SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

Soner Sipahinin İntiharının Sorumlusu Kim?

Yayınlanma:
ABONE OL
Soner Sipahinin İntiharının Sorumlusu Kim?

SONER SİPAHİ’NİN İNTİHARININ SORUMLUSU, DERSHANELERİ OKULLARA ALTERNATİF HALE GETİREN, EĞİTİMİ TİCARİLEŞTİREN MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’DIR.

Muğla’nın Fethiye İlçesi´nde, 5 bin 250 TL’lik dershane borcunu ödeyemediği için annesi cezaevine giren ve psikolojisi bozulan 18 yaşındaki Soner Semih Sipahi´nin intiharı eğitim camiasını üzüntüye boğmuştur. Böylesine acı bir olayın yaşanmasının nedeni öğrencileri dershanelere yönlendiren eğitim sistemidir. Bu noktada sorumluluk, mevcut sistemi ihdas eden Milli Eğitim Bakanlığı’na aittir.

DERSHANEYE BAŞLAMA YAŞI 10’A KADAR DÜŞTÜ.

Çocuklarımızın hayatı sınav olmuş, dershaneye başlama yaşı 10’a kadar düşmüştür. Oyun çağındaki ilköğretim öğrencileri, çocukluklarının tadını çıkaramadan, sınavlara hazırlanmak için dershaneleri mesken tutmaktadır. SBS, YGS derken, öğrenciler sınav cenderesinden kurtulamamaktadır. Sadece okulda aldığı eğitim ile sınava girmek istemeyen öğrenciler, dershanelere giderek, özel ders alarak, takviye yapmaktadır. Bugün dershaneler öyle büyük bir pazar haline gelmiştir ki, kimse bunun önüne geçememektedir.

16 YILDA DERSHANE SAYISINDA YÜZDE 285, ÖĞRENCİ SAYISINDA DA YÜZDE 270 ARTIŞ OLMUŞTUR.

1994 yılında 1.089, 2002 yılında da 2 bin 122 dershane varken; bugün dershane sayısı 4.193’tür. Dershaneye giden öğrenci sayısı 1994 yılında 317 bin 217, 2002 yılında 606 bin 522 iken, bugün öğrenci sayısı 1 milyon 174 bin 860’tır. Buna göre 1994 yılından bugüne dershane sayısı yüzde 285, öğrenci sayısı da yüzde 270 artmıştır. Yine 8 yılda dershane sayısı yüzde 97,59, öğrenci sayısı da yüzde 93,56 oranında artış göstermiştir.

DERSHANELER, SBS VE ÜNİVERSİTE SINAVINA HAZIRLANAN ÖĞRENCİLERDEN YILLIK 2 MİLYAR 632 MİLYON TL KAZANIYOR

Bugün 9. 10. 11. ve 12. sınıfta dershaneye giden öğrenci sayısı 440 bin 209’dur. Mezunları da hesaba kattığımızda üniversite sınavı için dershaneye giden öğrenci sayısı yaklaşık 607 bin 415’tir. ÖSS için dershane ücreti 2 bin TL’den başlayıp, 6 bin TL’ye çıkmaktadır. Öğrencilerin ortalama 3 bin TL dershane ücreti ödediğini düşünürsek, dershanelerin yıllık kazancı 1 milyar 822 milyon 245 bin TL’dir.

SBS için 5. 6. 7. ve 8. sınıfta dershaneye giden öğrencilerin sayısı da 540 bin 063’tür. Dershanelerin SBS için öğrencilerden yıllık bin 500 TL aldığını düşünürsek, yıllık kazançları 810 milyon 94 bin 500 TL’dir. Buna göre dershaneler sadece üniversite sınavına ve SBS’ye hazırlananlardan ortalama 2 milyar 632 milyon 339 bin TL kazanmaktadır.

ÖĞRENCİLERİN YÜZDE 70’İ DERSHANEYE GİTMEDEN ÜNİVERSİTE SINAVINI KAZANACAĞINA İNANMIYOR.

