezun olduğu klinikte şef yardımcısı olarak görevine devam etti.

Türk Oftalmoloji Derneği üyesi sıfatıyla ülke ve ülke dışında çeşitli kongre ve sempozyumlarda konuşmacı olarak yer aldı.

Göz hastalıkları cerrahisi alanında geliştirdiği tekniklerle ameliyat süreleri kısaldı, cerrahilerin başarı şansı arttı.

Tarih ve Siyaset bilimi konusu her zaman ilgisini çekti. Hekimlik mesleğinden arda kalan zamanlarda bu konularda araştırmalarda bulundu.

Sinema ve müzik en büyük ilgi  alanlarından biridir.

Exit mobile version