SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Kartal Gazetesi

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:
Anasayfa Genel Manşet

İzmir’e yeni bir sembol “Divan Residence” geliyor

Yayınlanma:
ABONE OL

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin başlattığı İzmir’in en önemli kentsel dönüşüm hamlelerinden biri için ilk adım atılıyor. Teknik Yapı tecrübesi ve Koç Grubu’nun kaliteli hizmet anlayışı da Ege Mahallesi’nde başlayacak bu kentsel dönüşüm projesine katma değer sağlıyor.

Yarım asırlık Teknik Yapı kalitesiyle inşa edilecek olan Divan Residence projesi, İzmir’in yeni sembollerinden biri olacak ve Koç Grubu’nun hizmet kalitesiyle işletilecek. İzmir’in yeni simgesi olarak yükselecek proje, toplam 674 bağımsız bölümden oluşacak. Projede Koç Grubu’nun Divan Residence adıyla markalanıp hizmet kalitesiyle işletilecek olan ve aynı zamanda İzmir’in yeni simgesi olarak yükselecek 50 katlı bir residence bloğunun yanı sıra 12 ve 13 katlı iki adet blok yer alacaktır.

‘En öncelikli işimiz depreme dayanıklı proje üretmek’

Divan Residence tanıtım toplantısında konuşan Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Umut Durbakayım, ardı ardına yaşanan depremlerden sonra kentsel dönüşüm çalışmalarının İzmir’in en öncelikli konularından biri olduğunu belirtti. “Projemizdeki en temel özelliklerden biri deprem güvenliği olacaktır. Yaşam standartlarının yükseltilmesi, çevreye duyarlı donanımlar ve malzeme kullanımı da vazgeçilmez standartlarımız arasında yer alacak” diyerek konuşmasını sürdüren Umut Durbakayım, İzmir’e katma değer yaratan projeler yapmaya devam edeceklerini söyledi.

Teknik Yapı’nın İzmir’in ihtiyaçlarını ve taleplerini çok iyi bildiğinin altını çizen Umut Durbakayım “Teknik Yapı olarak yaklaşık 4 yıldır İzmir’deyiz ve İzmir’i tanıyoruz. Bu dört yıllık zaman zarfında İzmir’in en iyi oyuncularından biri olurken, İzmir’in en beğenilen ve teveccüh gösterilen firmalarından biri olma gururu yaşadık, yaşıyoruz. Bu teveccühü karşılıksız bırakmadık. Küresel kriz, pandemi, deprem ve savaş gibi tüm olumsuzluklara rağmen İzmir’de faaliyet gösterdiğimiz süreçte, maliyet dengesini koruyarak yatırımcılarımıza kazandırdık. Aynı gayretimizi ve başarımızı, Divan Residence projemizle artırarak sürdürmeye kararlıyız. Bu süreç içinde müşterilerimizden gelen talepleri süzdük, hap haline getirdik ve yeni projemize uyguladık. Projemiz Divan Residence ile İzmir’e simge bir bina yapmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Yenilenen altyapı ve İzmir’in yeni simgesi

Divan Residence projesinin depreme karşı güvenli bina özelliğinden öte sosyal ve kültürel açıdan Ege Mahallesi’ne (Alsancak bölgesine) katma değer kazandıracağını ifade eden “Divan Residence, yenilenmiş altyapı, çevreye duyarlı mimari yapı ve tasarım ile İzmir’in simge yapılarından biri olacak” dedi.

İzmir’in en gelişmiş lokasyonunda yer alan Ege Mahallesi’ndeki atılımı, büyük bir kentsel dönüşümün ilk hamlesi olarak değerlendiren Umut Durbakayım “Divan Residence projesi; alt yapı, kavşak ve ulaşım bağlantıları yeniden düzenlenmiş bir Ege Mahallesi üzerinde yükselecek. Projemiz tamamlandığında Türkiye’nin en büyük markalarından Divan markasıyla işbirliği içinde olacağız. İzmir’in simgesi olacak projenin işletmesini Koç Grubu’nun otelcilik ve hizmet sektöründe faaliyet gösteren, uluslararası marka (land mark) olan Divan yapacak. Dönüşüm tamamlandıktan sonra projedeki restoranı ve site yönetimini Divan markasının üstlenmesi için anlaşma yaptık” bilgisini paylaştı.

Ege mavisini kucaklayan proje

Divan Residence 9319,46 metrekare alan içerisinde yüksek blok olarak inşa edilecek. Sosyal tesisler, açık ve kapalı havuzlar, açık ve kapalı otoparklar ve 550 metrekare yeşil alana sahip projede, 422 residence daire ve 4 ticari ünite yer alacak. Proje, 1+1 ve 5+1’e kadar farklı büyüklükte ve normal, teraslı, dubleks, loft gibi farklı tip dairelerinden oluşacak. Büyüklükleri brüt 60,4 ile 522,24 metrekare arasında değişen dairelerin yer aldığı projede, lüks kavramına farklı bir boyut getirilerek kullanım kolaylığı ve konforlu yaşam tarzı bir arada sunulacak. Divan Residence’da İzmir’in olmasa olmazı balkon ihtiyacı düşünüldü. Her dairede, Ege’nin huzur veren maviliğini izleme imkanı sunan tavandan yere kadar tasarlanmış özel kayar mekanizmalı doğrama sistemine sahip balkonlar olacak.

