SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

Sağlıksız sağlık “kimse kusura bakmasın”

Yayınlanma:
ABONE OL
Sağlıksız sağlık “kimse kusura bakmasın”

Ne zaman ki sağlıkta hizmetin kalitesi yerine hizmetin sayısı öne çıkarıldı o günden beri hem ülkemizin hem de milletimizin sağlığı elden gidiyor!

Bu işin şakası yoktur, bu işin beklemeye tahammülü yoktur. Böyle giderse yarın neler olacağını düşünmek bile içler acısıdır.

Türk Oftalmoloji  Derneği Genel Başkanı Profesör  Süleyman Kaynak, Türk Sağlık sistemindeki dönüşüm hakkında İngiliz  Parlamentosu Avam Kamarasında İngiliz milletvekillerine, sivil toplum kuruluşlarına ve bilimsel derneklere bilgi verdi. Güya bizi örnek alıyorlar denilen İngilizler kendilerine sunulan rakamlara inanamadılar, şaşırdılar.

Görünen o ki; ileri ülkeler ülkemizin sağlık sistemini aynı hatalara düşmemek ve nelerin yapılmaması gerektiğini öğrenmek için inceliyorlar.

Şimdi gelelim sunuma ve sağlık sistemimizdeki değişiklikler sonrası oluşan bilgilere.

– Yılda 10 milyon, çoğu gereksiz, MR çekildi.

– Sadece bu yıl 2 milyar kutu ilaç tüketildi. Kişi başına düşen ilaç 30 kutu.

– Yıl boyu acil servis hizmeti alan hasta sayısı 90 milyon, nüfusumuz ise 74 milyon. Kendi nüfusundan fazla acil hasta bakan tek ülkeyiz. Bunun ana sebebi hastaların katılım payı vermek istememesi.

– Yıl boyu muayene edilen hasta sayısı 700 Milyon, kendi nüfusunun on katı hasta muayene edilen yani her bir vatandaşı ayda bir kez doktora giden bir ülkeyiz.

– Ülkemizde, bir hekim günde ortalama 120-150 hasta muayene ediyor (çok daha fazlası da var) . Bu OECD ülkelerine göre yaklaşık dört, beş kat fazla demek.

– Günlük randevu sayısı 6 Milyon. Bu da tedaviden çok tetkik ve reçete sayısını artırıyor.

– İnsanımız sağlık hizmetini doktora reçete yazdırmak, ilacını kolay almak sandığı için memnuniyet oranı %70’in üzerinde,

– Sistemin gidişatının kötü olduğunu gören, hastalara gerekli hizmeti veremediği için huzursuz olan doktorların ise %94’ü ise sistemden mutsuz ve umutsuz.

– Sadece son altı ayda sağlık personeline kayıtlı 7000’in üzerinde saldırı oldu.

Bu rakamlardan ortaya çıkan sonuç ise; hastanın hekime ulaşma hızı artmıştır ama hasta tedavisinden uzaklaşılmış, giderler de aşırı yükselmiştir.

Diğer taraftan; Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı OECD’nin her yıl hazırladığı rapora göre;

– OECD ülkelerinde kişi başına yapılan sağlık harcamaları yıllık 3 bin 233 dolarken, Türkiye’de bu rakam 902 dolar. Üstelik yapılan her muayeneden, çoğu işlemden, reçeteden ve birçok diş hekimliği hizmetinden hastalardan katkı payı alınmaktadır.

– OECD ülkelerinde 65 yaş ve üzeri sağlıklı kişilerin ortalaması yüzde 45.2 iken Türkiye’de 65 yaş üzerindekilerin sadece yüzde 20.2’si sağlıklı.

– Türkiye’de her 100 bin hastaya 18.4 jinekolog düşerken, OECD ortalaması 26.8 ve ülkemizde bu sayı hatalı sağlık sistemine bağlı olarak cerrahi branşlardan kaçan hekimler sebebiyle hızla azalıyor. Birkaç yıl sonra ülkemizde her alanda cerrah sıkıntısı yaşanacaktır.

– OECD ülkelerinde her bin kişiye 3.1 doktor düşerken, Türkiye’de bu rakam 1.6.

– OECD ülkelerinde her bin kişiye 8.4 hemşire, Türkiye’de ise 1.5 hemşire düşmektedir.

– OECD ülkelerinde her bin kişiye düşen yatak sayısı 4.5, Türkiye’de sadece 2.5.

– OECD ülkelerinde kişi başına yıllık diş hekimi ziyareti 1.3 iken, Türkiye’de 0.3.

– OECD ülkelerindeki ortalama yaşam süresi açısından Türkiye, yaşam süresi en düşük ülke olmaya devam ediyor.

