Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen ve hayırsever bir iş adamının maliyetinin büyük bir kısmını üstlendiği Sultanahmet Camii restorasyon çalışmaları son hızla devam ediyor. Dört sene sürmesi düşünülen çalışmalar sırasında ibadetin aksamaması için cami içerisine dev platform kuruldu. Ramazan ayı öncesinde tamamlanan dev platform ile caminin içerisinde geniş ve ferah bir şekilde ibadet edilebiliyor. Camiye gelen turistlere restorasyon çalışmaları boyunca ziyaret kısım kısım açılıyor. Yapının kuzeybatı köşesinde bulunan minarenin etrafında çelik platformu ve iskelesi kurularak restorasyon işlemleri devam ediyor. Dış avlu genelinde görülen su tahliye sorununa ilişkin tespitler yapılarak, su tahliye sisteminin ıslah çalışmaları başlandı. Güneybatı cephesi revaklı avlu kubbelerinin kurşun örtüleri sökülerek, silmeli korniş ve kasnak taşlarının ıslah ve yenileme çalışmalarına başlandı. Öte yandan restorasyon çalışmalarındaki son durum havadan görüntülendi. Havadan çekilen görüntülerde Mavi ve yeşilin muhteşem buluşmasının ortasında yer alan Sultanahmet Camii tüm heybeti ile izleyenleri kendine hayran bıraktı.Minarede yapılan restorasyon ve dev platform da ilk kez görüntülendi.
“Kültür varlıkları içerisinde 6 minareli olan tek cami”
Sultanahmet Cami’nin Türkiye’nin en önemli kültürel miraslarından olduğunu vurgulayan İstanbul Vakıflar 1’inci Bölge Müdürü Mürsel Sarı, “ 2017 Temmuz ayında Sultanahmet Camii restorasyon çalışmalarına başladık. Hayırsever bir iş adamımız gelerek çok yüksek olan bir maliyetini karşılamayı teklif etti, biz de seve seve kabul ettik. Sultanahmet Camii kültür varlıkları içerisinde 6 minareli olan tek cami. Bütün büyük ve selatin camileri’nde restorasyon sırasında ibadeti aksatmıyoruz. Burada içeriye platform kurarak Ramazan Ayı öncesinde ibadet edilir hale getirdik. Sultanahmet Camii’nde hata yapma lüksümüz yok, minimum müdahale maksimum koruma prensibi ile restorasyonu yapıp ecdadın emanetini gelecek nesillere taşımamız gerekiyor. Restorasyon başlayalı bir yıl oldu, biz 4 yılda bitmesini planladık ama eski eserlerde restorasyon sırasında sürprizlere açık olmanız gerekiyor. Bu durumlar ise restorasyonun süresini uzatabilir” şeklinde konuştu.
Sultan Ahmet Camii
14. Osmanlı Padişahı Sultan ı. Ahmed tarafından yaptırılan Sultanahmet Camii’nin temelleri 1018 8 Şevval (27 Eylül 1609) yılında atılmış, 1026 4 Cemaziyelahir (9 Haziran1617) tarihinde tamamlanmıştır. Sultanahmed Camii XVII. yüzyılın başlarında yapılan en değerli eserdir. O tarihte şehrin en uygun noktaları, şaheserlerle bezenmiş olduğundan mimarbaşı Sedefkar Mehmet Ağa Marmara’dan ve Boğaz’dan gelirken gözleri çeken bu mevkii bulmuş ve eserini bir taç gibi oturtmuştur. 6 minaresi olan tek camidir. Minarelerin dördü üçer, ikisi ikişer şerefelidir.
Caminin önünde ve iki yanında geniş bir dış avlusu olup bunun etrafı, pencereli duvarlarla çevrelenmiştir. Bu avluya, üçü cephede olmak üzere sekiz kapıdan girilir. Cami, iki kareden oluşan bir plan üzerine kurulmuştur. Ana kubbenin çapı 23,50m, yüksekliği 43 metredir.
Batılılar bu camiye mavi cami anlamında “Blue Mosque” demektedirler. Üç sıra halinde duvarlarda, yarım, merkezi ve köşe kubbelerin kasnaklarında açılmış sayısız pencereden ışık alan caminin, duvarlarını kaplayan çini ve kalem işi süslemelerindeki hakim renk olan mavi, camiye bu ismin verilmesinde neden olmuştur. Sultanahmet Camiinde İznik ve Kütahya atölyelerinin 16.yy sonu ve 17.yy başı ürünleri olarak her biri 16- 18 akçeye satın alınmak üzere 21043 adet çini kullanılmıştır. Beyaz zemin üzerine çeşitli renklerle meydana getirilen panolardaki selviler, laleler, sümbüller, narçiçekleri, Rumiler, üzüm salkımları, Sultanahmet Camii’ndeki güzelliği sağlayan ve ancak Türk çiniciliğine mazhar olan varlıktır. Sultanahmet Camiinde 50 den fazla muhtelif desende çini bulunmaktadır.
Sultanahmet Caminin mihrabı, minberi, hünkâr mahfeli de ayrı birer sanat eseridir. İçi çiçek dolu motifli çinilerle kaplı olan mihrabı mermerden yapılmış üzerinde servi motifleri bulunan sütuncuklarla bezenmiştir. Geometrik geçmeli ve kabartmalı olan minber altın yaldızlıdır. Altın yaldızlı çinilerin sedef kakmalı kapısı ve ince duvar işlemesiyle hünkâr mahfeli bir başeserdir.
İlgili Haberler
Tuzla Belediye Başkanı Eren Ali Bingöl, Her Zaman Vatandaşın Yanında
Ahmet Şimşek Eğitim kurumları kaderine terk edildi
Maltepe’de ‘Başka Sinema’ gösterimleri başlıyor
CHP, hep aynı!
Hazreti Mevlana 571. Vuslat Yıldönümünde Anıldı
Uçan Türk Fatih Arda İpçioğlu Türkiye Kayakla Atlama tarihinin en iyi derecesini yaptı