SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

Sözleşmelilere verilen söz tutulsun!

Yayınlanma:
ABONE OL
Sözleşmelilere verilen söz tutulsun!

Türkiye Kamu-Sen olarak yıllardan beri gerçekleştirdiğimiz eylem ve çalışmaların ardından geçtiğimiz yıl Haziran ayında bazı sözleşmeli kamu görevlileri kadroya geçirilmiş ancak; Belediye ve İl Özel İdarelerinde çalışan sözleşmeliler, TRT çalışanları, Üniversitelerde Proje Kapsamında Çalışan 4/B’liler, Et ve Balık Kurumu Çalışanları, Denizcilik Müsteşarlığı Çalışanları, Ulaştırma Bakanlığı Çalışanları, TMO Çalışanları, TİGEM Çalışanları, DHMİ Çalışanları, Gençlik ve Spor Uzmanları, TUREM Çalışanları, Usta Öğreticiler, Vekil Öğretmen, Ebe ve Hemşireler, Vekil İmam- Hatipler, Fahri Kuran Kursu Öğreticileri, TOKİ Çalışanları ve 4/C’li çalışanlar kapsam dışında bırakılmıştı.

O günden sonra da Türkiye Kamu-Sen, gerek eylem boyutunda, gerekse yapılan toplantı ve istişarelerde kapsam dışında kalan sözleşmeli personelin de kadroya geçirilmesi için ısrarlı, kararlı ve etkili talep ve eylemler gerçekleştirerek bu konudaki talebinde ısrarcı oldu ve olmaya devam etmektedir.

Son olarak 8 Şubat 2012 tarihinde Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’la görüşen Türkiye Kamu-Sen heyeti, konu hakkında Sayın Başbakan’ı da bilgilendirdi. Görüşmede Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Faruk Çelik de hazır bulundu.

Bunun üzerine katıldığı bir TV programında açıklamalarda bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Faruk Çelik, sözleşmeli personeli kadrolu yapacak yasada sona gelindiğini, son sözü Başbakan Erdoğan’ın söyleyeceğini belirtti. Çelik, “Sözleşmeliler ile ilgili ifademiz net. Çalışmayı tamamladık; Başbakan’a takdim edeceğiz” dedi. Çelik, “151 bin sözleşmeli için bir rapor hazırladık. Bunların içinde 17 bin 800 belediye çalışanı ve 800 kadar TRT çalışanı da var. Başbakanımız onayladığı zaman bunlar da kadroya geçecek” diyerek, umutla kadro bekleyen 151 bin sözleşmeli personeli sevince boğmuştu. Şimdi ise yetkililerden sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi konusunda herhangi bir çalışma yapılmadığına dair açıklamalar gelmektedir.

 

Bu noktada hükümet, bir gün ak dediğine bir başka gün kara demekten vazgeçip, kadro bekleyen sözleşmelilerimizin mağduriyetlerine son vermek zorundadır. Yanlışın düzeltilmesi yolunda bir beklenti yaratılmış, defalarca söz verilmiş, çalışmalar başlatılmıştır. Bu beklentinin karşılanmaması çalışanlarımız arasında büyük huzursuzluklara neden olacaktır. Aynı problemleri yaşayan insanların bir kısmını memnun edip, diğerlerini hüsrana uğratmaya, çalışanlarımızın hayalleriyle oynamaya kimsenin hakkı yoktur. 151 bin personel mağdur edilerek daha önce büyük bir yanlış yapmıştır. Şimdi ise “bu konuda bir çalışma yapmıyoruz” diyerek daha büyük bir yanlışa imza atılmaktadır.

 

Hükümet her uygulamasında ayrıcalıklı ve mağdur kesim yaratma huyundan vazgeçmelidir.

 

Biz Türkiye Kamu-Sen olarak, siyasetçilerimizin verdikleri sözün arkasında duracaklarına ve 151 bin sözleşmeli personelimizin umutları ile oynamayacaklarına inanmak istiyoruz.

