SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

İşte Uzlaştırma Kurulu Kararları:Türkiye Kamu Sen Sendikacılık Yapıyor

Yayınlanma:
ABONE OL
İşte Uzlaştırma Kurulu Kararları:Türkiye Kamu Sen Sendikacılık Yapıyor

Türkiye Kamu-Sen, her yıl olduğu gibi bu yıl da son derece ciddi ve titiz bir çalışma yürüterek taleplerini belirlemiş, kamu görevlileri arasında yaptığı anketlerle ve tabanın sesini dinleyerek oluşturduğu gündemle kamu görevlilerinin sorunlarını çözecek önerilerini hazırlamıştır.

Belirlediğimiz mali taleplerimizin maaşlara yansıması, kamu görevlilerinin tamamı için geçmiş dönem kayıplarının karşılanması ve 2011 yılının maaş artışlarıyla birlikte aylık 310 TL düzeyinde olmuştur. Bu rakam son derece makul, mantıklı ve istenildiğinde karşılanabilecek ve kamu görevlilerinin temel ekonomik sorunlarını çözebilecek düzeydedir. Oysa masada memurları temsil eden diğer konfederasyon, tüm kamu görevlileri için talep ettiği artış miktarını sınırlı tutunca, pazarlıkların en alt seviyeden başlamasını sağlamış ve siyasi iradenin kendisine verdiği öncelikli görevi yerine getirmiştir.

Bizim 310 TL’lik talebimize karşılık, Kamu İşveren Kurulu’nun diğer konfederasyonu da arkasına alarak sunduğu öneri, tüm çalışanlar için yalnızca %4+%4’lük bir artış olmuştur. Ayrıca yaklaşık 850 bin memur ve 1 milyon 800 bin emeklinin maaşlarına yansımayan ek ödemeye 80 TL artış, 2 milyon 200 bin memurun yararlanamadığı aile yardımının 20+20 TL artması ve daha önce kaldırılan toplu görüşme priminin üç aylık 45 lira olarak hayata geçirilmesi önerilmiştir.

Türkiye Kamu-Sen olarak daha önce de belirttiğimiz gibi ek ödemeler “eşit işe eşit ücret” ilkesini hayata geçirmek için bir araçtır ve bunların maaş artışlarından bağımsız şekilde verilmesi gerekmektedir. Nitekim bu durum zaten 2008 yılında Sayın Başbakan tarafından da açıklanmış ve imza altına alınmıştır. Üstelik tam 800 bin çalışan ve 1,8 milyon emekli de bu ödemeyi alamamaktadır. Dolayısıyla ek ödeme önerisinin bir maaş artışı gibi kabul edilmesi mümkün değildir. Bu ancak kamu görevlileri için bir iyileştirme değil, bir harçlık niteliği taşımaktadır.

Türkiye Kamu-Sen’in Topla Görüşme masasında karşı tarafa en son teklifi,  tümüne  %  4 + % 4 maaş artışı, aile yardımı 15 +15, toplu görüşme primi 15 lira, ek ödeme en az 50 lira, taban aylığı 30 +30 olmuştur. Türkiye Kamu-Sen olarak bizler de son bir teklif ve iyi niyetimizin göstergesi olarak, Kamu İşveren Kurulunun teklifinin üzerine ek olarak, seyyanen artış talebimizi 25 TL’ye çektiğimizi ifade ettik.

Ancak bu denli düşük teklifimiz dahi siyasi irade nezdinde karşılık bulmamış ve 2010 yılı toplu görüşmeleri bizim açımızdan uzlaşmazlıkla sona ermiştir.

Kamu İşveren Kurulu yetkililerinin Türkiye Kamu-Sen’in üzerinde önemle durduğu, tüm kamu görevlilerinin maaşlarına yansıyacak ve emekli maaşlarına eklenecek olan seyyanen artış talebimizi ısrarla reddetmelerindeki mantığı anlamak mümkün olmamıştır.

Toplu görüşme masasında kamu çalışanlarının menfaatleri doğrultusunda karar çıkmadığı için Kamu İşveren Kurulu ile uzlaşmayan Türkiye Kamu-Sen olarak 1 Eylül 2010 tarihinde Uzlaştırma Kurulu’na başvurduk. Uzlaştırma Kurulu Türkiye Kamu-Sen’in tekliflerini haklı bularak memur maaşlarına 2011 yılının ilk altı ayı için taban ücret zammının 16 TL, ikinci altı ayı için 22 TL olmasını önerdi.

Kamu çalışanlarının menfaati doğrultusunda hareket eden Türkiye Kamu-Sen’in Uzlaştırma Kurulunun vermiş olduğu kararla ne kadar haklı olduğu bir kez daha ortaya çıktı.

Toplu görüşme masasında taban aylığı konusunda ısrar eden ancak siyasi iradenin uzlaşmaz tavrıyla karşı karşıya kalan Konfederasyonumuzun tüm çabalarına rağmen, sözde memurları temsil eden malum sendikanın imza atması nedeniyle pazarlık süreci sıkıntıya girmişti. Hukuki şartları zorlayan ve kamu çalışanları için her türlü yasal yolu deneyen Türkiye Kamu-Sen yapılan zamların tüm kesime yansıması konusunda haklı çıkmıştır.

