SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

Türkiye Kamu Sen ilkeli duruşuna ve fazilet mücadelesine devam ediyor

Yayınlanma:
ABONE OL
Türkiye Kamu Sen ilkeli duruşuna ve fazilet mücadelesine devam ediyor

Türkiye Kamu Sen’i oluşturan ruh, sendikal örgütlenmenin mümkün olmadığı bir dönemde, Türkiye Kamu Çalışanları Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (TÜRKAV)’nın kurulmasıyla (6 Mart 1989 tarihinde) vücut buldu. TÜRKAV temelinden hareketle, hazırlanan kamu görevlileri sendikaları kanunu tasarısına uygun olarak 14 sendikanın bir araya gelmesiyle, 24 Haziran 1992’de Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonu kuruldu.

Türkiye Kamu Sen, 19 yılı aşkın mücadele dolu şerefli geçmişinde, çok zorlu ortamlara ve çok büyük engellere rağmen, kendisini, genel olarak hayatını bilgisi, becerisi ve emeği ile kazanan büyük kitlelerde hak arama bilincini yaygınlaştırmada ve haklarını aramada elde etmiş olduğu olağanüstü başarısı ile ispat etmiş olduğu gibi; özel olarak da, temsilcisi olduğu Kamunun bütün işkollarında ilkokuldan üniversiteye varıncaya dek, öğretmeni, akademisyeni, hemşiresi, doktoru, memuru, hizmetlisi ile bütün Kamu Çalışanları câmiası mensuplarının haklarını aramada da en ön safta, en yüksek azim ve en büyük fedâkârlıklarla en etkili mücadeleyi yürütmüştür ve yürütmeye devam etmektedir.

Türkiye Kamu Sen, bütün bu müddet zarfında, her türlü samimî eleştiriye açık olmuş, sürekli olarak kendisini de yenilemiş, yeniden üretmiş ve Türk sendikacılık anlayışında bir zihniyet devrimi yapmaya çalışmıştır ki çok önemli mesafelerin alındığı bu devrim de “ilkeli sendikacılık” olarak özetlenebilir.

Türkiye Kamu Sen, “İlkeli Sendikacılık” ile şunları savunmakta ve uygulamaktadır:

ü     Her şeyden önce, Sendikacılık, bir “meslek kuruluşu”dur; bir ideolojik kamplaşma, bir ideolojik kabilecilik değildir; olamaz, olmamalıdır. İşte öncelikle bir “meslek kuruluşu” olmayı 1 numaralı temel ilke olarak kabul eden Türkiye Kamu Sen, belirli bir ideolojiye, belirli bir siyasi tercihe duruşa sahip kişilerin değil,  bütün Kamu İşkollarında bilgisi, becerisi ve emeği ile çalışan herkesin sendikasıdır; hep böyle olmuştur, bundan böyle de bu çizgisinden sapma göstermeyecektir.

ü     Türkiye Kamu Sen, bunun içindir ki, hiçbir siyasi parti ve/ya hizip ile en ufak bir özel teması bulunmamayı; bütün siyasi kuruluşlara aynı mesafede durmayı en temel bir ilke olarak kabul etmiştir ve bugüne kadar da bu ilkesinden taviz vermemiştir.

Türkiye Kamu Sen’i, diğerlerinden temelde ayıran bir diğer önemli ilke de, “hak” kavramı yanında “görev” kavramını da ihmal etmeyen; daha doğru bir anlatımla, hakların ve görevlerin bir bütünlük oluşturduğunu temel prensip olarak kabul eden bir “haklar ve görevler bütünlüğü ahlâkı” felsefesi geliştirmiş olmaktır. Ne yazık ki, genelde hep göz ardı edilen bu çok mühim hususu son derece önemsediğimizi bir kere daha vurgulamak isteriz: Hep haklarından söz eden ama görevlerinden söz etmeyen bir düşünce ve bu düşünceye dayalı sendikacılık, ancak, hep “almaya” yönelmiş, ama “vermeyi” düşünmeyen oportünist (fırsatçı) bir sendikacılık olabilir; başka bir şey değil! Türkiye Kamu Sen’in, “haklar ve görevler bütünlüğü ahlâkı” felsefesine göre: Bizlerin çok yüce ve dokunulamaz, herkesin saygı göstermesi gereken haklarımız vardır; ama aynı zamanda ailemize, akrabalarımıza, komşularımıza olduğu gibi, toplumumuzun bütününe karşı da çok yüce ve dokunulamaz, mutlaka saygı göstermemiz gereken görevlerimiz de vardır: Her çalışanın “hakkını” tam olarak talep edebilmesi için “görevini” tam olarak yerine getirmesi bu ilkenin kaçınılamaz ve zorunlu bir sonucudur.

Türkiye Kamu Sen, yine bu ahlâk anlayışının kaçınılmaz ve zorunlu bir sonucu olarak, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğünü, bağımsızlık ve özgürlüğünü korumayı ve her türlü bölücü ve yıkıcı faaliyetlerin karşısında kaya gibi dimdik durmayı da bütün görevlerin üstünde en kutsal görev olarak kabul etmektedir.

