Milli Eğitim Bakanlığı, Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme
Yönetmeliği uyarınca, eş durumu özrüne bağlı yer değişikliklerine ilişkin
duyuruları yapmış bulunmaktadır. Eş durumundan tayin isteyen Sözleşmeli
Öğretmenler 17.12.2010, Kadrolu Öğretmenler de en geç 08.01.2011 tarihine
kadar başvuru yapabileceklerdir. Ancak 2010 Ocak ayında göreve başlayan
Kadrolu ve Sözleşmeli Öğretmenlerin eş ve diğer özür durumuna bağlı yer
değişikliği hakkından yararlanamaması tehlikesi söz konusudur. Böyle bir
mağduriyetin yaşanmaması için Milli Eğitim Bakanlığının gerekli önlemleri
acilen alması gerekmektedir.
Kadrolu ve Sözleşmeli Öğretmenlerin herhangi bir hak kaybıyla karşı karşıya
gelmemesi için sendika olarak MEB’e üç kez yazılı başvuru yaparak gerekli
uyarılarda bulunduk. 23.10.2010 tarihinde Türk Eğitim Sen olarak, Bakanlığa
yazdığımız yazıyla; 16.12.2009 tarihinde Sözleşmeli Öğretmenlikten Kadrolu
Öğretmenliğe atanan, ancak sözleşmelerinin 14.01.2010 tarihi itibariyle feshedilmesi
nedeniyle 1 yıllık süre şartını dolduramayan öğretmenlerin mağduriyetlerinin
önlenmesi için Ocak 2011 tarihinde yapılacak eş durumu özrüne bağlı yer
değişikliklerinde bu öğretmenlere esneklik tanınması hususunda talepte bulunduk.
Yine 09.12.2010 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığına yazdığımız ikinci yazıda;
Sözleşmeli Öğretmenlerin özür durumlarından dolayı yapacakları yer değiştirme
taleplerinin karşılanamaması hususunda tereddütlerin söz konusu olduğuna dikkat
çektik. Özellikle kontenjanların sınırlı sayıda belirlenmesi ve il emrine atanabilme
hakkının verilmesi konularında geçmiş dönemlerde yaşanan sorunlar tekrar
yaşanacak korkusu ile sendikamıza çok sayıda şikâyetlerin ulaştığını ifade ettik. Bu
anlamda sözleşmeli öğretmenlerimizin herhangi bir sorun ile karşılaşmadan eşlerinin
bulunduğu yerlere atanabilmeleri için münhalların sağlıklı bir şekilde başvuruya
açılması ve il emrine atanabilme hakkının verilmesi ile ilgili talebimizi ilettik.
Ayrıca aynı tarihte MEB’e üçüncü bir yazı yazarak; Sözleşmeli
Öğretmenlikten Kadrolu Öğretmenliğe atanan, ancak sözleşmelerinin 14.01.2010
tarihi itibariyle feshedilmesinden dolayı 15 Ocak 2010 tarihinde kadrolu olarak
göreve başlayan öğretmenlerin 7 günlük gibi kısa bir süreden dolayı mağdur
edilmemelerini tekrar talep ettik.
Kadrolu Öğretmenler gibi Sözleşmeli Öğretmenler de, atanmalarına rağmen
MEB tarafından göreve geç başlatılmalarından dolayı, eş durumu tayini konusunda
mağduriyetle karşı karşıyadır. 2009 yılının Aralık ayında sözleşmeli olarak yeni
ataması yapılan yaklaşık 10 bin sözleşmeli öğretmen; sözleşmeli olup da kadroya
geçenlerin 14 Ocak 2010 tarihine kadar sözleşmeli kadroda tutulmalarından dolayı,
göreve ancak 15 Ocak 2010 tarihinde başlayabilmişlerdir. Bu nedenle sözleşmeli
öğretmenlerin de eş durumundan tayin istemeleri 15 günle tehlikeye düşmüştür.
Eş ve diğer özür durumuna bağlı olarak tayin isteyen Kadrolu
ve Sözleşmeli Öğretmenlerin muhtemel mağduriyetlerinin önlenmesi
için 28 Aralık 2010 ve 8 Ocak 2011 tarihinde yapılacak özür
durumuna bağlı yer değişikliklerinde 1 yıllık süre şartı açısından
müracaat tarihinin değil, daha önceki yıllarda olduğu gibi yarıyıl
tatilinin son gününün esas alınması gerekmektedir. MEB’in eş
durumu tayinlerinde gerekli hassasiyeti ve duyarlılığı göstermesi
Anayasal bir zorunluluktur.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
Türk Eğitim-Sen
İstanbul Bölge Başkanı
Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan
İlgili Haberler
Irak, farklı etnik ve mezhep gruplarından oluşan değişik oluşumların bir arada yaşadığı bir ülkedir. Tipik Ortadoğu ülkesi olan Irak’ta yaşayan farklı etnik-mezheplere mensup olan her bir toplumun kaderi, arkasında olan farklı ülkelerin desteğine bağlıdır. Tipik Ortadoğu ülkesi demenin de anlamı budur. Örneğin, Iraklı Kürtlerin arkasında ABD ve bazı batılı ülkelerin desteği var, Iraklı Şiilerin arkasında […]
2017 yılında Türkmen “stratejisinde” köklü bir değişim yapıldı. Yani, 1995 yılından 2017 yılına kadar olan süre içerisinde yapılanların tümü bir tarafa bırakılarak yeni bir döneme geçildi. Başka bir değişle, sil baştan başlamak oyunu misali Türkmen siyasi harekatındaki ortak akıl ve istişarenin egemen olduğu dönemin kapatıldığı bir dönem olarak Türkmen siyasi tarihine geçti. Değişen bu “strateji” […]
Ferhat Sengaw, beynini, kalemini, iradesini dış mihraklara kiralayan, onların maşası olup talimatları doğrultusunda Iraklı Türkmenlerin tarihine, varlığına ve geleceğine düşünür kisvesi altında medya aracılığıyla hakaret eden sünepe ve pespaye bir Iraklı Kürt yazarıdır. Yukarıda bahsi geçen sünepeye, Hasan Turan başkanlığındaki ITC imzalı verilen cevap “Iraklı oluşumların arasındaki kardeşliği bozmaya yönelik yalan içerikli açıklamaları kınıyor, mahkemeye […]
TEHLİKENİN EŞİĞİNDE BİR FOTOĞRAF Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler Günümüzde sosyal medyanın ve çevrimiçi platformların popülaritesiyle birlikte selfie çekmek, sadece bir eğlence aracı olmaktan çıkıp adeta bir yaşam tarzı haline geldi. Ancak, bu popüler eğilim sadece güzellik ve özgüvenle dolu pozlarla sınırlı değil; aynı zamanda fiziki ve sanal olarak bir dizi tehlike […]