Kanser, gerek dünya çapında gerekse ülkemizde sebebi bilinen ölümler sıralamasında kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada gelmektedir. Ciddi bir halk sağlığı sorunu olan kanserden korunmak ise, gerek vatandaşlar gerekse ülkeyi daha güçlü ve sağlıklı yarınlara taşımayı isteyen karar-alıcılar açısından büyük önem taşımaktadır.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkemizde her yıl yaklaşık 175 bin kişiye kanser teşhisi konmaktadır ve bu vakaların çok önemli bir kısmının alkol ve sigara kullanımı, obezite ve kötü beslenmeyle bağlantılı olduğu belirtilmektedir.
Bununla birlikte, kanser bir kader değil önlenebilir bir hastalıktır ve erken tanı ve tedavi ile vakaların üçte biri önlenebilmektedir.
Sağlıklı yaşam davranışları geliştirilmesi ve bu yaşam modellerinin ülke çapında teşvik edilerek yaygınlaştırılması, kanserin sağlıklı bünyeleri sinsi bir şekilde ele geçirmesini önlemede birincil dereceden önemli tedbirlerdir.
Türkiye, her yıl kanserin önlenmesi ve tedavisine 2,3 milyar Euro harcamakta ve bu anlamda Avrupa çapında bu alana en fazla harcama yapan altı ülke arasına girmektedir.
Sağlık Bakanlığı’nın kanserle mücadeledeki hedefi, 2020 yılına kadar 65 yaş altı nüfusta tüm vücut kanserlerini yüzde 10, 2030 yılına kadar da akciğer kanserlerini yüzde 25, tüm vücut kanserlerini ise yüzde 15 oranında azaltmaktır. Bu çerçevede, 2030 yılı itibariyle kanserin önlenmesi ve tedavisine ayrılacak kaynağın 10 milyar Euro’yu aşması bekleniyor.
Ülkemizde giderek yaygınlaşan tarama programları sayesinde de erken teşhis konulmakta ve yaşam süreleri uzatılıp yaşam kalitesi artırılmaktadır. Kanserin salt bir sağlık sorunu olmayıp, sosyal ve ekonomik yönlerinin de bulunduğunun bilincinde olan hükümetimiz sayesinde tüm kanser tedavileri ücretsiz yapılmakta ve modern tıptaki gelişmelere paralel olarak gerekli tüm tedavi türlerine ulaşılabilmektedir.
Sağlık Bakanlığı, ülke genelinde toplam nüfusun yaklaşık üçte birindeki kanser gelişimini aktif takip altında tutmakta, aktif kanser kayıt merkezlerini tüm şehirlere yaygınlaştırmaktadır. Ayrıca, uzmanlar, sadece tütün kontrolü ile ülkemizde yılda yaklaşık 40 bin akciğer kanserinin önlendiğini kaydetmektedirler.
Hükümetimiz döneminde uygulamaya gecirilen Kanser Erken Tanı ve Eğitim Merkezleri (KETEM) ise, “erken teşhis hayat kurtarır” ilkesi doğrultusunda serviks,kolorektal ve meme kanserlerine karşı ücretsiz tarama hizmetleri sağlamakta; vatandaşların erişimini kolaylaştırmak amacıyla mahallelere kadar mobil araçlar gönderilmektedir.
Öte yandan, halkın kanserin her türü konusunda bilgi ve bilinç düzeyinin yükseltilmesi için yerelde bilgilendirme çalışmaları yapılmakta, belediyeler tarafından uzmanların katılımıyla etkin konferans ve çalıştaylar düzenlenmekte, sağlıklı beslenme daha ilkokul sıralarında eğitim yoluyla yaygınlaştırılmaktadır.
Hükümetimizin 2013 yılında kanser taramalarını tüm illerdeki aile hekimlerine entegre etme yönündeki hedefi ise, bu süreci ne denli yakından takip ettiğimizin en önemli göstergelerindendir.
Kanserle mücadele gibi aileler açısından meşakkatli ve sabır isteyen bir süreçte devletimiz de vatandaşlarımızın yanındaki desteğini sürdürmekte, bu uzun soluklu maratonda sosyal devlet olma özelliklerini hissetmektedir. Keza 2023 yılında dünyanın en ileri 10 ekonomisi arasına girme yolundaki ülkemizde ekonomik güç için halkın sağlığının ve esenliğinin de bu gücün ayrılmaz birer bileşeni olduğuna inanmaktayız.
Prof Türkan Dağoğlu
İlgili Haberler
Başkan Yüksel, Kartal’da o bölgeyi akıllı bir kent yapmayı planlıyoruz
Kerkük’ün Türk kimliği değiştiriliyor!
Kartal Belediyesi kreşlerinde “Yes To Science” bilimsel eğitim projesi uygulanıyor
AYGAD Basının Problemlerini Gündeme Getirdi
Kayıt Dışı Korsan Çalışan Elektrikçilere Dikkat Edin
Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS) Montaj Başvuruları Erişime Açıldı!