“İstanbul’da 39 ilçenin 24’ünü, Belediye Meclisi’ndeki toplam 312 üyeden de 176’sını biz aldık. Ankara’da da durum farklı değil, 25 ilçenin 19’u bizim.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul seçimlerinin iptaline yönelik itirazlarıyla ilgili, “Şöyle bir şey konuşuluyor: ‘AK Parti umudunu kesti.’ Şunu çok açık net söyleyeyim. Son ana kadar biz hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Kızılcahamam’da düzenlenen 28’inci İstişare ve Değerlendirme toplantısında gündemdeki konulara ilişkin önemli mesajlar verdi. Erdoğan, yaklaşık 1 saat 40 dakika süren konuşmasında özetle şunları söyledi:
“31 Mart seçimlerinde bu imtihanı büyük oranda başarı ile verdik. Bu
mücadeleden alnımızın akıyla çıktık. AK Parti olarak yüzde 44.4’lük bir oy
oranına ulaştık. Bundan önceki yerel seçimlerde böyle bir oyu yakalayamamıştık…
İstanbul ve Ankara’da biz kaybetmedik, tam tersine kazandık. ‘Genel Başkan ne
diyor?’ diyenleriniz olabilir. İstanbul’da 39 ilçenin 24’ünde AK Parti, birinde
MHP; 25 ilçeyi Cumhur İttifakı olarak almış bulunuyoruz. İstanbul Büyükşehir
Belediye Meclisi’ndeki toplam 312 üyeden 176’sı AK Parti’ye, 4’ü MHP’ye 132’si
ise diğer partilere mensuptur. Ankara’da da durum farklı değildir. 25 ilçe
belediyesinden 19’unu AK Parti, 3’ünü MHP aldı. İlçelerinde ve belediye
meclisinde ezici çoğunluk elde ettik. Nasıl kaybettiğimizi elbette
sorguluyoruz. Gereken tedbirleri alacağız.
CHP’liler, seçimlere gölge düşürmeye çalışıyor. CHP’nin seçim kanunumuzda yeri
olan itiraz yollarını kullandığımız için bizi hedef alması tam anlamıyla
trajikomik bir durumdur. İstanbul’da verdiğimiz mücadele sayesinde 15 bin oyu
gasp edilmekten kurtarmamız dahi itirazlarımızın ne kadar yerinde olduğumuzu
göstermiştir. Fark 13 bin küsura kadar düştü, daha da düşecek. Burada çok ciddi
bir örgütlü organizasyon söz konusu. Elimizdeki belgeler bunu gösteriyor.
‘Şeriatın kestiği parmak acımaz’ diyerek, içimize sinse de sinmese de YSK’nın
kararını kabul edeceğiz. Şöyle bir şey konuşuluyor; ‘AK Parti umudunu kesti’.
Net söyleyeyim. Biz, ‘Artık bu iş bitti, kaybettik’ noktasında değiliz. Son ana
kadar biz hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Zira öyle bir şey burada var ki,
milletimiz diyor ki ‘bu İstanbul benim içime sinmedi, burada bir şaibe olduğu
kesin ve bu şaibenin giderilmesi şart ki rahatlayalım.’
Ne yazık ki, biz dışarıyla bir mücadele verirken, içimizde de bize yanlış
yapanların olduğunu burada ifade etmeden geçemeyeceğim. Maalesef içimizde belli
seviyelere gelen, belli noktalara gelenlerin yaptığı çalışmalar yenilir yutulur
cinsten değil. Bilesiniz ki bu teşkilat sadece Ankara’da kabuğuna çekilmiş olan
bir teşkilat değildir. Hangi ilde neler oluyor, hangi ilçelerde neler döndüğünü
bunların hepsini de biliyoruz. Gün ola harman ola. Zamanı geldiğinde tabii ki
bizler bu teşkilatın geleceği için de bunların hesabını sormasını biliriz.