Uzlaştırma Kurulu kararında şu ifadelere yer verilmiştir:

1-  Kamu görevlilerinin aylık ve ücretlerinde 2011 yılının birinci 6 aylık döneminde %4 ve ikinci 6 aylık döneminde %4, oranında artış olacak şekilde zam yapılması,

2- 375 sayılı KHK’nin ek 3. maddesi uyarınca yapılan ek ödemenin Ocak 2011 tarihinden itibaren 80 TL arttırılması,

3- Eş için ödenmekte olan mevcut aile yardımı ödeneğinin 2011 yılının birinci yarısında 20 TL ve ikinci yarısında 20 TL arttırılması ve aile yardımı ödeneğinin sözleşmeli personele de verilmesi,

4- Yılın her bir yarısı için gerçekleşen enflasyon oranının anılan dönemlerde yapılan artış oranını aşması halinde gerçekleşen enflasyon oranı ile söz konusu artış oranı arasındaki farkın ilk altı aylık için 01.07.2011, inci altı aylık ay için ise 01.01.2012 tarihinden geçerli olacak şekilde kamu görevlilerinin aylık ve ücretlerine enflasyon farkı olarak yansıtılması önerisinde bulunmuştur.

Kurulumuzca, yukarıda belirtilen anayasal, yasal ve mali gerekçelerle 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununun 35. maddesi gereğince, Kamu İşveren Kurulu ile Memur-Sen Konfederasyonu arasında varılan ve yukarıda belirtilen 4 maddelik anlaşmaya ilaveten memurların 2011 yılı ilk altı aylık taban aylıklarına aylık 16 TL artış, ikinci altı aylık dönem için 22 TL artış yapılması gerektiğine 04.09.2010 tarihinde oy birliği ile karar verilmiştir.

Görülmektedir ki malum sendika eğer anlaşma yapmamış olsaydı, kamu çalışanlarının daha yüksek maaş almaları için pazarlık yolu açılmış olurdu! Şimdi malum sendika,  temsil ettiklerini ve koruduklarını iddia ettikleri kamu çalışanlarına hesap vermelidir!

Türkiye Kamu-Sen

İstanbul İl Başkanı

Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan

author avatar
M. Hanifi Bostan

İlgili Haberler

Genel
09 Nisan 2024
Tatil Fotoğraflarınız: Hırsızlara Davetiye mi, Keyifli Anılar mı?

Sosyal Medyanın Hırsızlık İstatistikleri Üzerindeki Etkisi Son yıllardaki istatistikler, bayram ve ara tatiller gibi yoğun dönemlerde artan hırsızlık vakalarına dikkat çekiyor. Ancak bu artışın arkasında yalnızca geleneksel yöntemlerin değil, aynı zamanda dijital dünyanın etkisinin de olduğunu söyleyebilirim. Özellikle sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte, hırsızlar giderek daha sofistike ve planlı bir şekilde işlerini yürütüyorlar. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, […]

Dünyadan
09 Nisan 2024
Irak’ın Sahipsiz (Üçüncü) Unsuru; Türkmenler

Irak, farklı etnik ve mezhep gruplarından oluşan değişik oluşumların bir arada yaşadığı bir ülkedir. Tipik Ortadoğu ülkesi olan Irak’ta yaşayan farklı etnik-mezheplere mensup olan her bir toplumun kaderi, arkasında olan farklı ülkelerin desteğine bağlıdır. Tipik Ortadoğu ülkesi demenin de anlamı budur. Örneğin, Iraklı Kürtlerin arkasında ABD ve bazı batılı ülkelerin desteği var, Iraklı  Şiilerin arkasında […]

Dünyadan
30 Mart 2024
Zararın Neresinden Dönersen Kârdır

2017 yılında Türkmen “stratejisinde” köklü bir değişim yapıldı. Yani, 1995 yılından 2017 yılına kadar olan süre içerisinde yapılanların tümü bir tarafa bırakılarak yeni bir döneme geçildi. Başka bir değişle, sil baştan başlamak oyunu misali Türkmen siyasi harekatındaki ortak akıl ve istişarenin egemen olduğu dönemin kapatıldığı bir dönem olarak Türkmen siyasi tarihine geçti. Değişen bu “strateji” […]

Nerden Tutarsan Elinde Kalır
Dünyadan
22 Mart 2024
Nerden Tutarsan Elinde Kalır

Ferhat Sengaw, beynini, kalemini, iradesini dış mihraklara kiralayan, onların maşası olup talimatları doğrultusunda Iraklı Türkmenlerin tarihine, varlığına ve geleceğine düşünür kisvesi altında medya aracılığıyla hakaret eden sünepe ve pespaye bir Iraklı Kürt yazarıdır. Yukarıda bahsi geçen sünepeye, Hasan Turan başkanlığındaki ITC imzalı verilen cevap “Iraklı oluşumların arasındaki kardeşliği bozmaya yönelik yalan içerikli açıklamaları kınıyor, mahkemeye […]