Öte yandan Türk Eğitim-Sen olarak 1.100 lise son sınıf öğrencisi üzerinde yaptığımız anket çalışmasında öğrencilerin büyük çoğunluğunun üniversite sınavına dershaneye giderek hazırlandığı ortaya çıktı. Üniversite sınavına dershaneye giderek hazırlandığını söyleyenlerin oranı yüzde 68.5, sadece okulda aldığı eğitimle sınava hazırlandığını belirtenlerin oranı yüzde 19.3, hem dershaneye gittiğini hem de özel ders aldığını ifade edenlerin oranı ise yüzde 8.5’tir. “Üniversite sınavına girmeyeceğim” diyen öğrencilerin oranı da yüzde 3.7’dir.

Ankete katılanların yüzde 70’i dershaneye gitmeden üniversiteyi kazabileceğine inanmazken, yüzde 30’u dershaneye gitmeden üniversiteyi kazanabileceğini düşünmektedir.

Görüldüğü üzere Milli Eğitim Bakanlığı’nın yanlış politikaları sonucu dershane sektörü yıldan yıla büyümektedir. Dershaneler okullara alternatif hale gelmiş, eğitim ticarileştirilmiştir. Devlet eğitimi neredeyse özel sektöre bırakır hale gelmiştir. Sınavda birbirinin rakibi olan öğrenciler çarpık eğitim sistemi nedeniyle dershaneye gitmeye mecbur bırakılmaktadır. Aileler de çocuklarının başarılı olması için adeta yoktan var etmekte, borçla, harçla çocuklarını dershaneye göndermektedir. İşte Soner Sipahi’nin intiharına yol açan nedenler bunlardır. Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitimde yaşanan bu çarpıklığa bir an önce el koyması ve eğitim sistemini yeniden gözden geçirmesi gerekmektedir. Aksi takdirde istenmeyen olayların yaşanması kaçınılmaz olacaktır.

Türk Eğitim-Sen

İstanbul Bölge Başkanı

Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan

author avatar
M. Hanifi Bostan

İlgili Haberler

Dünyadan
09 Nisan 2024
Irak’ın Sahipsiz (Üçüncü) Unsuru; Türkmenler

Irak, farklı etnik ve mezhep gruplarından oluşan değişik oluşumların bir arada yaşadığı bir ülkedir. Tipik Ortadoğu ülkesi olan Irak’ta yaşayan farklı etnik-mezheplere mensup olan her bir toplumun kaderi, arkasında olan farklı ülkelerin desteğine bağlıdır. Tipik Ortadoğu ülkesi demenin de anlamı budur. Örneğin, Iraklı Kürtlerin arkasında ABD ve bazı batılı ülkelerin desteği var, Iraklı  Şiilerin arkasında […]

Dünyadan
30 Mart 2024
Zararın Neresinden Dönersen Kârdır

2017 yılında Türkmen “stratejisinde” köklü bir değişim yapıldı. Yani, 1995 yılından 2017 yılına kadar olan süre içerisinde yapılanların tümü bir tarafa bırakılarak yeni bir döneme geçildi. Başka bir değişle, sil baştan başlamak oyunu misali Türkmen siyasi harekatındaki ortak akıl ve istişarenin egemen olduğu dönemin kapatıldığı bir dönem olarak Türkmen siyasi tarihine geçti. Değişen bu “strateji” […]

Nerden Tutarsan Elinde Kalır
Dünyadan
22 Mart 2024
Nerden Tutarsan Elinde Kalır

Ferhat Sengaw, beynini, kalemini, iradesini dış mihraklara kiralayan, onların maşası olup talimatları doğrultusunda Iraklı Türkmenlerin tarihine, varlığına ve geleceğine düşünür kisvesi altında medya aracılığıyla hakaret eden sünepe ve pespaye bir Iraklı Kürt yazarıdır. Yukarıda bahsi geçen sünepeye, Hasan Turan başkanlığındaki ITC imzalı verilen cevap “Iraklı oluşumların arasındaki kardeşliği bozmaya yönelik yalan içerikli açıklamaları kınıyor, mahkemeye […]

Genel
14 Mart 2024
Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler

TEHLİKENİN EŞİĞİNDE BİR FOTOĞRAF Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler Günümüzde sosyal medyanın ve çevrimiçi platformların popülaritesiyle birlikte selfie çekmek, sadece bir eğlence aracı olmaktan çıkıp adeta bir yaşam tarzı haline geldi. Ancak, bu popüler eğilim sadece güzellik ve özgüvenle dolu pozlarla sınırlı değil; aynı zamanda fiziki ve sanal olarak bir dizi tehlike […]