Bunları biz sırtımızda taşıyacak değiliz. 10 ay önceki seçimlerde yüzde 60,
yüzde 70 oy aldığımız kimi ilçelerde belediye başkanlıklarını kaybettik. Bu
mesajı da göz ardı etmiyoruz. Kırşehir, Bayburt, Bolu, Karaman gibi yerlerde;
Yozgat gibi, Erzurum gibi yerlerde ilçe düzeyinde pek çok örnekte bu sıkıntıyı
yaşadık. Bu konularda da derinlemesine çalışıyor, hazırlıklarımızı yapıyoruz.
Değişimleri adım adım geçekleştireceğiz.”,
Cumhurbaşkanı Erdoğan, isim vermeden SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun
son dönemdeki açıklamalarına tepki gösterdi. Erdoğan şunları söyledi: “Bizi CHP’nin,
HDP’nin yaptıklarından ziyade 2002 yılına kadar beraber yol yürüdüğümüz
birilerinin sözleri, duruşları, izlediği politikaları üzüyor. Seçimlerde
aldıkları oy oranı ne olursa olsun mirasçısı olduklarını iddia ettikleri
misyonun hatırı sebebiyle bu kişileri görmezden gelemiyoruz. Malum partinin
başındaki zat çıkıyor, bu hizmetleri kötülemek için olmadık sözler
söyleyebiliyor. Mesela çıkıp ‘Ardahan’da, Iğdır’da, Şırnak’ta üniversite
kurmanın hangi mantığı var? Hocası var, talebesi yok’ diyor. Adama sormazlar mı
‘Tabelası var, binası yok’. Mesela çıkıp ‘Hangi akıllının başına İstanbul’da
Çamlıca’nın tepesine 60 bin kişilik cami yapmak gelir? Bir kere doldursunlar
ellerini öperim’ gibi bir hezeyanı dile getirebiliyor. Ben öptürmem çünkü temiz
elimi kirletmem. Büyük Çamlıca Camii’ni ramazan öncesi cuma günü resmî olarak
hizmete açacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Ankara’nın Çubuk ilçesinde, CHP Genel
Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik saldırıyı da değerlendirdi. Erdoğan,
“Seçim sürecinde kendini PKK’nın güdümünden kurtaramamış, PKK ile iş birliği
yapmış olanların daha dikkatli olmak, daha özenli hareket etmek zorunda
olmaları gerekir. Acaba buraya gitmek ne getirir ne götürür? Çünkü bu şehit
nereden geliyor? Yani şimdi bunu söylemeyelim mi? Dağ ile anlaşacaksın, dağ ile
el tutacaksın, dağ sana talimat verecek, bunları hep televizyonlarda izledik.
İşte HDP Ankara, İstanbul, Antalya, buralarda seçime girmeyecek. Ve sen onlarla
dayanışma içinde olacaksın, iş birliği halinde olacaksın, ondan sonra da kalkıp
Çubuk’a gideceksin, şehidimin cenazesine. Benim Çubuk’taki köylümü, o
kardeşlerimi hiç düşünmüyor musun ya, ‘Onlar acaba benim oraya gidişimi nasıl
karşılayacak’ diye? Ben bir Cumhurbaşkanı olarak bir şehit evine gittiğim zaman
önce soruyorum, sorduruyorum acaba gidişim rahatsız eder mi etmez mi diye.
‘Memnun oluruz’ derlerse gidiyorum. ‘Bir sıkıntı var’ derlerse gitmiyorum. Sen
siyasi istismar için oraya gidiyorsun, şehit için değil. Ve kalkıyorsun o köyü
terörist olarak ilan ediyorsun dolaylı yollardan. Şehidin ailesi
Kılıçdaroğlu’nun cenazeye gelmesini istememiş. Buna rağmen oraya gidiyorsunuz.
