Suriye halkı ile dayanışma için İstanbul’a gelen Dünya Barış Konseyi’ne üye örgütlerin ve uluslararası barış hareketinin önde gelen temsilcileri, 23 ülkeden siyasetçi, aydın, gazeteci ve sanatçı, barış mesajları için Adalar’daydı.
Dünya Barış Konseyi (WPC) Başkanı Socorro Gomes, Barış Derneği Sözcüsü Aydemir Güler ile birlikte Almanya, Ukrayna, İngiltere, Yunanistan, Sırbistan, Lübnan, Suriye, Filistin, Ürdün, Brezilya, İsveç, İran’dan gelen barış temsilcileri Adalar Belediye Başkanı Dr. Farsakoğlu’ndan Adalar’la ilgili bilgi aldı.
Farklı inanç, etnik ve kültürel değerlere sahip insanların geçmişte olduğu gibi bugün de bir arada barış içinde yaşadıklarını belirten Adalar Belediye Başkanı Dr. Farsakoğlu, Atatürk’ün ‘’Yurtta Barış, Dünyada Barış’’ sözüne vurgu yaptı.
Büyükada’da Yücetepe’ye çıkan barış temsilcileri, şu mesajları verdi:
Dünya Barış Konseyi (WPC) Başkanı Socorro Gomes:
‘’Türkiye Halkı Barış İstediği İçin Buradayız’’
Adalar çok keyifli ve huzurlu bir mekan. Ama ne yazık ki dünya böyle değil, çok fazla sorun var. Türkiye halkı barış istediği için buradayız. Türkiye’nin yanı başındaki Suriye halkı 2 yıldır çok büyük baskı altında yaşıyor. Tek ortak fikir; kaos yaratarak o ulusu yok etmek. Biz halkların barışı örgütleyebileceğine inanıyoruz. NATO ya da ABD barışı sağlayamaz. Bunu biz sağlayabiliriz. ABD savaş güçleri Uzay’ı da kontrol etmeye çalışıyor. Büyük savaş makinasını harekete geçirmeye çalışıyorlar.
Dünya Barış Konseyi olarak mesajımız çok net: Suriye’nin geleceği ile ilgili kararı sadece Suriye halkı vermelidir. Suriye’den sonra sıra İran’a gelecek. Yabancı güçler Ortadoğu’ya hakim olmaya çalışıyorlar. Demokrasi ve insan hakları getirmek gibi bir niyetleri yok. Tek dertleri; enerji.
Barış Derneği Sözcüsü Aydemir Güler:
‘’Ne Suriye Ne de Türkiye Halkını İkna Edemiyorlar.’’
İlginç bir durum var. Yirmiye yakın ülkenin temsilcileri İstanbul’da buluşuyor. Büyük kuvvetler büyük kalabalıkların kaderini belirliyor. Bu çalışmalar bir işe yarar mı? Mutlaka yarar. Büyük kuvvetler, emperyal sarhoşluğa kapılıyor. Halkı ikna etmeyenin politikasını sürdürmesi mümkün değildir. Ne Suriye ne de Türkiye halkını ikna edemiyorlar. Yarattıkları acılarla baş başa kalacaklar. Büyük bir birimin yapı taşlarıyız. Tek tek organizasyonlar ülkenin kaderini belirleyemez. Bu mücadeleyi sürdürmemiz gerekir.
İlgili Haberler