SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kartal Gazetesi

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

Eğitimde Herkesin Payına Düşen Görevler!

Yayınlanma:
ABONE OL
Eğitimde Herkesin  Payına  Düşen Görevler!

Yıllardır eğitimin içinde bulunan bir kişi olarak sizlere içimi dökmek,buradan da herkese mesaj vermek istedim. Öğretmen, antrenör ,hakem, gazeteci ve işletmeci kimliğimle sizlere biraz olsun yardımcı olabilirsem kendimi mutlu hissedeceğim. Bu akışın içinde eğitim kurumlarının üst kademelerine,öğretmenlere,velilere ve sevgili öğrencilere sesleniyorum.

 

Çok kısa süre içerisinde düz liseler Anadolu lisesi olacağından meslek liselerine çok büyük ihtiyaç doğacak. Bunun için de şimdiden meslek gruplarına ait liselerin altyapı çalışması başlatılarak çoğaltılması gerekir. Aslında bu çalışmayı düz liselerin Anadolu lisesine dönüştürülme sisteminden önce yapılması gerekli bir çözüm olarak görüyorum. Çünkü öğrencilerin zeka ve ilgi alanları çok farklı ve bu bağlamda onları salt bir sistemin içinde değerlendirmek yerine zevk alabilecekleri ve dolayısıyla bulundukları yerde mutlu ve başarılı olabilecekleri alanlara yönlendirmek gerekir.

 

Ne yazık ki ülkemizde çocuklarımız yıllarca eğitimdeki yanlışlıklara hedef oldular. Maalesef bu yanlışlıklara veliler de ortak oldu. Daha çocuğunu tanımadan, kapasitesi ve beceri düzeyini tespit etmeden yıllarca çocuğunu yönlendirip baskı yapmaya çalıştılar. Benim çocuğum doktor, mühendis,mimar gibi kendi dünyalarında kurmuş oldukları meslek gruplarını, sanki gerçek başarı ve prestij göstergesi yalnızca bu iş sektörlerinden ibaretmiş gibi çocuklarına aşılamaya kalktılar.

 

Ama çocuklarının ilgi ve kapasitesi matematik ve fen derslerine mi sözele mi, yoksa kabiliyetlerine ve uygulama derslerine mi daha uygun onlar için hiç önemli değildi. Yıllardır bunun muhakemesini yapmadılar ve çocuklarına özel dersler aldırarak ve kendine ait baskılar kurarak onları başarısız ve mutsuz bir dünyayla tanıştırdılar. Bunlara eğitim kurumlarındaki bazı eğitimciler de katılınca okulu sevmeyen nesiller ortaya çıktı. Buradan bazı öğretmen arkadaşlarıma da seslenmek istiyorum. Lütfen her zaman eğitimde ilkeniz sevgi ve çocuğu kazanmak olsun.

 

İnanın bu sayede toplumda çok sağlıklı bireyler yetiştirmek işten bile değil. Hareketli, asi veya kapasitesi düşük olan çocuklarımıza bu okulda yapamaz hemen atalım gibi çözümler getirdiniz. Yazık ama çok yazık.Bunları duyduğumda içim acıyordu. Lütfen bir an olsun şunu düşünün o çocuk sizin çocuğunuz olsaydı ve böyle bir muameleyle karşılaşsaydı duygularınız nasıl olurdu çok merak ediyorum. Bu yüzden çocuğu kazanma adına ne yapmak gerekiyorsa onları yapmalıyız. Nasıl bir elin parmakları eşit değilse çocuklarımız da farklı yapıdalar.

 

Hepsi uslu, zeka kapasitesi yüksek,başarılı,saygılı,her şeyi bilen bireyler olsaydı özür dilerim o zaman da bizlere gerek kalmazdı. Teknoloji yoluyla önlerine eğitim sistemi kurulur,robotlar dersleri işlerdi. Bu yüzden çocuğu keşfedip başarılı yönlerini ortaya çıkartmak da bizim görevimiz olmalı ki mutlu bireyler yetiştirelim. Tabii ki burada velilere de büyük sorumluluk düşüyor.

 

Çocuğunu tanımadan her zaman çocuğunu haklı görerek korumacı yönünü öne çıkarıp okulla işbirliği kurmayıp çocuğunu kendi egolarını tatmin etmek için alanını seçmemeli , onun nerede başarılı olup ve ilgisini çeken yönlerini keşfedip çocuğunu yönlendirmeli ki başarısız gibi görünen çocuklarının doğru tespitler yapıldığında neleri yapabildiğinin zevkine eriştiğini görebilmelidir. Sizlere bir örnekle yardımcı olmaya çalışacağım ; düz liselerden veya özel okullardan başarısız ve mutsuz olan çocuklar Dragos Anadolu Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi’ne geçiş yaptıklarında başarılı ve mutlu bireyler olarak eğitim gördüklerine şahit olduk.

 

Buradan da şu anlaşılıyor ; bir çocuğun matematik ve fen derslerinde başarılı olamaması o çocuğun başarısız damgası yemesine sebep oluyor.Halbuki çocuğun uygulamalı yönü ağır bastığı ve ilgi alanına göre seçim yapıldığında o çocuk daha başarılı oluyor. Hayata atılmada bile meslek liselerinde eğitim görenler daha da başarılı olabiliyor. Turizm otelcilik okulunda okuyan bir öğrenci 10. sınıftan itibaren staj yaparak çalışma hayatına atılıyor,kendilerine olan özgüveni de artıyor.

 

Bunun gibi meslek liselerine ağırlık verilip çoğaltılması genç nesillerin daha sağlıklı olmasını sağlar.,Divan Talya, Four Seasons,Elit Hotel,Çırağan Palace gibi kaliteli otellerin bu gençlere kapılarını açarak staj yapmalarını sağladıkları için teşekkürü bir borç biliriz. Özellikle Divan Tayla otelinin çok sayıda öğrenci alarak onların gelişmelerine kucak açmaları  takdire şayan.Kamil Durmak’a teşekkür ederiz. Turizmin yanında,sağlık lisesi,spor lisesi,ticaret lisesi,borsa lisesi,konservatuar ve endüstri meslek liseleri gibi liseler çoğaltılıp sektöre kalifiye eleman yetiştiren liselerin sayılarının artması gerekmektedir. Bu liselerden mezun olan gençler de üniversite eğitimi almadıkları takdirde bile işsizlik oranı azalacak,sağlıklı ve mutlu nesiller yetişecektir.

 

Sayın büyüklerimiz bu işleri hızlandırıp,altyapıyı çok iyi hazırlamalı ve bu çok yönlü meslek liselerini bir an önce hayata geçirmelidir. Sevgili idareci ve öğretmen arkadaşlarımızın bir öğrenciyi kazanmak adına hoşgörülü,sevginin her zaman daim olduğu bir ortamda ellerinden geleni yapması,velilerin de çocuklarını şımartmadan korumacılığı bırakıp,bir an önce çocuğunun sevdiği ve ilgi duyduğu alana yönlendirmesi şarttır.

 

Ve siz sevgili öğrenciler lütfen daha saygılı,sabırlı,anlayışlı ve sorumluluğunuzu bilen bireyler olarak hayata atılırsanız her zaman kazançlı olan sizler olacaksınız. Bu yüzden herkes eğitimde ve yaşadığımız bu toplumda üstüne düşen bu vazifeyi yerine getirdiğinde inanın daha huzurlu,başarılı bir hayatımız olacaktır. Haydi gelin hep beraber el ele vererek başarımızı arttırıp mutlu olmak için bu güzel adımları atalım.

 

İlgili Haberler