Hiç kimsenin şiddete maruz kalmasını tasvip etmedik, etmeyiz. Geçmişte kendi
arkadaşlarımızın başına gelenleri, benzer hadiseleri ve bu CHP yöneticilerinin
verdiği tepkileri gayet iyi biliyoruz. Bekir Bozdağ’a gerçekleştirilen saldırı
sonrasında ‘geçmiş olsun’ dileğinde bulunmadınız. Aynı şekilde Enerji Bakanımız
Taner Bey’e CHP’liler tarafından yapılan saldırı ve sizin besleme medyanızın
nasıl başlıklar attığı, bunların hepsi bizim gündemimizde var. “İstanbul’da
zafer sarhoşluğu içinde Şişli’de belediyenin hemen 100 metre ötesinde bir kız
yurduna saldıracak kadar gözü dönen CHP’lilerin, şehit cenazesinde tepki
gösteren Çubuk halkını ‘teröristler’ gibi çirkin bir ifadeyle yaftalamaya hakkı
yoktur” diye konuştu.
İstanbul ve Ankara’da belediye meclislerinde çoğunluğun Cumhur İttifakı’nda
olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, belediyelerdeki encümen yapısını
da eleştirdi. Erdoğan, “Encümenin 5 tanesi seçilmiş, 5 tanesi atanmış artı bir
de belediye başkanı. Bunu demokrasiye uygun bulmuyorum. Çünkü demokrasi
seçilmişlerin egemen olduğu bir yerdir, atanmışların değil. Atanmışları
seçilmişlerin üzerine egemen kılmanın bir anlamı yok. Demek ki şimdi yapılacak
olan yerel seçimlerle ilgili bir düzenlemenin parlamentoda gözden geçirilişinde
bunu bir defa ele almamız şart” dedi.
Mevcut Belediye Kanununa göre, belediye encümeni, il belediyelerinde 7, büyükşehir
belediyelerinde ise 10 kişiden oluşuyor. Büyükşehirlerde 5’i belediye
meclislerinde yapılan seçimle, 5’i ise bizzat başkan tarafından yapılan atama
ile belirleniyor. Büyükşehir belediyelerinde toplam 10 üyeden oluşan belediye
encümenin birçok görev ve yetkisi bulunuyor. Buna göre, belediye encümeninin
stratejik plan yapmak, yıllık bütçe hakkında görüş bildirmek, kamulaştırma
kararı almak, öngörülmeyen giderler ödeneğinin harcama yerlerini belirlemek,
taşınmaz mal satımına ve tahsisine ilişkin kararları uygulamak, umuma açık
yerlerin açılış ve kapanış saatlerini belirlemek gibi görev ve yetkileri var.
Belediye encümeni toplantıları belediye başkanlarının başkanlığında yapılıyor.
İstanbul büyükşehir belediye meclisinde AK Parti’nin çoğunluğu bulunmasına
rağmen, belediye encümeninde bu çoğunluk başkan ve atayacağı encümenler lehine
olacak.
Cumhurbaşkanın, ‘Atanmışların seçilmişlerin üzerinde hakimiyet kurmasının önüne
geçilmesine’ yönelik açıklamasından sonra AK Parti’nin bu konudaki yasal
düzenlemeyi kısa süre içinde Meclis gündemine getirmesi bekleniyor. AK Parti,
yaklaşık bir yıl önce yerel yönetimlerde ilgili mevzuatta yapılacak
değişiklikleri hazırlamaya başlamıştı. Yapılacak değişikliklerle, yerel
yönetimlerle ilgili birçok yetkisi bulunan encümenlerin tamamının belediye
meclisi üyeleri arasından seçilmesi hedefleniyor. Bu değişiklikle, belediye
başkanının encümen atama yetkisinin ortadan kaldırılacağı belirtiliyor.
İlgili Haberler
Saddam Gerçekten Bir Devlet Adamı Mıydı?
Maltepe’de Cumhuriyet’in 101’inci yılı coşkuyla kutlandı
Cumhuriyet’in 101. Yıl Dönümü Kartal’da Bengü konseriyle Coşkuyla Kutlandı
Kartal Belediyesi’nde Grev Pankartı Asıldı Grev Resmen Başladı
Tuzla’da Cumhuriyet Bayramı kutlamaları coşkuyla gerçekleştirildi
Kayıp Etmeye Mahkûm Olan Tutarsız Türkmen Politikası