Güvenli Sokaklar Derneği, Bütün başıboş köpeklerin toplanmasını talep etti  

Dernek Başkanı Murat Pınar: ”Bütün başıboş köpeklerin, temel insan haklarının ve hayvan refahının sağlanması için toplanmasını, tüm insanlarımızın başıboş köpek tehdidinden arınmış güvenli sokaklara kavuşturulmasını talep ediyoruz”

Güvenli Sokaklar ve Yaşam Hakkını Savunma Derneği üyeleri, başıboş köpekler sorununa dikkat çekmek için bir araya geldi.

Dernek Başkanı Murat Pınar, Ulus Meydanı’ndaki basın açıklamasında, irade sahibi olmayan, kendisine sorumluluk yüklenemeyen ve iç güdüleriyle hareket eden hiç bir hayvana düşman olunamayacağını belirtti.

Antalya’da sahipsiz köpeklerden kaçarken kamyonun altında kalarak hayatını kaybeden 10 yaşındaki Mahra Melin Pınar’ın da babası olan Murat Pınar, şöyle konuştu:

“Sevdiklerimizin, tamamen iç güdüleriyle hareket eden, ısıran, parçalayan, öldüren başıboş köpeklerin kurbanı olmalarını kesinlikle kabul etmiyoruz, buna rıza göstermek istemiyoruz. Ülkemizin sokaklarının başıboş sokak köpeklerin egemenliğine teslim edilmesini istemiyoruz.”

Pınar, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununda gerekli değişikliklerin ivedilikle yapılmasını isteyerek, “Bütün başıboş köpeklerin, temel insan haklarının ve hayvan refahının sağlanması için toplanmasını, tüm insanlarımızın başıboş köpek tehdidinden arınmış güvenli sokaklara kavuşturulmasını talep ediyoruz.” diye konuştu.

Mahra Melin Pınar’ın annesi Derya Pınar da “Bugün Mahra’sız 251’inci günümüz. Acımızın faili, sebebi, sonucu belli.” dedi. Anne Pınar, insanların anayasaca güvence altına alınan güvenli sokaklarda, yaşam hakkının devlet tarafından korunup gözetilmesini talep ettiklerini söyledi.

Başıboş köpeklerin saldırıları nedeniyle hayatlarını kaybedenler, karanfillerle ve temsili ayakkabılarla anıldı.

10 günlük, 20 günlük, 3 aylık, 5 aylık denir bebeklere! Birinci yaşından sonra artık günler, haftalar, aylar sayılmaz, yaşı söylenir. Evlatlar öldüğünde ise, onlarsız geçen zaman hep “gün”dür!

Bugün Mahra’sız 251’inci günümüz bizim! Faili belli, sebebi belli, sonucu belli bizim acımızın!

Tıpkı bu yılın 5 Mart’ında başıboş köpeklerin saldırısından kaçarken kamyon altında kalan ve 23 gün yaşam mücadelesi verdikten sonra hayata gözlerini yuman yavrumuz Mahra Melin Pınar gibi,

2019 yılında Kayseri/Hacılar’da yaklaşık 25 başıboş köpek tarafından parçalanarak öldürülen 14 yaşındaki Mehmet Özer gibi,

Geçen yıl Van/Tuşba’da yaklaşık 20 köpeğin diri diri yediği, henüz 6 yaşındaki Ruken Kolcu yavrumuz gibi,

Yine geçen yıl, İstanbul’da, yürüdüğü kaldırımda başıboş bir köpeğin saldırısından kaçarken kamyon tarafından çarpılan ve sonrasında vefat eden 21 yaşındaki Ekrem Binak gibi,

Bu yılın mart ayında Isparta’da başıboş köpek saldırısından kaçarken araç altında kalarak hayata veda eden 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Rabia Kallı gibi,

Geçtiğimiz haziran ayında Ağrı’da, evlerinin balkonunda başıboş köpeklerce ısırılan ve sonrasında kuduz olarak henüz iki yaşını bile dolduramadan vefat eden Ali Asaf Aktekin gibi,

Bundan iki ay önce, ekim ayında Karaman’da evinin önünde tek bir başıboş köpek tarafından kafası ve boğazı parçalanarak öldürülen 65 yaşındaki Dudu Berk gibi,

Daha geçen ay, Kasım 2022’de Bitlis/Adilcevaz’da başıboş köpeklerden ısırıldıktan sonra kuduz teşhisi konulan ve kudurma semptomları gösterdikten sonra ömrünün son saatlerini uyutularak geçiren 10 yaşındaki Mustafa Erçetin yavrumuz gibi nice masum insanın ölümünün, on binlercesinin yaralanmasının, uzuvlarını kaybetmesinin, hayatlarının kararmasının aslî nedeni başıboş köpeklerdir!

Buradan yüksek sesle soruyorum:

Ülkemizin üstüne bir kâbus gibi çöken bu soruna, milyonlarca köpeğin başıboşluğuna kim dur diyecek!

Sesimizi kim duyacak? Kim çaremiz olacak?