Divan Residence projesinde de, İstanbul’da yoğun rekabet olan bölgelerdeki uyguladığımız satış stratejimizin temel izleri olacak. Diğer bir ifadeyle yüksek kalite, uygun fiyat ve ödeme koşulları ile sunulacak. Bu kapsamda lansmana özel olarak satışa sunulacak ilk etap dairelerin metrekare satış fiyatı yaklaşık 50 bin liradan, daire fiyatları ise 2 milyon 655 bin liradan başlayacak. Yine lansmana özel olarak Teknik Yapı tarafından desteklenen daire fiyatları, yüzde 15 indirimle banka ve kefilsiz olarak 36 aya varan vade ve aylık yüzde 0,99 faiz oranlarında satışa sunulacak. Divan Residence projesi için yaklaşık 3 milyar liralık hasılat öngörülüyor.

Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, “Bugün, hepimizin doğasını, tarihini, insanını çok sevdiği yaşamaktan mutlu olduğu ve yaşamak için hayal kurduğu canım İZMİR’imizin simge binalarından biri olacağına inandığımız DİVAN RESIDENCE Projemizin lansmanı için bir araya geldik.

İZMİR’imizin güzelliği tartışılmaz. Bizler de Teknik Yapı olarak, DİVAN RESIDENCE projemiz ile buna katkı sağlayacağımıza inanıyoruz. 

DİVAN RESIDENCE projemizin en önemli özelliği İzmir Büyük Şehir Belediyesi’nin yerinde kentsel dönüşüm projesinin kaynağını oluşturmasıdır. Bu dönüşümün kamuya ve vatandaşa hiçbir yük getirmeden gerçekleşmesi amaçlanmıştır.

Teknik Yapı olarak DENİZLİ’de EVORA konsepti ile başlayan Anadolu açılımımıza, EVORA İzmir ile devam ettik.  Şimdi de yine İzmir’de DİVAN RESIDENCE konsepti ile devam ediyoruz.

Mart 2020’den bu yana pandemi nedeniyle. Yıllardır yaptığımız gibi sizlerle yüz yüze bir lansmanı yapamadık. Bugün yine eski günlerdeki gibi beraber ve yan yanayız.  Ne mutlu bizlere, tekrar hoş geldiniz.

Teknik Yapı olarak her zaman yaptığımız gibi, projemizin hazırlık safhasında yöreyi, tarihçesini ve yaşam biçimlerini inceledik.

MÖ 3000 yıllarından öncelere dayanan İzmir’in yerleşim tarihine baktığımızda -katmanlardan anlaşılıyor ki-, bu bölgede yaşayan medeniyetler hep uzun süreler kalmışlar. Bizler de öyle yapacağız, uzun soluklu olarak geldik uzun süre İzmir’deyiz.

Yine önceki dönemlerde bu bölgedeki ev tiplerini incelediğimizde dönemlerine göre daha da gelişmiş çözümler üretilmiş olduğu görülmektedir. ‘’Çok odalı ev tipinin en eski örneği Eski İzmir’de bulunmuştur. M.Ö. 7. Yüzyılın ikinci yarısında yapılmış olan iki katlı, beş odalı, ön avlulu çifte megaronlar (dikdörtgen yapı), Hellenlerin bugün için bilinen, bir çatı altındaki en eski çok odalı evler. Oysaki o dönem Yunan evleri yan yana dizilmiş megaronlardan oluşuyordu. ‘’

Bizler de DİVAN RESIDENCE projemizi oluştururken günümüz İZMİR yaşamındaki alışkanlıkların yanında,  geçmiş tarihinde mimarideki çağının daha ilerisinde oluşunu, göz önünde tuttuk.

Eskiden «Punta» diye anılmış olan ALSANCAK, İzmir’in kalbi ve Kordon ile denize açılan vazgeçilmez sevdası. Bizler de DİVAN RESIDENCE projemizde yaşayacak olanların bu sevdalarını daha da güçlendirmek için zarif ve anlamlı dokunuşlar yapmaya çalıştık.

Her projemiz ile Teknik Yapı Ailesinin nüfusu artmaktadır. DİVAN RESIDENCE’da da böyle olacağına inanıyoruz.

Bu vesile ile artık ülkemizin beka meselesi olarak bakmamızı gerektiren riskli binalar konusu hakkında da birkaç kelime etmek isterim. Ülkemiz aktif fayların üzerinde yer aldığından her an bir deprem ile karşı karşıya kalabileceğimizi hiç aklımızdan çıkartmayalım. Bizden çok daha riskli bir bölgede yer alan Japonya’daki uygulamalar bizlere ilham kaynağı olmalı.

Atalarımızın yapmış olduğu eserler dimdik ayakta dururken, bugün bunlara bakıp utanmayan bir anlayışın ürünü olarak inşa edilmiş; devletimize ve 85 milyon insanımıza yük getiren riskli bina stokumuz var.

Vicdanlarını rahat ettirmeleri için, bu riskli bina stoklarının oluşmasında rolü olan yapımcıları ve denetçilerini, mevcut riskli bina stokunu eritme seferberliğine gönüllü olarak katılmaya, maddi ve manevi destek vermeye davet ediyorum.

Tekrar böyle bir stok oluşmaması için; mevcut riskli bina stoku oluşmasına neden olanlardan hesap sorulması ve sicillerine yazılması şeklinde, caydırıcı ve kalıcı uygulamalara ihtiyaç olduğuna inanıyorum.

Herkesin deprem riskine karşı gerekli şekilde inşa edilmiş binalarda sağlıkla yaşaması dileği ile beni dinlediğiniz için saygı ile teşekkür ediyorum” dedi.

İlgili Haberler