SOSYAL MEDYA HESAPLARIMIZ

MOBİL UYGULAMALARIMIZ

Paylaş
veya
aşağıdaki bağlantıyı paylaşın:

Teröristlerin Saldırıları Birlik ve Beraberliğimizi Bozamayacaktır!

Yayınlanma:
ABONE OL
Teröristlerin Saldırıları Birlik ve Beraberliğimizi Bozamayacaktır!

Son günlerde artan hain terör olayları nedeniyle tüm halkımız derin bir üzüntü içindedir.

Hemen her gün yeni bir şehit haberi gelirken, eli kanlı terör örgütü gerçek yüzünü bir kez daha göstermiş, mübarek Ramazan Bayramında dahi hain saldırılarını sürdürmüştür.

Bir taraftan mayınlı tuzaklarıyla Mehmetçiklerimizi şehit eden caniler, diğer taraftan da Gaziantep’te sivil vatandaşlarımıza yönelik olarak düzenledikleri bombalı saldırı ile 9 masum vatandaşımızın ölümüne, 69 vatandaşımızın da yaralanmasına neden olmuştur.

 

Terör kurbanları arasında çocuklar da bulunmaktadır.

 

İnanıyoruz ki; bu vahşi eylemleri gerçekleştiren caniler, akıttıkları kanda boğulacaktır.

 

Acımızı anlatmaya kelimeler yetmiyor. Öfkemiz çığ gibi. Ama devletimizin bekası, milletimizin birliği için gözyaşlarımızı içimize akıtıyor, acımızı içimize gömüyoruz.

Dik duracağız. Birlik ve beraberliğimizi bozmayacağız, metanetimizi koruyacağız.

Öncelikle terörü, teröristi, destekçilerini ve milletimizin yaşama hakkı gasp edilirken susanları nefretle lanetliyoruz.

 

Terör örgütü ve onun destekçisi olan dış ve iç odaklar iyi bilmelidir ki, ülkemizi bölmeye, bizi bize düşman etmeye kimsenin gücü yetmeyecektir.

 

Türk milleti artık sabrının sonuna gelmiştir ama büyüklüğün göstergesi de kimsenin dayanamadığı acılara dayanmak, kimsenin gösteremediği sabrı göstermektir.

 

Ancak, terör belasının bu boyutlara gelmesinde etkili olan olayları da görmezden gelemeyiz. Yıllardır terörle mücadelede yanlış yol ve yöntem izlendiğini haykırdık.

Terör sorununun, Kürt sorunu olarak tanımlanmasıyla başlayan, açılım safsatasıyla devam eden süreçte, Türk Hukuk tarihine kara bir leke olarak geçen Habur Olayı, Oslo görüşmeleri, bazı milletvekillerinin terör örgütünü masum gösterme çabaları ve terörist- milletvekili kucaklaşması, caniler için en büyük cesaret kaynağı oldu. Yıllardır terör örgütü mensuplarına gösterilen hoşgörü, sonunda silahsız vatandaşlarımıza bombalı saldırı yapılmasına kadar varmıştır. Birkaç gün önce tüm Türkiye’nin gözleri önünde, bizzat TBMM üyeleri tarafından kucaklanan terör örgütü üyeleri, buradan aldıkları güç ve malûm çevrelerin verdiği destekle eylemlerini artırmıştır.

 

Büyük Ortadoğu Projesi’nin fiilen hayata geçirilmesiyle, bölgesel özerklik ve federalizm gibi tarafımızca asla kabul edilemeyecek taleplerini daha gür bir sesle dillendiren bu kesimlerin takındığı bu aymaz ve cüretkâr tutum, bu projenin eşbaşkanı tarafından mutlak surette irdelenmelidir.

 

 

Komşumuz Irak’ta yaşanan otorite boşluğu ile palazlanan bu kanlı terör örgütünün, Suriye’de yaratılan kaosla daha rahat hareket imkânı bulması; bölgede silahlı kuvvetlerimize ağır silahlarla hain pusular kurmasına ve sivil vatandaşlarımızı dahi katletmesine yol açmaktadır.

 

Gaziantep’teki bu saldırılar, bugüne kadar teröristle mücadele yerine müzakere yapan anlayışın gözden geçirilmesi zorunluluğunu ortaya koymuştur. Görülmektedir ki, Türkiye Cumhuriyeti ile ve Türk milleti ile hesabı olanlar dört bir koldan saldırıyor.

 

Bu devlet, bizim en değerli varlığımız. Bu devlete sahip çıkmak da her Türk vatandaşının asli görevidir. Ancak öfkemiz ve acımız gözlerimizi kör etmemeli, bin yıllık kardeşliğimize gölge düşmemelidir. Terörle mücadele, uzun soluklu, kararlı ve etkili olmalıdır. Suçlu cezasını çekmeli, yaptığının karşılığını almalı ve belasını mutlaka bulmalıdır. Bunun dışındaki her uygulama, teröre davetiye çıkarmak anlamı taşımaktadır.

 

Bu süreçte bu ülkede yaşayan bütün vatandaşlarımız birlik ve beraberlik içinde teröre karşı dimdik durduğunu, dost düşman herkes görmelidir.

 

Devletimiz büyüktür ve terörü de terörün arkasındaki güçleri de alt edecek güce sahiptir. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır.

 

Gün; yaşadığımız acı ve öfke ile sağduyumuzu kaybetme değil; gün birlik, beraberlik ve soğukkanlılıkla terörün kökünü kazıyacak adımları atma günüdür.

 

Türk milleti büyük bir millettir. Büyüklüğümüzü vakur duruşumuzla, olaylara gerçekçi yaklaşımımızla göstereceğiz.