Ve son olarak da, Türkiye Kamu Sen, bütün bu yüksek insanlık ideallerinin, bağımsız ve özgür ülkemizde gerçekleştirilmesinin ancak ve yalnız demokratik sistemde mümkün olabileceğinin bilincinde olarak “demokrasi”yi sonuna kadar savunmayı; hak ararken haksızlık yapmamak ve haksız konumuna düşmemek için meşruiyet çizgisinden sapmamayı da çok önemli ve kesinlikle vazgeçilemez bir başka ilke olarak savunmuş ve uygulamıştır ve bundan böyle de savunmaya ve uygulamaya devam edecektir.

Türkiye Kamu-Sen, kuruluşundan bugüne kadar, gerek kamu çalışanlarının hak ve menfaatlerinin korunup geliştirilmesi gerekse milletimizin birlik, bütünlük ve kardeşliğinin pekiştirilmesi yönünde ortaya koyduğu görüş ve eylemleriyle, gündeme damga vuran tespit ve önerileriyle ülkemizin hiç kuşkusuz en etkili sivil toplum kuruluşlarından biri olmuştur. Bütün siyasi baskılara ve olumsuzluklara rağmen her yıl büyüyerek, bugün 400 bine ulaşan üyemizle omuz omuza, yürek yüreğe, gönül gönüle, sevgi, saygı ve dostluk içinde yolumuza emin adımlarla devam ediyoruz. Esen siyasi rüzgârlara göre yön değiştirmeden, kimseye dayanmadan, Allah’tan başka kimseden korkmadan, sinmeden; yalnızca kamu çalışanlarından aldığımız güçle yürüttüğümüz hak mücadelemizde temiz, şerefli bir 19 yılı geride bırakmış olmaktan gurur ve mutluluk duymaktayız. Bu süre içerisinde bizlerden desteğini hiçbir zaman esirgemeyen ve bugünlere gelmemizi sağlayan başta kamu görevlilerimiz olmak üzere, konfederasyonumuza emeği geçen herkese şükranlarımızı sunuyoruz. Bu doğrultuda, yine kamu çalışanlarının teveccühleriyle, ilkelerimizden taviz vermeden, aynı kararlılık, şevk ve inançla nice şerefli 19 yılları idrak edeceğimizden şüphe duymaksızın, kamu görevlilerinin gerçek temsilcisi Türkiye Kamu-Senimizin 19. kuruluş yıldönümünü kutluyor; nice 19 yıllar diliyoruz.

Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan

 

 

author avatar
M. Hanifi Bostan

İlgili Haberler

Dünyadan
09 Nisan 2024
Irak’ın Sahipsiz (Üçüncü) Unsuru; Türkmenler

Irak, farklı etnik ve mezhep gruplarından oluşan değişik oluşumların bir arada yaşadığı bir ülkedir. Tipik Ortadoğu ülkesi olan Irak’ta yaşayan farklı etnik-mezheplere mensup olan her bir toplumun kaderi, arkasında olan farklı ülkelerin desteğine bağlıdır. Tipik Ortadoğu ülkesi demenin de anlamı budur. Örneğin, Iraklı Kürtlerin arkasında ABD ve bazı batılı ülkelerin desteği var, Iraklı  Şiilerin arkasında […]

Dünyadan
30 Mart 2024
Zararın Neresinden Dönersen Kârdır

2017 yılında Türkmen “stratejisinde” köklü bir değişim yapıldı. Yani, 1995 yılından 2017 yılına kadar olan süre içerisinde yapılanların tümü bir tarafa bırakılarak yeni bir döneme geçildi. Başka bir değişle, sil baştan başlamak oyunu misali Türkmen siyasi harekatındaki ortak akıl ve istişarenin egemen olduğu dönemin kapatıldığı bir dönem olarak Türkmen siyasi tarihine geçti. Değişen bu “strateji” […]

Nerden Tutarsan Elinde Kalır
Dünyadan
22 Mart 2024
Nerden Tutarsan Elinde Kalır

Ferhat Sengaw, beynini, kalemini, iradesini dış mihraklara kiralayan, onların maşası olup talimatları doğrultusunda Iraklı Türkmenlerin tarihine, varlığına ve geleceğine düşünür kisvesi altında medya aracılığıyla hakaret eden sünepe ve pespaye bir Iraklı Kürt yazarıdır. Yukarıda bahsi geçen sünepeye, Hasan Turan başkanlığındaki ITC imzalı verilen cevap “Iraklı oluşumların arasındaki kardeşliği bozmaya yönelik yalan içerikli açıklamaları kınıyor, mahkemeye […]

Genel
14 Mart 2024
Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler

TEHLİKENİN EŞİĞİNDE BİR FOTOĞRAF Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler Günümüzde sosyal medyanın ve çevrimiçi platformların popülaritesiyle birlikte selfie çekmek, sadece bir eğlence aracı olmaktan çıkıp adeta bir yaşam tarzı haline geldi. Ancak, bu popüler eğilim sadece güzellik ve özgüvenle dolu pozlarla sınırlı değil; aynı zamanda fiziki ve sanal olarak bir dizi tehlike […]