Anadolu Sağlık Sen Genel Başkanı Necip Taşkın, Sağlık Bakanlığının, personelinin hakkını koruması gerekirken yangından mal kaçırır gibi gece yarısı promosyon ihalesi yapılmasının doğru olmadığını, Bakanlıktan şeffaf ve hakkaniyetli bir ihale beklediklerini söyledi.

Taşkın, Sağlık Bakanlığının, promosyon ihalesini illere bıraktığı halde ihalesi yapılmamış olan illerin promosyon ihalesini bir gece yarısı aniden yapmasına bir anlam veremediklerini söyledi.

Başbakanlık Genelgesi dikkate alınmadı.

Başbakanlık tarafından Resmi Gazete’nin 20 temmuz 2007 tarih ve 26588 sayılı nüshasında yayınlanan 2007/21 sayılı Genelge de banka promosyonlarının nasıl yapılacağı ve komisyonların nasıl oluşturulacağının belirlendiğine dikkat çeken Taşkın, Sağlık Bakanlığının genelgeyi dikkate almadığını belirterek şunları ifade etti.

Promosyon ihalelerinde enflasyonla mücadelenin etkisi mi var?

“Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından Resmi Gazete’de yayınlanan Orta Vadeli Program da (OVP) enflasyonla mücadele ve sıkı para politikası başlıkları dikkat çekiyor. Enflasyonla mücadelenin sekteye uğratılmaması için promosyonların düşük tutulması talimatı mı verildi yoksa bankalar bölgesel olarak promosyonların düşük tutulması için kendi aralarında anlaşma mı yaptılar? Bu konularda kafamızda soru işaretleri var! Aynı banka başka bir bölgede yüksek teklifte bulunurken başka bir bölgede daha düşük teklifte bulunabiliyor. Sağlık çalışanlarının yoğun, yorucu ve uzun mesaiye rağmen fedakârca yaptığı hizmet ve bu emeğin karşılığı göz ardı ediliyor. Nitekim Sağlık Bakanlığınca yapılan promosyon ihalesinde tüm sağlık çalışanlarının kafası karıştı! Yetkili sendikaların bile haberi olmadan yapılan ihale, Başbakanlık genelgesine ve şeffaflık ilkelerine uyulmadan neden gece yapılıyor? Sağlık çalışanlarının alın terinin karşılığı neden dikkate alınmıyor? 850 bin personelin emeğinin göz ardı edilmesini doğru bulmuyoruz. Enflasyonun en yüksek olduğu dönemlerde en çok kâr eden bankalardır. Nitekim bankaların yayınladıkları bilançolardan bunu açıkça görebiliyoruz.

850 bin sağlık çalışanının hak sermayenin inisiyatifine bırakılamaz.

Hâl böyle iken Sağlık Bakanlığının, 850 bin sağlık çalışanının hakkını sermayenin inisiyatifine sunmasını doğru bulmuyoruz. 90 bin TL promosyon son derece düşündürücüdür. Haktan, adaletten, şeffaflıktan ve emeğe karşı saygıdan yoksun bu anlaşmanın iptal edilerek yüksek enflasyonun düşürdüğü alım gücünü karşılayacak ve sağlık çalışanlarının emeğinin karşılığına denk gelecek bir anlaşma yapılmasını istiyoruz. Sağlık Bakanlığı, emeğin pratikteki karşılığını sağlayacak bir anlaşmaya imza atmadığı müddetçe personelinin kurum aidiyet duygusu zedelenecektir. Sağlık Bakanlığını, sağlık çalışanlarının harcadığı zamanı, emeği, yaptığı fedakarlığı dikkate almaya ve hakkaniyetli bir sözleşme yapmaya davet ediyoruz.”