Kartal merkezde yaşanan otopark sorununa aracı çekilerek canı yanan bir vatandaşın gazetemize gönderdiği mesajı, yetkililere, ilgililere okumalarını tavsiye ediyoruz.
Çok hasta olan çocuğunu Kartal merkezde hastaneye acile getirirken yaşadığı üzüntünün üstüne birde aracının çekiciler tarafından çekilip otoparka götürülmesini bunların üstüne birde parasızlık eklendiğini anlatan gerçek bir hayat hikaye kesiti.
Buyurun Evren Süngü’nün yaşadığı sıkıntıyı okuyun… Hergün bunun gibi benzer sıkıntıya maruz kalan onlarca insan mevcut.
“ Saygıdeğer emniyet mensupları ve dernek yöneticileri bu gün ben mağdur oldum, çocuğum çok hasta idi hastaneye acile götürmem lazımdı sivil otoparklarda yer yoktu aracı bırakacak yer de yoktu hastane otoparkı da yoktu (her taraf seyyar satıcı dolu) can önemliydi. geniş bir sokağa ambulans itfaiye rahatça geçebilecek şekilde mecbur park etmeliydim fakat kısa süre sonra aracımı park ettiğim yerden çekmişlerdi.fakat çocuk kucağında ağlıyor, hanım yanımda bu sıcakta arabamı arıyordum.
üstelik cebimde sadece ilaç parası vardı. mecbur verdim yalnız gözlemlediğim kadarıyla çekicilerin araçları çekmek için yarıştıklarını fark ettim vatandaş olarak bukadar vergi verirken 60 tl çekici ve otopark ücreti 10 tl ki heryer 5 tl niye 10 tl alınıyor(acımasızlık) yaşamak bizleri çok üzüyor sebebi sorulurken başından atmak gibi konuşmalar insanları çok üzüyor.
Eğer arabam çekilmeden önce anons yapılsaydı hemen alırdım. Acaba amaç milletten zorla para almak ve anlaşmalı otoparkçılara çok para kazandırmak mı (15 dk =10 tl ) diye akıllara da gelmiyor değil.
Allah tüm emniyet mensuplarını korusun eksikliğini de göstermesin saygılarımla…” diyerek sözlerini bitiriyor.
Otopark sorunu çözülemez mi?
İlgili Haberler
Tuzla Belediye Başkanı Eren Ali Bingöl, Her Zaman Vatandaşın Yanında
Ahmet Şimşek Eğitim kurumları kaderine terk edildi
Hazreti Mevlana 571. Vuslat Yıldönümünde Anıldı
Kartal Belediyesi’nin ‘Makina Hangar’ Projesi Altın Karınca Ödülüne Layık Görüldü
Basın Platformu İstanbul medya camiasını buluşturdu
Kartal halkına “Komşum” diye hitap eden Gökhan Yüksel, nasıl bir karşılık buldu?