Sultanbeyli İlçe İnsan Hakları Kurulu Batı Çalışma Gurubunun Devamı Mıdır!

Yayın: 09:35 - 14.05.2013
Güncelleme: 09:35 - 14.05.2013

Eğitim Bir Sen İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı Talat Yavuz yaptığı açıklamada;

 

‘Sultanbeyli’de İlçe İnsan Hakları Kurulu, ülkemizi uluslar arası platformlarda zor durumda bırakacak çok ilginç bir çalışmaya imza atmış. Tarihe not düşmek adına ve ülkemiz insanı neler olup bittiğini öğrensin diye yazıyorum.

Kurulun adına bakarsanız umutlanırsınız, insan hakları konusunda ihlalleri takip eden bir kurulumuz var diye. Sultanbeyli’de hiç de öyle olmamış. Okullara yapılan ziyaret raporunda belirtilen hususları duyunca inanamayacaksınız. 12 ve 17 Nisan tarihlerinde, dokuz ilköğretim okuluna yapılan ziyaretlerde tespit edilen ortak husus raporda aynen şöyle ifade edilmiş: “Öğretmenlerin başlattığı ve otuz günü aşkın devam eden serbest kıyafet eyleminin, eğitim ortamında disiplini bozduğu, disiplin olmadan eğitimin aksayacağı, eğitim hakkının engellendiği anlaşıldı. Öğrencilerdeki serbest kıyafetin güvenlik sıkıntısına neden olduğu gözlendi.”

Ne müthiş adamlarmış bunlar meğer iki günde dokuz okula gitmişler ve öğretmenlerin disiplinsizliğini, öğrencilerin güvensiz bir ortamda olduklarını görmüşler ve şıp diye rapor etmişler. Bir avukat ve iki STK temsilcisinin imzasını taşıyan bu raporu, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, okullara göndererek gereğini rica etmiş yetkililerden. Acaba bu STK temsilcileri hangi STK’nın temsilcisidir merak ettim? Bu kurul İnsan Hakları Kurulu değil de sanki fişleme kurulu gibi çalışıyor anlaşılan.

Bu kadar yanlışın neresini düzeltelim. Bu kafaya göre hiçbir Avrupa ülkesinde disiplin yok, güvenlik yok. Yazık bu Avrupa ülkelerine, Sultanbeyli’ye gelip biraz insan hakları dersi alsalar gecikmeden iyi olacak!

Anlamazlar ama biz yine de yazalım. “Efendiler, disiplinin kıyafetle ilgisi yoktur, güvenlikle ilgisi yoktur. Sizin devamını istediğiniz üniformalı anlayış, eski doğu bloğu ülkelerde bile kalmadı. İstediği gibi giyinme hakkı insanın doğuştan kazandığı bir haktır. Kafanızı kumdan çıkarın, dünyaya bir bakın, hızla gelişen dünyada bu serbestlik ve özgürlük talepleri, sizin bu çarpık anlayışınızı tarihin çöp sepetine atmıştır, ne zaman fark edeceksiniz?”

İnsan hakları savunucusu kılığına bürünüp başka hevesler peşinde olanlar, şu bilgiler belki işinize yarayacak, ufkunuzu açacaktır: “Ülkemizde gelirin yüzde yetmişine nüfusun yüzde biri sahip, o ziyaret ettiğiniz okullarda ücretli öğretmenler, kadrolu öğretmenlerin aldığı ücretin üçte biri ücretle çalışıyor. İkili öğretim yapan okullardaki idareciler günde 11 saat çalışıyor. Kayıt dışı çalışmada, işçi ölümlerinde, çağdaş köle düzeni olan taşeronlaşmada dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alıyoruz. Her gün onlarca arkadaşımız şiddete maruz kalıyor. Her on yılda bir askeri darbeler hayallerimizi biçiyor. Haklarını koruma misyonu yüklendiğiniz ilçeniz insanlarından bir insan, başörtülü ücretli öğretmen Şehri Küçük, dersten çıkarıldı, okuldan kovuldu, görevine bir hafta sonra başlayabildi, bunları da yazdınız mı raporunuza? Yoksa böyle problemler sizin ilgi alanınıza girmiyor mu? Ne yapmaya çalışıyorsunuz siz?”

Şimdi okullar kendilerine gönderilen bu yazıya, yaşanan ihlalleri düzelterek, on gün içinde cevap vereceklermiş. Bu okullarda görev yapan idareci arkadaşlarıma, en temel insan haklarına şaşı bakan bu kurul üyelerine, ibretlik bir insan hakları dersi verelim diyorum. Okullarda yaşadığımız dağ gibi problemleri, tek tutanakla mesleğinden atılan arkadaşlarımızı, tıp fakültesi son sınıftan atılan öğrencileri, kendi ülkesinde okuma hakkı elinden alınan yurt dışında okumaya çalışan kızlarımızı, katsayı zulmünü… yazalım. Yazalım da öğrensinler, belki yüzleri kızarır yazdıkları rapordan.

Bütün bu acı gerçekler önümüzde dururken, öğretmenlerin ve öğrencilerin serbest kıyafet talebini dilinize dolayarak neyi halledeceksiniz? Öğretmenlerin serbest kıyafet talebi, yetki verdikleri sendikamız Eğitim Bir Sen’in süresiz eylem kararına dönüşmüştür ve takibimizdedir.

İnsan hakları konusunda yaşanan ihlalleri tespit etmesi, engellemesi gerekirken, yaptığı çalışma ile yeni ihlallere yol açacak bu çalışmaya imza atanları, ülkemizi dünyaya daha fazla rezil etmeden hemen bugün istifaya davet ediyorum. Bütün farklı özellikleri ile insana insan gözüyle bakamayan, insanları ayrıştıran ve sınıflandıran bu anlayışı kınıyorum, bu anlayıştan kimseye fayda gelmez.  ‘dedi.

Exit mobile version