– Kişi başına yıllık muayene OECD ortalaması 6 iken Türkiye’de bu rakam yaklaşık 10.

OECD ülkeleri arasındaki durumumuz budur. İlk yıllarda mutlaka çok iyi niyetle ama üzerinde yeterince düşünülmeden ve belki bazı dayatmalarla, alelacele getirilen sağlık sistemi insanımız henüz tam farkında olamasa bile uygulamada başarılı olamamıştır.

Bütün bu rakamlar gösteriyor ki sağlıkta dönüşüm olarak adlandırılan yeni sistem ülkemizde yaşayan insanların doktora daha kolay ulaşabilmesini sağlamış ama hastaların tedavi olabilme imkanlarını kısıtlamış, gerçek hastaların zarar görmesine sebep olmuştur.

Eğer merak ediyorsanız etrafınıza iyice bakın ailenizdeki hasta sayısı, hastalarınızın doktora gitme sayısı, doktora gidip de tedavi olamayan, başka doktor arayan hasta sayısı, kullanılan ilaç, çekilen film, alınan tahlil sayısı eskiden ne idi, şimdi ne oldu bir bakın.

Şunu da asla unutmayın; Dünyanın hiç bir ülkesinde yöneticiler doktora giden hasta sayısının artmasıyla bizim ülkemizdeki gibi övünemezler aksine bundan hicap duyarlar. Ülkemizde açıklanan rakamlar sağlıkta uygulanan sistemin başarısızlığının göstergesidir. Çünkü devletin görevi koruyucu hekimliği başarılı kılarak hastalıkları ve doktora gidişi azaltmaktır, bu kadar insan doktora defalarca gidiyorsa bu başarı değil başarısızlıktır.

Bu sebeplerle sağlıktaki bu yapılanmanın, sistemin, performans denilen belanın bir an evvel sağlıklı bir şekle sokulması gerekmektedir.

Bu milletin canının, sağlığının ve parasının çarçur edilmesinin önüne derhal geçilmelidir.

AHMET BERHAN YILMAZ

author avatar
Ahmet Berhan Yılmaz

İlgili Haberler

Dünyadan
09 Nisan 2024
Irak’ın Sahipsiz (Üçüncü) Unsuru; Türkmenler

Irak, farklı etnik ve mezhep gruplarından oluşan değişik oluşumların bir arada yaşadığı bir ülkedir. Tipik Ortadoğu ülkesi olan Irak’ta yaşayan farklı etnik-mezheplere mensup olan her bir toplumun kaderi, arkasında olan farklı ülkelerin desteğine bağlıdır. Tipik Ortadoğu ülkesi demenin de anlamı budur. Örneğin, Iraklı Kürtlerin arkasında ABD ve bazı batılı ülkelerin desteği var, Iraklı  Şiilerin arkasında […]

Dünyadan
30 Mart 2024
Zararın Neresinden Dönersen Kârdır

2017 yılında Türkmen “stratejisinde” köklü bir değişim yapıldı. Yani, 1995 yılından 2017 yılına kadar olan süre içerisinde yapılanların tümü bir tarafa bırakılarak yeni bir döneme geçildi. Başka bir değişle, sil baştan başlamak oyunu misali Türkmen siyasi harekatındaki ortak akıl ve istişarenin egemen olduğu dönemin kapatıldığı bir dönem olarak Türkmen siyasi tarihine geçti. Değişen bu “strateji” […]

Nerden Tutarsan Elinde Kalır
Dünyadan
22 Mart 2024
Nerden Tutarsan Elinde Kalır

Ferhat Sengaw, beynini, kalemini, iradesini dış mihraklara kiralayan, onların maşası olup talimatları doğrultusunda Iraklı Türkmenlerin tarihine, varlığına ve geleceğine düşünür kisvesi altında medya aracılığıyla hakaret eden sünepe ve pespaye bir Iraklı Kürt yazarıdır. Yukarıda bahsi geçen sünepeye, Hasan Turan başkanlığındaki ITC imzalı verilen cevap “Iraklı oluşumların arasındaki kardeşliği bozmaya yönelik yalan içerikli açıklamaları kınıyor, mahkemeye […]

Genel
14 Mart 2024
Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler

TEHLİKENİN EŞİĞİNDE BİR FOTOĞRAF Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler Günümüzde sosyal medyanın ve çevrimiçi platformların popülaritesiyle birlikte selfie çekmek, sadece bir eğlence aracı olmaktan çıkıp adeta bir yaşam tarzı haline geldi. Ancak, bu popüler eğilim sadece güzellik ve özgüvenle dolu pozlarla sınırlı değil; aynı zamanda fiziki ve sanal olarak bir dizi tehlike […]