Önlenebilir her ölüm cinayettir. Kimsesizlerin kimsesi Devletim! Devlet anam, Devlet babam! Bu vebalin sahibi kim?

Lütfen birisi cevap versin! Bu vebalin sahibi kim? Masum ve savunmasız insanları başıboş köpek sürülerinin insafına terk eden kim?

Güvenli Sokaklar ve Yaşam Hakkını Savunma Derneği olarak buraya, insanların anayasamızca güvence altına alınan Güvenli Sokaklarda Yaşama Hakkı’nın Devletimiz tarafından korunup gözetilmesini talep etmek için toplandık.

Güvenli Sokaklar ve Yaşam Hakkını Savunma Derneği olarak biz Devletimizden;

Anayasamızın 17. maddesi ile tanınan yaşama, maddi ve manevi varlığımızı koruma ve geliştirme hakkımızı korumasını talep ediyoruz.

Anayasamızın 23. maddesi ile tanınan yerleşme ve seyahat hürriyetimizi korumasını talep ediyoruz.

Anayasamızın 41. maddesinde öngörüldüğü şekilde, anaları ve çocukları korumasını talep ediyoruz.

Anayasamızın 56. maddesi ile tanınan sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkımızı korumasını talep ediyoruz.

Anayasamızın 61. maddesinde öngörüldüğü şekilde, engellileri ve yaşlıları korumasını talep ediyoruz.

Biz Devletimizden anayasal görevlerini yerine getirmesini bekliyoruz!

Bizler hayvan düşmanı değiliz. Bizler köpek düşmanı da değiliz. Bizler başıboş köpek düşmanı da değiliz!

Çünkü biz biliyoruz ki, irade sahibi olmayan, kendisine sorumluluk yüklenemeyen, tamamen içgüdüleriyle hareket eden hiçbir hayvana düşman olunmaz!

Ama bizler sevdiklerimizin; tamamen içgüdüleriyle hareket eden, ısıran, parçalayan, öldüren başıboş köpeklerin kurbanı olmalarını kesinlikle istemiyoruz! Buna rıza göstermek istemiyoruz! Ülkemizin sokaklarının başıboş köpek sürülerinin egemenliğine teslim edilmesini istemiyoruz!

Sadece bu yılın başından bu tarafa başıboş köpek terörüne en az çoğu çocuk ve kadın 30 insanımızı kurban verdik. Bu vahim durum Devletimizin başıboş köpekleri toplaması, insanlarımızı güvenli sokaklara kavuşturacak yasal düzenlemeleri yapması için yeterli değil mi? Daha kaç masum insanımızın ölmesi gerekiyor yetkililerimizin adım atması için?

Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına saygılı, sosyal bir hukuk Devletidir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, kanunlarımız, taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler ve tarihimizden bizlere intikal eden değerler silsilesi hep insanı önceler. Öteden beri Devletimizin benimsediği ana düstur “İnsanı Yaşat ki Devlet Yaşasın”dır.

Dünyanın herhangi bir ücra köşesinde bir masumun canı yandığında Devletimiz bu acıya duyarsız kalmamış ve onu dindirmek için elindeki imkânları seferber etmekten geri durmamıştır. Aynı duyarlılığı kendi ülkesinin masum çocukları için, masum anneleri, yaşlıları, engellileri için, hülasa masum insanları için, kendi vatandaşları için, kendi halkı için göstermesini bekliyoruz “kimsesizlerin kimsesi” Devletimizden!

Bu ülkenin evlatları başıboş köpekler yüzünden birer birer ölüyor, yaralanıyor, uzuvlarını kaybediyor, hayatları boyunca unutamayacakları fiziksel ve ruhsal travmalar yaşıyor! 21 yüzyıl Türkiye’sinde, 2022 Türkiye’sinde, “Türkiye Yüzyılı”nda, ülkemizin sokaklarında insanlar sokağa çıkamıyor, camiye gidemiyor. Çocuklar oyun parklarına giremiyor, okullarına güven içinde gidemiyor. Koşu parkurları, bisiklet parkurları köpek sürüleri yüzünden kullanılamıyor. Cami avluları, hastane/okul bahçeleri, koridorları, tren istasyonları, otobüs terminalleri başıboş köpeklerin cirit attığı alanlar haline gelmiş durumda!

Bu durum 2022 yılında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına reva görülemez!

Bu bir anayasal hak ihlalidir!

Bu bir akıl tutulmasıdır!

Sözlerimizin sonunda derneğimiz ve tüm mağdur vatandaşlarımız adına; tüm yetkililerden, Türkiye Yüzyılı vizyonunun mimarı, milletimizin ve Devletimizin birliğinin temsilcisi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatları doğrultusunda, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda gerekli değişikliklerin ivedilikle yapılarak, bütün başıboş köpeklerin temel insan haklarının ve hayvan refahının sağlanması için toplanmasını ve tüm insanlarımızın başıboş köpek tehdidinden arınmış güvenli sokaklara kavuşturulmasını talep ediyoruz” dedi.

Admin

See Full Bio