 

Sorunun parça parça ve yeni mağdurlar yaratarak değil istisnasız tüm sözleşmelilerin kadroya alınıp, sözleşmeli personel çalıştırılması uygulamasına son verilmek suretiyle, yüz binlerce çalışanın sorunlarının kalıcı olarak çözülmesini istiyoruz.

 

Türkiye Kamu-Sen olarak mücadelemiz, kamu kesimi başta olmak üzere, tüm ülkede istihdam mantığının güvenceli ve sürekli hale getirilmesidir. Günübirlik uygulamalarla yapılan iyileştirmeler, sorunun geneline yönelik bir çözüm getirmemektedir.

 

Türkiye Kamu-Sen olarak, kadroya geçirilmeyerek büyük bir haksızlığa uğramış olan sözleşmeli personelin istisnasız tamamının bir an önce kadroya geçirilmesi için başlatıldığını bildiğimiz çalışmaların tamamlanmasını istiyoruz. Verilen söz, kamuoyuna yapılan açıklamalar yerine getirilmelidir. Söz verip de tutmamak, siyasi ahlâkla bağdaşacak bir durum değildir.

 

Bu alandaki mücadelemiz, kamuda güvencesiz, sözleşmeli, geçici, vekil ve kısmi zamanlı personel çalıştırılması uygulaması son buluncaya kadar sürecektir. Kararlıyız, haklıyız, kazanacağız.

 

 

Türkiye Kamu-Sen

  İstanbul İl Başkanı 

Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan

author avatar
M. Hanifi Bostan

İlgili Haberler

Dünyadan
09 Nisan 2024
Irak’ın Sahipsiz (Üçüncü) Unsuru; Türkmenler

Irak, farklı etnik ve mezhep gruplarından oluşan değişik oluşumların bir arada yaşadığı bir ülkedir. Tipik Ortadoğu ülkesi olan Irak’ta yaşayan farklı etnik-mezheplere mensup olan her bir toplumun kaderi, arkasında olan farklı ülkelerin desteğine bağlıdır. Tipik Ortadoğu ülkesi demenin de anlamı budur. Örneğin, Iraklı Kürtlerin arkasında ABD ve bazı batılı ülkelerin desteği var, Iraklı  Şiilerin arkasında […]

Dünyadan
30 Mart 2024
Zararın Neresinden Dönersen Kârdır

2017 yılında Türkmen “stratejisinde” köklü bir değişim yapıldı. Yani, 1995 yılından 2017 yılına kadar olan süre içerisinde yapılanların tümü bir tarafa bırakılarak yeni bir döneme geçildi. Başka bir değişle, sil baştan başlamak oyunu misali Türkmen siyasi harekatındaki ortak akıl ve istişarenin egemen olduğu dönemin kapatıldığı bir dönem olarak Türkmen siyasi tarihine geçti. Değişen bu “strateji” […]

Nerden Tutarsan Elinde Kalır
Dünyadan
22 Mart 2024
Nerden Tutarsan Elinde Kalır

Ferhat Sengaw, beynini, kalemini, iradesini dış mihraklara kiralayan, onların maşası olup talimatları doğrultusunda Iraklı Türkmenlerin tarihine, varlığına ve geleceğine düşünür kisvesi altında medya aracılığıyla hakaret eden sünepe ve pespaye bir Iraklı Kürt yazarıdır. Yukarıda bahsi geçen sünepeye, Hasan Turan başkanlığındaki ITC imzalı verilen cevap “Iraklı oluşumların arasındaki kardeşliği bozmaya yönelik yalan içerikli açıklamaları kınıyor, mahkemeye […]

Genel
14 Mart 2024
Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler

TEHLİKENİN EŞİĞİNDE BİR FOTOĞRAF Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler Günümüzde sosyal medyanın ve çevrimiçi platformların popülaritesiyle birlikte selfie çekmek, sadece bir eğlence aracı olmaktan çıkıp adeta bir yaşam tarzı haline geldi. Ancak, bu popüler eğilim sadece güzellik ve özgüvenle dolu pozlarla sınırlı değil; aynı zamanda fiziki ve sanal olarak bir dizi tehlike […]