 

Terörü alet olarak kullanan dış güçlerin oyununa gelmememiz gerekmektedir.

 

Terörün kökünü kazımanın tek yolunun askeri olmadığı, bu tür oluşumlarla baş etmek için onların ekonomik, siyasi, askeri ve toplumsal desteğinin kesilmesi gerektiği herkesin bilgisi dâhilindedir.

 

Bu süreçte bizlere düşen, her ortam ve platformda terörün ve teröristin çirkin yüzünü dünyaya göstermek olmalıdır.

 

Terörün yok edilebilmesi için alınacak ekonomik ve sosyal tedbirlerin sivil toplum kuruluşlarının işbirliğiyle hayata geçirilmesi büyük önem taşımaktadır.

 

Türkiye Kamu-Sen, bu yönde devletimizin atacağı her türlü adıma gücünün yettiği kadar destek vermeye hazırdır. Ancak, en küçük bir olumsuzlukta, insan hakkı, özgürlük, demokrasi gibi kavramları kullanarak ülkemize ve devletimize saldıran çevrelerin, sivil Türk vatandaşlarının kadın, çocuk, genç, yaşlı demeden katledilmesine sessiz kalması son derece düşündürücüdür.

 

Ülkemizde son yılların en büyük terör eylemlerinin yapıldığı, onlarca insanımızın katledildiği gün, basın yayın organlarının hiçbir şey olmamış gibi yarışma, eğlence ve magazin programlarını sürdürmesi ve adeta terörü kabullenmiş bir görüntü çizmesi kabul edilemez.  Bu bakımdan teröre karşı, milletçe, bireysel ve kurumsal olarak göstereceğimiz tepki, son derece önemlidir.

 

Bu nedenle millet olarak birlik ve beraberlik içinde teröre karşı dimdik ayakta durduğumuzu dost düşman herkese göstermeliyiz.

 

Terör örgütü ve onun gizli, açık, dolaylı destekçisi olan dış ve iç odaklar iyi bilmelidir ki, ülkemizi bölmeye kimsenin gücü yetmeyecektir.

 

Şundan eminiz ki; milletimizin doğru yerde ve doğru zamanda göstereceği tepki ve ortaya koyacağı dayanışma; sivil vatandaşlarımıza ve askerimize pusu kuran hainlerin planlarının başlarına geçmesine yetecektir.

 

Bu vesile ile terörle mücadele politikasının bir kez daha gözden geçirmesi gerekliliğini vurgularken, Bayram demeden, kadın, çocuk, yaşlı, genç ayrımı yapmaksızın saldırılarını adeta bir katliama dönüştürecek kadar gözünü kan bürümüş vatan hainlerini nefretle lanetliyoruz.

 

Türkiye Kamu-Sen camiası olarak saldırılarlarda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralananlara acil şifalar diliyoruz. Yüce Yaradan da terörüstleri, “Kahhar” sıfatıyla kahretmesini, şu mübarek günler hürmetine yürekten niyaz ediyoruz!

 

author avatar
M. Hanifi Bostan

İlgili Haberler

Dünyadan
09 Nisan 2024
Irak’ın Sahipsiz (Üçüncü) Unsuru; Türkmenler

Irak, farklı etnik ve mezhep gruplarından oluşan değişik oluşumların bir arada yaşadığı bir ülkedir. Tipik Ortadoğu ülkesi olan Irak’ta yaşayan farklı etnik-mezheplere mensup olan her bir toplumun kaderi, arkasında olan farklı ülkelerin desteğine bağlıdır. Tipik Ortadoğu ülkesi demenin de anlamı budur. Örneğin, Iraklı Kürtlerin arkasında ABD ve bazı batılı ülkelerin desteği var, Iraklı  Şiilerin arkasında […]

Dünyadan
30 Mart 2024
Zararın Neresinden Dönersen Kârdır

2017 yılında Türkmen “stratejisinde” köklü bir değişim yapıldı. Yani, 1995 yılından 2017 yılına kadar olan süre içerisinde yapılanların tümü bir tarafa bırakılarak yeni bir döneme geçildi. Başka bir değişle, sil baştan başlamak oyunu misali Türkmen siyasi harekatındaki ortak akıl ve istişarenin egemen olduğu dönemin kapatıldığı bir dönem olarak Türkmen siyasi tarihine geçti. Değişen bu “strateji” […]

Nerden Tutarsan Elinde Kalır
Dünyadan
22 Mart 2024
Nerden Tutarsan Elinde Kalır

Ferhat Sengaw, beynini, kalemini, iradesini dış mihraklara kiralayan, onların maşası olup talimatları doğrultusunda Iraklı Türkmenlerin tarihine, varlığına ve geleceğine düşünür kisvesi altında medya aracılığıyla hakaret eden sünepe ve pespaye bir Iraklı Kürt yazarıdır. Yukarıda bahsi geçen sünepeye, Hasan Turan başkanlığındaki ITC imzalı verilen cevap “Iraklı oluşumların arasındaki kardeşliği bozmaya yönelik yalan içerikli açıklamaları kınıyor, mahkemeye […]

Genel
14 Mart 2024
Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler

TEHLİKENİN EŞİĞİNDE BİR FOTOĞRAF Selfi Çekmenin Fiziki ve Sanal Tehlikeleri: Görünmeyen Riskler Günümüzde sosyal medyanın ve çevrimiçi platformların popülaritesiyle birlikte selfie çekmek, sadece bir eğlence aracı olmaktan çıkıp adeta bir yaşam tarzı haline geldi. Ancak, bu popüler eğilim sadece güzellik ve özgüvenle dolu pozlarla sınırlı değil; aynı zamanda fiziki ve sanal olarak bir dizi tehlike […]